Türkiye, günlerdir sokakta gezen başıboş köpekler sorununun nasıl çözüleceğini tartışıyor.

Bir tarafta hayvanseverler, mama endüstrisi…

Diğer tarafta sokak köpeklerinin öldürdüğü insanlar, yaraladığı çocuklar, parçaladığı kadınlar ve travmalar…

Bir taraf hayvanseverliği esas alıyor.

Diğer taraf hümanizmi!

Peki hem hümanist hem de hayvansever olunamaz mı?

Hem hayvansever olup hem de köpek terörüne karşı olamaz mı bir insan?

Hem insanların sokakta korkmadan rahatça gezebilme hakkını savunup hem de hayvanları sevemez mi?

Her tartışmada uçlara savrulan, en radikalini savunan, karpuz gibi ikiye bölünerek kendi cephesinden diğer cepheye ateş eden bir toplum var.

Oysa karşıt olmaya gerek yok!

Kamplaşmaya gerek yok!

Hiyerarşinin olmadığı yuvarlak bir masa etrafında oturup konuşulabilir bir mesele bu!

Belliki toplumun büyük çoğunluğu köpek meselesinin çözümünü istiyor.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’u tebrik etmek gerekiyor.

Başkanlık, 18 Ekim - 8 Kasım tarihleri arasında yaptığı “halkın nabzı” araştırmasının sonuçlarını yayınladı.

5.010 kişinin katıldığı araştırmada “sahipsiz sokak köpekleri konusunu ülkemiz için bir sorun olarak görüyor musunuz?” sorusuna 4.187 kişi “Evet” 821 kişi “Hayır” diyor.

Yani her 5 kişiden 4’ü başıboş sokak köpeklerini çözülmesi gereken bir sorun olarak görüyor.

Peki hayvanseverlik, bu sorunu görmezden gelmeyi mi gerektiriyor?

Sözgelimi hayvanseverler, sokak köpeği terörünün yarattığı bu ağır bilançodan haberdar mı:

Son 5 yılda başıboş köpekler yüzünden 3.000 fazla trafik kazası meydana geldi. Kazalarda 67 kişi hayatını kaybetti. 5.200 kişi yaralandı.

Sadece 2022 yılında 300’den fazla insan köpek saldırıları nedeniyle yaralandı. 13 kişi hayatını kaybetti.

Tüm bu bilançoyu nereye koyuyor hayvanseverler?

Geçtiğimiz aylarda Keçiören’de sokak köpeklerinin saldırarak parçaladığı ilkokul öğrencisi Tunahan Yılmaz’ın babasının: “bir insanın canı bu kadar ucuz olmamalı. Evlat acısı bu. Benim çocuğum gitti, çocuğumun yaşama şansı yok. Bir hayvanın canı, insan canından daha mı önemli. Benim çocuğumu ısırmamışlar, resmen yemişler. Bu sorun çözülsün” feryatlarına sessiz mi kalınsın?

Tunahan’ın babasına bir cevabı var mı hayvanseverlerin?

Türkiye’de sokak köpeklerinin üremesi kontrolsüz!

Sokaklarda 15 Milyona yakın başıboş köpek geziyor.

Dün Tunahan’a saldıran köpeklerin yarın bir hayvanseverin çocuğuna saldırmayacağını kim garanti edebilir?

Bu sorun çözülsün” diyenlere “hayvan düşmanı” muamelesi çekmek de neyin nesi?

Ayrıca sorunu “hayvan sevenler” ve “hayvan sevmeyenler” karşıtlığı üzerinden tartışan hayvanseverler, “genelleme” yaparak büyük bir haksızlık yapıyor.

Herkesi topyekün “hayvan karşıtı” olarak ilan etmek tam olarak manipülasyondur.

Sorun sadece “sokaklarda başıboş gezen köpeklerle” ilgili bir sorun.

Bu sorunu çözmek isteyenlerin tamamı da sizin gibi hayvansever merak etmeyin!

Ama bir fark olabilir.

Onlar hem hayvansever hem de insanların sokaklarda korkusuzca gezebilme hakkını savunuyor.

Başka Tunahanları kurban etmeyelim” diyor.

Yani hem hümanist hem de hayvanseverler.

Siz ise hayvanseverlikte aşırılığa kaçarak “insan faktörünü” unutuyorsunuz!

Hümanizmden aşırı hayvanseverliğe giden ince uzun bir yolda savrulmaya gerek yok!

Ortak bir nokta bulmak ve bu sorunu birlikte çözmek zorundayız!

Çünkü insanlar ö-lü-yor!!!