*

Okul

Hastane

Kilise

VURDULAR

*

Bebek

Kadın

Genç-yaşlı

KATLETTİLER

 *

Yetmedi dünyanın gözü önünde “AFERİN” dercesine kucaklaştılar.

Vahşeti kutladılar.

*

Netanyahu ve Biden.

Onlar 21’inci yüzyılın Hitleri

İkisinin de elinde kan var,

Kanla yazdıkları senaryo var.

*

“Gazze’de 3 maymun” filmi çekiyorlar.

Başrollerde

*

Katil İsrail

Katil yamağı ABD

ve sıfırı tüketmiş, bitik Birleşmiş Milletler var.

*

Ortadoğu’da artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

İsrail ve ABD kartları yeniden karacak.

Maalesef karmaya da başladı zaten.

*

Gazze’de oluk oluk sivil kanı akıyor.

Batı sessiz,

Arap dünyası sessiz,

BM sessiz.

*

Zaten Birleşmiş Milletler de kendine yakışanı yapıyor.

“Gözlerimi kaparım vazifemi yaparım” diyen İsrail’e “gık” bile diyemiyor.

The End of Birleşmiş Milletler

*

 

İsrail savaş suçu işliyor.

Tepkiler cılız

Dünya devletleri aciz.

*

Oysa,

İnsanlık için gün bugündür.

Ve bugün

1945’den beri var olan uluslararası hukuk sisteminin, savaş kanunlarının iflas ettiği gündür.

Bu bir sistem iflasıdır.

 *

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinden İsrail’e yönelik bir karar çıkmadığı müddetçe,,,

Zaten ABD ve İngiltere olduğu müddetçe o karar da çıkmayacaktır. Çünkü onlar daimi üyeler.

*

Dünyadan yükselen protesto ve gösteriler hiçbir şey ifade etmiyor.

Bu tür durumlarda tepkiler zaten hep olur.

*

Peki, var mı üst perdeden ses çıkaracak bir babayiğit.

Yok.

Şu anda İsrail ve ABD’ye karşı askeri operasyona girişecek ne bir Arap devleti ne Rusya ne de Çin var.

*

Hiç kimse bu iki Candaş’la (ABD ve İsrail) çatışmaya girme eğiliminde değil.

*

İran derseniz kendi havasında.

Mış gibi, miş gibi yapıyor.

Zaten böyle durumlar için sicili de pek parlak değil.

Çünkü İran savaşmaz, savaştırır.

Yani taşın altına elini sokmaz.

*

Bu kanlı süreçte yine en büyük arabulucu ve aktör Türkiye olacaktır.

Tıpkı Rusya-Ukrayna savaşında, tahıl krizinde olduğu gibi.

*

Zaten ilk somut adımı da Türkiye attı.

Garantörlük formülünü sundu.

Çok katılımlı bu formül birçok ülkeden de destek gördü.

*

Ancak

Hamas’ın saldırısını fırsat bilen Netanyahu’nun anlaşmaya ve durmaya pek niyeti yok.

Adeta pervasızca tüm dünyaya meydan okuyor.

*

Peki, bunu nasıl yapıyor.

Yanıtı basit.

Bu bir güç meselesi.

*

-Gazze’de bir hastaneyi vurabiliyorsan

-Bir hastane dolusu çocuğu öldürebiliyorsan

Ki burası 150 yıldır dünyadaki Hristiyan yardım kuruluşlarının ayakta tuttuğu, finanse ettiği bir hastane.

Yani bir camiayı da karşına alabiliyorsan.

Bu ancak güçle açıklanabilir.

*

-Akdeniz’de 2 tane ABD gemisi hazır beklemese,

-Türkiye dahil çevredeki ülkelerde ABD üsleri olmasa İsrail bunları yapamaz.

*

Zaten İsrail’in davası petrol, enerji, doğal gaz davası falan da değil.

Bu kalemler ABD’nin ilgi alanına giriyor.

İsrail’in derdi başka.

