Türkiye kritik bir seçimin arifesinde! İktidarı da muhalefeti de işçisi de memuru da köylüsü de şehirlisi de seçimin öneminin farkında. Dolayısıyla bu seçimde her ittifak her parti bütün kozları sahaya sürmek zorunda.

Tabi partiler ellerindeki minimal kozlarını sahaya sürerken, iktidar devletin bütün imkanlarını adeta seferber etme lüksüne sahip! Hakkı olmamasına rağmen iktidarın bu imkanları istediği gibi kullanması ne yazık ki toplumun yüzde 50’si için normal görülüyor ve bu durum hiç de yadırganmıyor. (Belki de millet olarak bugün yaşadığımız sıkıntıların temel sebebi, bu yanlış düşünce biçiminden kaynaklanıyor. Temelde yapılan bir hata bugün bize yol, su, elektrik faturası olarak geri dönüyor!)

20 yıllık iktidarı boyunca topluma verebileceği bir vaat, önerebileceği yeni bir hikayesi kalmayan iktidar, daha önce yaptığını bozmaya, bozduğunu ise düzeltmeye çalışıyor. Kamu kurumlarında mülakatı önce getirip, şimdi de kaldırmayı vaat etmesi gibi…

Seçimin kritik olması anketlere göre de Erdoğan’ın ilk defa kaybediyor gözükmesi telaşa neden olduğu kesin! Yukarıda da bahsettiğim gibi kaybetme ihtimali bu kadar yüksek olmamış olsaydı, dün yaptıklarını bugün yıkmak zorunda kalmazlardı.

Millet olarak son yıllarda dinin siyasete alet edildiğini, Cuma hutbelerinde siyasi mesaj verildiğine çok şahit olduk. Ancak cami avlusunda seçim mitingi yapıldığını da bu seçimde gördük. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayram namazını Ayasofya’da kıldı ardından ise restorasyonu tamamlanan Sultanahmet Camii’nin açılışında cami avlusunda adeta siyasi parti mitingi gerçekleştirdi.

Öte yandan bayram tatili için bulunduğum Adıyaman’da bir imamın bana anlattıkları bu kadar da olmaz dedirtti! Şöyle ki Adıyaman’ın bir ilçesinin müftüsü, bütün imamları topluyor. Ve kendilerine “Bu seçim Ak Parti için ölüm kalım seçimi. Biz de imamlar olarak kendi köyümüzde, mahallemizde Ak Parti için oy toplamalıyız. Bize düşen vazife budur.” Minvalinde cümleler sarf ederek, camilerin Ak Parti’nin Seçim Koordinasyon Merkezi gibi çalışmasını istiyor.

Muhalefet liderleri, türbelerde, mezarlıklarda ve camilerde yuhalatılıyor! yuhalayan, provokasyona alet olanların sonradan Cumhur İttifakı mensuplarıyla fotoğraflarının çıkması da ne yazık ki artık şaşırtmıyor.

Evet önemli bir seçime gidiliyor. Daha neler göreceğiz? Kestirmek zor. Ancak birileri seçimleri demokrasinin bir parçası olarak görürken, başkaları da ‘ölüm kalım’ olarak görebiliyor. Dolayısıyla her türlü provokasyona hazırlıklı olmak lazım.

Barış ve huzur içerisinde bir yarış olsun. Kazanan Türkiye olsun.