Politika Kasabasında yaşayanların buluşma mekanlarından Saloonun önündeki kalabalığı görünce içeride olağanüstü bir durum olduğunu anladım. Vardım baktım, Siyaset Bulvarının bülbülleri ile Millet Bahçesinin sefilleri doluşmuş konuşuyordu. Siyasiler nutuk, millet çile çekiyordu Saloonda!

***

CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, “İktidarın kemer sıkmak zorunda bıraktığı dar gelirlinin kemerinde, sıka sıka delik kalmadı” derken, millet cenahından biri kemerini indirdi! Kemerin son deliği yıpranmıştı ve bir delik daha açılsa vatandaşın kemeri belinde iki tur atmış olacaktı…

***

Bir TÜİK yetkilisi, “Türkiye’de işsizlik oranı, eylülde bir önceki aya göre değişim göstermedi ve yüzde 8,6 olarak kaydedildi. Bu dönemde işsiz sayısı 3 milyon 100 bin kişi oldu.” diye müjde verir gibi konuşunca, o 3 milyon 100 bin kişiden biri olan biri ayağa kalkıp türkü çığırmaya başladı:

TÜİK veri açıklar veri veren can sıkar
İşsizlik azaldı der; yükseldikçe can yakar
İşli bile işsizi görür hayattan bıkar
Siyaseten bedeli şamar olur bu halin

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TÜİK yetkilisine destek çıkmak için, işsizlik oranının 2012 yılından bu yana en düşük seviyesine ineceğini söylerken; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan, millete moral aşıladı:

- Eylülde iş gücünde yaşanan artış umut verici…

Bir kenarda mütebessim oturan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Saloondakileri süzerek, “İşgücü göstergeleri program hedeflerimizden daha olumlu seyrediyor” deyince, diyecek söz kalmadı!

Yumuşama, normalleşme yorgunu Özgür Özel sessizliğini bozup, “Erdoğan da bizi görecek mi” der gibi dikeldi birden! Bendenizden aldığı ödünç bir dörtlük ile gösterdi tepkisini:

İşsizliğin acısı yürek yakar, bilinmez
Öyle etki eder ki, ömür boyu silinmez
Biliyorum, işsizken ölem desen ölünmez
İşsiz-güçsüz kalana Allah yardım eylesin

***

Kendi kendime;

İşsizlik oranı çıkıp iniyor
Bu yüzden sayısız ocak sönüyor
Konuyu yazdıkça başım dönüyor
Çalışanlar dertli işsiz perişan

Diye söylenirken, Saloondaki televizyonda haberleri sunan sunucu, “Ekim ayında Türkiye genelinde yağışlar normalin yüzde 46, geçen yılın yüzde 27 gerisinde. İç Anadolu ve Güneydoğu’da hiç yağmur yağmayan şehirlerin bile bulunduğu kuraklık dönemi nedeniyle özellikle tarımda tehlike çanları çalıyor. Çiftçi birçok üründe ekim yapamadı.” diyordu. Duyan olmadı!