Peki, o halde ne?

Neden, bebek, çocuk, genç, yaşlı demeden katliam yapıyor, savaş suçu işliyorlar.

*

Çünkü onlar bu canice, vahşice ve insanlık dışı soykırımı

ilahi bir emir üzerine yaptıklarını düşünüyor, böyle bir safsataya inanıyorlar.

*

İsrail en başından beri “Arz-ı Mev'ud” (vadedilmiş topraklar)

denilen Fırat-Nil arasındaki bölgeyi ele geçirme derdinde.

Bunu gerçekleştirene kadar da pek duracak gibi görünmüyor.

*

Derdi, para, enerji, petrol olanlar artık maşa kullanıyorlar.

*

Artık dünyada paralı askerler var

Rusya’nın Ukrayna’da kullandığı Wagner gibi, 

ABD’nin ırak’ta Afganistan’da Suriye’ de kullandığı Blackwater gibi…

*

Ama İsrail 1948’den beri paralı asker kullanmıyor, kendi inançları dışında hareket etmiyor.

*

Bugüne dönecek olursak.

İsrail hastane vurarak katillikte, canilikte ve vahşilikte

Resmen level atladı.

*

İsrail’i ziyaret eden ve akan kana desteğini açıklayan Biden,

Bu devrin Hitleri bizleriz mesajını verdi.

*

İsrail ziyaretinde nefret öğesiydi.

Karşılamadaki sarılma pozu mide bulandırdı, pes dedirtti.

Biden, Netanyahu’ya sarılırken;

-Ne de güzel bombaladın hastaneyi. Bravo!

-Devam aslanım, elindeki kanı eksiltme.

-Hastane yetmez, okul da bombala.

Arkandayız.

Der gibiydi.

*

Zaten Biden, kendi ellerine de kan bulaştığını çok geçmeden gösterdi.

Önce İsrail’e destek açıklamasıyla,

Ardından hastaneyi karşı taraf vurdu palavrasıyla

En sonda da

Bir gazetecinin sorduğu “İsrail savaş hukukuna uygun hareket ediyor mu?” sorusuna “sizinle konuşmak güzeldi” diyerek kaçmasıyla yanıt vermiş oldu.

*

 

Aynı soru Rusya’nın Ukrayna’ya saldırıları ile ilgili sorulsaydı bu Biden yine kaçar mıydı?

Tabii ki kaçmaz

hatta soru üzerinde horon teperek cevap verirdi.

*

Almanya Başbakanının sergilediği ucuz oyunculuğu da puanlamadan yazıyı bitilmeyelim.

Ne basit bir prodüksiyondu o öyle .

*

Almanya Başbakanı Scholz

Tel Aviv’den ayrılmak üzereyken sirenler çalıyor ve başbakan ekibiyle birlikte yere yatıyor

*

Neymiş efendim roket alarmıymış, mış, mış..

*

İyi de arkadaş yattığın yer içi yakıt dolu uçağın önü.

Zaten o roket oraya düşerse ne uçak kalır ne de siz kalırsınız.

Öyle ise verilen bu fotoğraf niye?

Bu oyunculuk niye?

Bu yatış niye?

*

Alman Başbakanını yere yatıracak kadar tuhaf bir prodüksiyon.

Valla bravo. Üşenmeyip oynadınız.

SON SÖZ:

 

- Görünen o ki; ABD’den gazı alan İsrail kasabı durmayacak.

*

- Siviller Gazze dışına çıkarılmamalı, kenti boşaltmak İsrail’e Gazze’yi altın tepside sunmak olur.

*

- Sanki akan kanın durmasında en büyük aktör yine Türkiye olacak.

*

-İsrail’in bölgede genişleme kapasitesi sınırlı.

Ancak ABD’den “destur” aldığı da tartışılmaz.

*

-Uzun vadede hedef İran ise ABD avucunu yalar.

İran’ı askeri postallarla ele geçirmek çok zor.

Bunu tarihte İngilizler bile başaramadı.