Sabah kahvemi yudumlarken ekrandan yansıyan Suriye haberlerinin tüm havadisleri dozer gibi ezdiğini gördüm. Ne CHP içindeki kurultay tartışmaları kaldı ortada ne MHP lideri Devlet Bahçeli’nin İmralı çağrıları. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a belediyelerin SGK borçlarına yönelik “Kendilerini daha kararlı bir şekilde silkelemende fayda var” sözleri ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, “Aslında halkı silkelemek istiyorlar” açıklaması bile güme gitti. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın Türkiye ziyareti ise haber ve yorumlarda öne çıkan oldu…
***
Politika Kasabasının sakinleri, Siyaset Bulvarının müdavimleri bu hal ve gidiş içinde Suriyelileşmişken, Millet Bahçesinin çilekeşleri için değişen bir şey yoktu. En iyisi, insanların ekmek kapısı OSB’leri dolaşayım dedim!
Yolda Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç’a rastlayınca “İşte aradığım kişi” diyerek yanına vardım. ASO’nun 61. yaş yılı kutlamasından geliyormuş! Ankara ve Türkiye üzerine sohbetimiz oldu.
Sanayi / teknoloji tabanlı girişimcilik
Önce şu bilgileri bilmekte fayda var: Türkiye’nin 11 bin 200 dolar olan çalışan başına ihracatı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nde 15 bin 300 dolara çıkmış durumda. Bu iyi gibi görünebilir hatta iyidir ama sıkıyönetim krizindeki Güney Kore’de çalışan başına ihracat 28 bin 600 dolar…
ASO Başkanı Seyit Ardıç’ın aklı fikri “Ankara Teknoloji Üssü’ndeydi. “Yukarıdaki rakamlar bize teknoloji geliştirme bölgelerinin sanayiyle, yani üretimle iç içe olmasının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” diyerek, olacaklara ve olması beklenenlere işaret etti:
“ASO Ankara Teknoloji Üssü, sanayi ile üniversite iş birliğinin güçleneceği, start-up’ların sanayi işletmeleriyle daha yakın ilişki içinde olacağı bir ekosistem yaratacak. Piyasa odaklı, ihracat potansiyeli yüksek girişimlere yer verilecek. Ankara Teknoloji Üssü, sanayi ile teknoloji tabanlı girişimciliği bir araya getirecek. Ar-Ge, inovasyon süreçleri direkt olarak üretime yönelik yapılacak. Organize Sanayi Bölgeleri ile en üst noktada iş birliği sağlanacak ve ürünlerin ticarileşme süreci hızlanacak.”
Son tahlilde ne kazanacağız diyenler bilmeli ki; “Böylece çalışan başına teknoloji ihracatımızın 15 bin dolar seviyelerinden 30 bin dolarlara ulaşması için zemin oluşturulacak.”
Konuyu küçümsemek gerçeği görmemektir
Bendenizin bir “Ankara Çağı” söylemi vardı ve Seyit Ardıç’ın sözleri bu yöndeki umutları arttıran, işli / işsiz herkesi sevindiren mesajlarla doluydu. Dedi ki;
- Başta savunma sanayii olmak üzere Ankara’nın ekonomik cazibesi her geçen gün artıyor…
- Doğal afet riskinin de düşük olması nedeniyle Başkente yoğun göç var…
- Son 10 yılda Ankara nüfusu yaklaşık 1 milyon arttı…
- Nüfustaki bu artışın yaklaşık 500 bini göçle gerçekleşti…
- Ankara’ya göç edenlerin yüzde 35’i üniversite mezunu…
- Nitelikli insan kaynağı katlanarak büyüyor…
ASO Ankara Teknoloji Üssü’nün oluşturacağı ekosistem, binlerce mühendis ve bilim insanının istihdamına da imkan yaratacağı için yukarıdaki veriler çok değerli…
İnsana ve teknolojiye yatırım olmazsa olmaz
ASO Başkanı Ardıç’ı uğurlarken konuyla ilgili kısa bilgilendirmede bulunayım: Ankara Teknoloji Üssü ile ilgili çalışmalar ASO Teknopark A.Ş. bünyesinde yürütülüyor. Yönetim Kurulu Başkanlığını ASO Başkanı Seyit Ardıç’ın yaptığı ASO Teknopark A.Ş.’nin ortakları arasında ASO 1. OSB, ASO 2. OSB, ODTÜ ve TOBB ETÜ de yer alıyor.
Yatırım aşamasının ardından faaliyete geçmesi planlanan ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının hamiliğinde yürütülen Ankara Teknoloji Üssü çalışmasına TÜBİTAK da projeleriyle destek verecek. Önemlidir; Ankara Teknoloji Üssü, nitelikli yapısıyla uluslararası fonları ve en yenilikçi uluslararası firmaları bölgeye çekerek, kendi kendini finanse edebilecek…
Ben, “Temelli Sanayi Havzası olarak da bilinen, ASO 2. OSB, Anadolu OSB ve Başkent OSB gibi üretim merkezleri, kurulacak üs ile level atlayabilir” diye düşünürken bir sanayici ardımdan seslendi:
- Ülkesine dönecek Suriyeli işçilerin yaratacağı eleman boşluğunu nasıl dolduracağız?
Duymazdan geldim!
