Politika Kasabası hiç bu kadar güzel görünmemişti gözüme!

Bu hâl yansısın istedim cümlelerime, sözüme.

Hemen Siyaset Bulvarına inip Millet Bahçesi’ne vardım. Ben, beni mahveden harika havanın tadını çıkarayım derken bahçe fıkır fıkır, siyasiler şıkır şıkırdı.

Büyük acılarla yüreği yanan, enflasyon canavarına yakayı kaptırmış milletin hali pür melali ise takur tukurdu!

***

Bahçedeki piknik masasına oturmuş, tebessümünü bıyıklarının altına gizleyen ve fakat gözleriyle ahaliyi izleyen Sırrı Süreyya Önder’i görünce yanına vardım.

Siyasetin renkli siması, beni yamacında görünce daha kendisine “Merhaba sayın vekilim…” demeden tebessümünü cebine koyup sataştı!

- Yav kardeşşim, bennen alıp veremedigin nedir?

- Estağfurullah Sayın Vekilim…

- Arkgadaş beni yok Politika Kasabbasına götürüyorsun, yok Colani’yle konuşturuyorsun, yok siyasilere ayak verdiriyorsun…

- Size yakıştırdığım için Sayın Vekilim…

***

Muhabbetimizi duyan bahçedeki millet etrafımıza doluştu. Aslında tam da istediğim ortam oluştu! Onun gönlünü alayım, yatıştırayım diye kendi sahama çekmek istedim:

- Sayın vekilim bir ‘ayak’ verin de atışalım!

Boşluğuna geldi her hal, verdi ayağı:

- Süreyya Önder!

Hemen saldırıya geçtim:

Siyaset dediğin renkli bir oyun
Boş boş bakanların meşrebi koyun
Yazıyorum işte okuyun, duyun
Müellifi ‘Sırrı’ Süreyya Önder

“Yav hele bakgın şuna; siyaset bir oyunmuş yazarı da benmişim. Dinleyin arkgadaşlar” diye sazla, sözle üzerime yürüdü;

Siyaset dediğin oyun değildir
Kişi baksa bile koyun değildir
Halka düşman olan sayın değildir
Diyenin ‘Sırrı’ da Süreyya Önder

Millet alkışlamaya başlayınca havaya girdik. Ben dedim / o dedi, devam ettik atışmaya;

Siyaset üstüne kitaplar yazdım
Nice siyasiyle ülkeyi gezdim
Karikatür bile basıldı çizdim
‘Sırrı’ değil idi Süreyya Önder

*

Beynelmilel işler yaptım hayatta
Şöhreti filimle kaptım hayatta
Ne de dürüstlükten saptım hayatta
‘Sırrı’nı deyim mi? Süreyya Önder

*

Onu bunu bilmem siyaset ahir
Siyasi mahirdir kimisi zahir
Bazısı lekeli kimi de tahir
‘Sırrı’nı saklamaz Süreyya Önder

*

Yav arkgadaş başa bela gibisin
Mevtayı duyuran sela gibisin
Yanar döner rengin ela gibisin
‘Sırrı’nı de bilsin Süreyya Önder

*

Ada’dan Kandil’e gidecen sandım
Malum meseleyi çözecen sandım
Az daha kötü söz edecen sandım
‘Sırrı’mın ‘Sırrı’ mı? Süreyya Önder

Etrafımızı sarıp Millet Bahçesini miting alanına çeviren ahalinin alkış tufanıyla uyandım!