Gün geçmiyor ki bir şiddet olayıyla karşılaşmayalım. Evde, sokakta, mahallede, trafikte, maçta, alışveriş merkezinde sürekli bir şiddet davranışına şahit olabiliyoruz. Akşam haberlerde karşımıza çıkan cinayet, darp, yaralama vs olaylar ruh dünyamızı derinden etkiliyor. Özellikle çocuklar bu olayların gizli mağdurları durumunda. 

Bu bunalım ve çürümenin elbette bir çok sebebi var. Biz burada, köşemizin imkanları ölçüsünde çözüm önerilerimizi kısaca sıralamak istiyoruz. 
Bu konunun çözümü adına ilk çalışmanın eğitim alanında olması gerekiyor. Toplumsal bir eğitim ve farkındalık geliştirilmesi ile çözüme başlanılmalıdır. Bu toplumsal eğitim programında şiddetin neden ve sonuçları, aile içi iletişim, empati, öfke kontrolü, bilinçli medya kullanımı anlatılmalıdır. Diğer yandan kontrol mekanizmaları oluşturulup şiddetin teşvikini içeren reklam, dizi, sinema, gündüz kuşağı yayınları sıkı takip edilmelidir. 

İkinci bir husus ise bireylerin psiko-sosyal destek almasını kolaylaştıracak merkezlerin oluşturulması gereklidir. Ekonomik sorunların en aza indirilmesi, işsizlik ve yoksulluk politikalarının geliştirilmesi ve sosyal adaletin tesisi önem arzetmektedir. 

Bir diğer önemli konu ise şiddet durumları ile ilgili hukuki ve güvenlik tedbirlerinin alınmasıdır. Şiddet mağdurlarının hızlı ve etkili şekilde korunması için toplumsal değer yargılarımızla çelişmeyen düzenlemelerin hazırlanması kaçınılmazdır. 

Sonuç olarak bu ana başlıkların ele alınması ve toplumsal şiddet ve cinnet halinin korunması adına toplumsal rehabilitasyon çalışmalarına başlanılması her geçen gün zorunluluk halini almaktadır. Tabi ki önleyici çalışmalar ile bu problemlerin kısmen önüne geçilebilir.