Bugün tam 21 gün oldu; ülkesini, vatanını, toprağını Siyonizm’e karşı savunan ve tüm dünyaya direniş dersi verenlerin şahlanışına şahit olalı…

Şimdi bu başlık ve yazıyı okuyan Türk kimliği taşıyan içimizdeki Siyonistler, yine başlayacaklar “zamanında toprak satmasalardı, başlarına geleni hak ediyorlar” gibi insanlık dışı iğrenç söylemlerine…

Siyonistlerin bu soykırımı karşısında, küçücük bebeklerin katlini, “hak ediyorlar” diyerek meşrulaştırmaya çalışan biri Türk olmadığı gibi, insan dahi olma yetisini kaybetmiştir. Siyonizm’e hizmet etmek ve onun uşağı olmaktan öteye geçememiştir hiçbir vakit.

Peki, sürekli dillerine pelesenk ettikleri “toprak satma” mevzusu nedir ?

Filistinliler gerçekten toprak sattı mı?

Bu soru son günlerde İsrail seviciliği yapan birçok kişinin ağzında… maalesef sayılarının pek de az olmadığını belirtmeliyim. Ama her şeye rağmen bu durumla ilgili birkaç şey söylemek istiyorum.

Başta İsrailli tarihçilerin yazdıklarına odaklandım.

Bunlar Avi Shlaim, Ilan Pappe ve Benny Morris gibi ünlü tarihçiler. Bu tarihçiler “Filistinlilerin toprak sattı” iddiasını yalanlıyorlar. Bu yazarlar, ülkenin asıl Arap sakinlerinin sistematik olarak etnik temizlikten geçirildiğini söylüyorlar.

Benny Morris, “Filistinli Mülteci Sorununun Doğuşu” adlı kitabında, İsrail belgelerini inceleyerek bu hikayenin hiç te böyle olmadığını ( Filistinlilerin toprak satmadığını ) ortaya koyuyor.

İçimizdeki tarih bilmez, Siyonist sevici Müslüman düşmanlarına duyurulur !

Ayrıca ABD’de bulunan İsrail lobileri, “Filistin boş bir araziydi, bir çölden ibaretti. Biz girdik ihya ettik. Dolayısıyla orası bize aittir” diye propaganda yaptıklarını duyarız.

Bu propagandayla ilgili tarihte çok fazla geriye gitmeye gerek yok.

Şöyle ki, Filistin topraklarının toplam yüzölçümü 28 bin 220 kilometre karedir. Bunun bir bölümünü Nakab çölü oluşturmaktadır. Burası hâlâ ihya edilmemiştir ve ihya edilmeye de müsait değildir. Böylece bir yalanı daha çürütelim.

Filistin, 1516 tarihinde Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferi sırasında Osmanlı hâkimiyetine girdi ve 1917 Aralık ayına kadar Osmanlı idaresi altında kaldı. Filistin bize ecdadımızın mirasıdır.

Dolayısıyla Filistin meselesini Türklerden ayrı tutmak ve kendi iç meseleleri gibi nitelemek ve bunu savunmak, Siyonizm’e hizmet etmenin de bir başka göstergesidir.