*

Kod adı ; 6’lı masa

HDP’nin dış desteği ile nam-ı diğer 7’li ittifak.

*

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kan kusup kızılcık şerbeti içtiler,

Aynı dili konuşup,

aynı telden çalmak için

gece gündüz demeden mesai harcadılar.

Boy boy pozlar verdiler.

“Benzemezgillerdi” onlar

Ama ortak bir hedefleri vardı.

Cumhurbaşkanını değiştirmek.

Recep Tayyip Erdoğan’ı yenmek.

*

Toplantı üstüne toplantılar yaptılar.

Bol bol yemek parası harcadılar.

Ama başaramadılar.

Yenildiler.

Seçim mağlubiyetinin ardından da adeta çil yavrusu gibi dağıldılar.

Takkeler düştü.

Kel görüntü.

İtiraflar ardı ardına gelmeye başladı.

Çünkü hedefe varılamamış

Çıkar birlikteliği bozulmuştu.

*

İlk sinyali zaten Meral Akşener vermişti.

Önce zehir zemberek sözlerle masadan kalktı,

Sonra da hiçbir şey olmamış gibi o masaya tekrar oturdu.

Seçim yenilgisinden sonra da nedamet getirerek CHP için “En büyük pişmanlığım” deyiverdi Akşener.

Varan 1 gelmişti.

*

6’lı masanın diğer bileşenleri olan Deva, Gelecek, Saadet, Demokrat gibi partiler ise TBMM Başkanlığı seçiminde bile CHP’nin adayını desteklemediler.

Çünkü alınacaklar alınmış verilecekler verilmişti.

Öküz ölmüş ortaklık bozulmuştu.

Bu da varan 2’ydi.

22 yıldır süren Erdoğan efsanesi yeni sezonda da vizyonda olacaktı.

*

Yerel seçimler yaklaşırken CHP’ye ilk resti çeken de yine İYİ Parti oldu.

Farklı isimlerden “kendi adayımızla seçime gireceğiz” açıklamaları geldi.

Son noktayı da Akşener koydu.

“Tarihi çağrı” diye duyurulan açıklamasında pişmanlıklarını sıraladı ve her partiye tek başına seçime girme çağrısında bulundu.

Ben Akşener’in bu ifadelerini samimi bulmuyorum.

CHP’ye karşı el yükseltme olarak görüyorum.

*

İYİ Parti’nin bugün itibarıyla hiç il belediye başkanlığı bulunmuyor.

Mevcut siyasi tabloda Akşener’in partisinin 2024 yerel seçimlerinde il belediyesi kazanması da bir hayli zor gözüküyor.

Bu koşullarda Akşener mevcut durumun devamını göze alamaz. (İl belediyesi olmaması)

Alamıyor da zaten,

şartlı destekten bahsediyor,

CHP’ye karşı açık kapı diplomasisi yürütüyor.

Her fırsatta Ankara kartını öne sürüyor.

Ver Ankara’yı, al İstanbul’u mesajını veriyor.

*

Daha önce de yazmıştım.

Hatta ilk yazanlardan biriyim, İYİ Parti CHP’den Ankara’yı açık açık istiyor.

Her şey gün gibi ortadayken Akşener hala samimi davranmıyor.

Hem biz yokuz diyor.

Hem de var gibi davranıyor.

“Mış” gibi yaptık mesajı veriyor.

Kötü polis Akşener,

Kılıçdaroğlu’nun “İstanbul seçimlerini HDP kazandırdı sözlerine öfkeliyim” diyor,

“CHP en büyük pişmanlığım” ifadelerini kullanıyor,

“ittifakta yokuz” mesajını veriyor

Ancak İyi polislerden de varız çıkışları geliyor.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcılarından

“Kapıyı kapatmadık, iş birliği her zaman şart” sesleri yükseliyor.

İşte tam burada adama derler ki;

Bu ne perhiz, bu lahana turşusu

*

Peki, CHP bu blöfleri yedi mi?

Restleri sineye mi çekti?

Tabii ki hayır.

Parti Sözcüsü Faik Öztrak;

“Tırak madem orada bırak” deyiverdi İYİ Parti’lilere…

6’lı masa adı altında kullanılmış olmanın verdiği tecrübeyle çıkıverdi kameraların karşısına

ve o da “reste rest” dedi.

Geri vites yapmadı.

İYİ Parti yönetimine seslenerek;

“Belediye seçimleri yüzde 25’le alınabiliyor, biz de size yolunuz açık olsun deriz” dedi.

*

Yerel seçimde Gelecek ve Saadet zaten birlikte hareket edecek.

DEVA Partisi ise kendi göbeğini kendi kesme yolunu seçmiş.

Yani bir zamanların anlı şanlı 6’lı masası bugün 6 restleşenler masası oluvermiş.

*

Peki, bu durum kime artı yazar?

Tabii ki AK Parti’ye

SON SÖZ:

 

HDP’siz ya da İYİ Parti’siz bir CHP, Ankara ve İstanbul’u asla alamaz

 

Restleşmeler devam ederse AK Parti emanetlerini geri alır.

***

ANKETLERDE GÖKÇEK DETAYI

2024 yerel seçimleri yaklaşırken

belediye başkan adayları en çok merak edilen iller hiç kuşkusuz Ankara ve İstanbul.

İki il için de birçok isim yazılıp çiziliyor.

Anketler açıklanıyor.

*

Gerek sosyal medyadaki sokak röportajlarında

Gerekse  kamuoyu araştırmalarında dikkatimi çeken bir isim var.

Melih Gökçek

*

Hem siyasi zekası,

hem yıllardır CHP’ye karşı sürdürdüğü siyasi mücadelesi,

seveni ve beğenmeyeni ile Başkentte adı en uçlarda yer alan bir isim MELİH GÖKÇEK.

*

Kimilerine göre Ankara’yı Ankara yapan siyasetçidir Gökçek

Kimilerine göre de gereksiz harcamalar yapmış bir isim.

Ama günün sonunda Melih Gökçek Ankara ve Ankaralılar için bir markadır.

*

Hayata geçirdiği regrasyon projeleri,

alt ve üst yapı çalışmaları,

rekor sürelerde bitirdiği projelerle Başkenti modern ve yaşanılası bir şehir yapan isimdir Gökçek.

*

Kızanı olduğu kadar hakkını fazlasıyla vereni de çoktur.

Kendisinden sonra Ankara’da belediyecilik anlamında gözle görülür bir değişim olmamıştır.

Hatta Ankara cepten yemiştir ve yemeye de devam etmektedir.

Zaten bunu yayınlanan anketlerde de görmek mümkün.

*

Gökçek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan işaret gelmeden,

 çekildiği köşesinden hareket etmeme kararı almış durumda.

“Adayım” demiyor.

Kendini ön plana atmıyor.

Ancak buna rağmen Ankaralılar hala Gökçek diyor.

Yapılan birçok ankette Melih Gökçek’in ismi ilk 3’te çıkıyor.

Bu durumu yapılan sokak röportajlarında da görmek mümkün.

SON SÖZ:

 

Şu an adaylık için sessiz kalmayı tercih eden Gökçek,

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın olası bir işaretiyle siyasi anlamda Ankara’yı yakar.

 

Kararlılığını ve tecrübesini ortaya koyar.

Ankara’yı muhalefetin elinden çeker alır.

 

Şu anki tabloda bendeki görünen köy bu.