Direkt kitabın ortasında başlayalım.
Mevcut kabine hem partiden hem de bürokrasiden ciddi eleştiriler alıyor.
Bir türlü istenilen uyum, birliktelik sağlanamadı.
Parti tarafında başta yerel seçim olmak üzere bakanların sahada etkili çalışmadığı konusunda tepkiler var.
Özellikle yerel seçimde bakanların illere ve ilçelere gelmemek için kırk takla attığı ya da partinin söylediği programlara uymadığı konusunda raporlar genel merkeze iletilmişti.
Bürokrasinin eleştirileri ise başıboşluk sorunu… Ve bakan olma lobisi var.
Önce tartışmaların odağında olan bakanları sayayım;
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Aile Bakanı Mahinur Göktaş Özdemir, Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan, Kültür Bakanı Nuri Ersoy, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler bulunuyor.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya suç örgütleriyle iyi bir mücadele başlattı ama söz konusu gözaltılar vs belli bir noktadan sonra rahatsızlık oluşturdu. Sanki Yerlikaya başka bir partiden bakanlığı teslim aldı gibi hareket ediyor eleştirileri partide arttı. Birde gözaltına alınan isimlerin kısa sürede serbest kalması, bu kişiler neden gözaltına alındı sorularına neden oldu.
Ayrıca Yerlikaya’nın emniyet teşkilatında bir bütünlük ortamı oluşturamadığı da bilinen bir gerçek. Yerlikaya görevde kalır mı bilinmez ama eleştirilerin en sert muhatabı olduğu biliniyor. Parti içerisinde Yerlikaya’nın vali atamaları bile tartışmaya sebep olduğunu da hatırlatmak lazım. Şunu vurgulamak gerekiyor; Devlet Bahçeli’nin Yerlikaya konusunda takınacağı tutum önemli olacak.
Aile Bakanı Göktaş kabinedeki tek kadın bakan olması nedeniyle özellikle partide ve Erdoğan’a yakın isimler Göktaş’ın yerine kendi isimlerini getirmek istiyor. Partide bir dönem Özlem Zengin’in bu göreve getirileceği konuşuldu ama Zengin bu konuları hemen kapattı. Bu arada Zengin’in Adalet Bakanlığı’nı istediği de biliniyor. Göktaş’ın sahada iyi çalışmasına rağmen partiyle uyumu yakalamadığı konusunda eleştiriler var.
Vedat Işıkhan bu kabinede en çok tartışılan isim olarak öne çıkıyor. Özellikle toplum büyük bir kesimi ilgilendiren asgari ücret görüşmeleri, emekli zam meselesinde süreci iyi yürütmediği konusunda eleştirilere muhatap oluyor. Kendisine yakın kuruluşlarda ortaya çıkan ciddi iddialar Işıkhan’ı yıprattı. AK Partili birçok isim Işıkhan’ın kendi mahallerinin adamı olmadığını söylüyor.
Kültür Bakanı Nuri Ersoy cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde Erdoğan ile en uzun çalışan bakan oldu. Ersoy’un görevden affını istediği daha önceki dönemlerde sürekli kamuoyuna yansıyordu. Ersoy’un artık bırakmak istediğini yakın çevresine söylediği de belirtiliyor. Ersoy’un yerine bakanlıktan değil, parti içinden ya da eski bir yerel yöneticinin gelebileceği konuşuluyor.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ise, parti yönetimi ve külliyenin en çok direncine maruz kalan isim oldu. Güler’in en büyük şansızlığı Hulusi Akar’dan görevi devralması oldu. Akar ve ekibinin birçok fırsatta Güler ile ilgili eleştirilerde bulunduğu da aktarılıyor. Teğmenlerin kılıç meselesi ise Güler’in son günlerde en fazla yoran mesele olmuştu.
Yukarıda bahsettiğim bakanlar konusundaki tepkilere dikkat çektim.
Yeni kabinede temel kriterler
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yapacağı kabine revizyonundan beklentiler.
Birincisi, atanacak isimlerin siyasetçi ağırlıklı olması.
İkincisi, popüler, halkta ve partide karşılığı olan isimlerin atanması.
Üçüncüsü, Ticaret, Tarım ve Sanayi bakanlıklarına teknik isimlerin atanması.
Dördüncüsü Kürt seçmenle temas kurabilecek isimlerin atanması.
Genel merkezde temel kriterler
Birincisi eski bakanlardan Süleyman Soylu, Mustafa Varank’ın partiye çekileceği belirtiliyor.
İkincisi partide tartışmaların odağında olan Ali İhsan Yavuz, Erkan Kandemir ve Hamza Dağ’ın dinlenmeye çekilmesi planlanıyor.
Üçüncüsü bazı il başkanlarının genel merkeze çekilerek üst düzey göreve getirileceği konuşuluyor.