Ülkemizde büyük emek vererek üretim arzını oluşturan işçilerin son yapılan düzenlemelerden faydalanması gerekiyor. 
Bugün ev kiraları, konut giderleri, enflasyon ve zam durumları göz önüne alındığında işçinin geçinemediğini net bir şekilde görebiliyoruz. 
Sabah uyandığımızda benzin ve mazot giderlerine yapılan zamların şokunu atlatamamışken kapısında aracı olanın yürümeyi tercih ettiği, toplu taşıtları dahi tercih edecek durumda olmadığı apaçık ortadadır. 

Yapılacak olan düzenlemelerle memurların en düşük maaşı 30 bin bandında olacaktır. Bu kapsamın genişletilmesi işçilere öncelikle seyyanen 8 bin TL’lik zamla o seviyeye çekilmesi akabinde de memurlara verilen yüzde 49,25 lik zammın işçilere de verilmesi elzemdir. 
Önceki dönemde Hak İş Konfederasyonunun hazırladığı programda konuşan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan işçiye zam verdikten sonra memura da aynı sözleri vermiş hiç kimsenin mağdur olmasına geçit vermemiştir. 
Bundan sonraki adımlarda aynı durumun işçi için de geçerli olması, işçinin alım gücünü zayıflatan enflasyon karşısında direnmesi sağlanmalıdır. 

Söz konusu mevzuyu 15 Aralık’ta Türkiye gündemine sokan Öz Orman İş Genel Başkanı Sayın Settar Aslan’ın çıkışı memnuniyet vericidir. Fakat Öz Orman İş sendikası bir konfederasyon değil Hak İş Konfederasyonuna bağlı olan bir sendikadır. Yapılan basın açıklamasında konfederasyonların acilen bu talebi duyurmaya davet eden Öz Orman İş Genel Başkanı Settar Aslan 03.01.2024 tarihinde bağlı bulunduğu konfederasyonuna yazı yazarak 8 bin TL seyyanen zam ve işçi maaşlarının da yükseltilmesi hususunun gündeme getirilmesi çağrısında bulunmuştu. 

Bu talep sosyal medyada ciddi bir karşılık bularak Türkiye gündeminde yer edindi. İşçilerin taleplerine sessiz kalınmaması, gider kalemleri karşısında bir hükmü kalmayan maaşların daha fazla erimemesi adına acilen bir çalışma yapılması önem teşkil etmektedir. 
Memurlardan sonra işçiler için yapılacak olan düzenlemelerin Şubat-Mart aylarında değil ocak ayında düzenlemeye tabi tutulması elzemdir zira gider kalemlerindeki faiz ve artışlar Şubat ve Mart ayını beklememektedir. 

Asgari ücretle birlikte iyi bir artışın sağlandığı 17 Bin TL lik zammın erimesi için de gider kalemlerinin sahibi olan marketler, petrol istasyonları, konut sahipleri asgari ücretlinin üzerine vampir gibi üşüşmüş, daha maaşlar alınmadan o maaşlardan ne kadar fazla koparırız hesabı ile etiketleri arttırmıştır. 

Buğdayın kilo fiyatına herhangi bir zam yapılmadığı halde ekmeğin 8, simidin 13 lira olduğu, 
Mazotun 40 liraya yükseltildiği bu dönemde insanlar ihtilal havası içerisinde ekonomiye atılan bu darbelere geçit verilmemesi yönünde fikir yürütmektedir. 

Arzın sağlanması adına zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapmaya yönelik atılan adımların önü kesilmelidir. 
Son olarak bu ülkenin geleceğini oluşturan, gece gündüz demeden üretim sağlayan, masa başı iş modelinden uzak elleri nasırlı olan işçileri görmezden gelmek değil net ve kati şekilde görmeleri sağlanmalı işçi yasam seviyesi noktasında girmiş olduğu bu girdaptan çıkarılmalıdır.