İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, dün göreve gelişinin dördüncü yılında “İstanbul’a Hizmette 4. Yıl” başlıklı bir program düzenledi. Basının ilgisinin yoğun olduğu programa az sayıda ilçe başkanının katıldığı görüldü. Yaklaşık bir buçuk saat boyunca İstanbul’a yaptığı hizmetlerden bahseden İmamoğlu, programın geri kalan kısmında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Soruların büyük bir bölümü ise CHP içi tartışmalara dönüktü.

Ağırlıklı olarak ‘değişim’ ve ‘genel başkanlık’ başlığı altında gelen sorulara İmamoğlu’nun verdiği yanıtlar oldukça dikkat çekiciydi. Değişimin yerel seçimlerden önce yapılması gerektiğine vurgu yapan İmamoğlu, bu yapılmazsa seçimin riske gireceğini söyledi. Aslında bu cümlesiyle yerel seçimlerden önce bir genel başkan değişikliğinin yapılması görüşünde olduğuna da vurgu yapmış oldu. Zaten toplantının devamında da değişim sürecine liderlik etmeye talip olduğunu söyleyerek “Kimse seçimlere dair cesaretimi test etmeye kalkmasın” dedi.

İmamoğlu bu açıklamaları yaptığı sırada, 81 il başkanından ortak bir açıklama geldi. “Değişim, albenisi olan sihirli bir sözcüktür” denilen açıklamada, “Genel Başkanımızı itibarsızlaştırmaya yönelik yaklaşımları tasvip etmediğimizin de bilinmesini isteriz” ifadeleri yer alıyordu. Bu açıklamanın toplantı sırasında gelmesi İmamoğlu’na yönelik bir cevap niteliğindeydi. Nitekim, İmamoğlu da bu metne, “81 il başkanının tamamının da aynı fikirde olduğunu da düşünmüyorum. Bana ‘4 il hazırladı’ dediler” cümlesiyle yanıt verdi.

İmamoğlu’nun doğrudan genel merkeze ve teşkilatların bir bölümüne yönelik yaptığı bu açıklamalar, Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu arasındaki halatların koptuğuna dönük önemli işaretler veriyordu. Nitekim, kısa bir süre önce de Cumhurbaşkanı Erdoğan “baba oğul arasında taht mücadelesi başladı” ifadelerini kullanmıştı. İmamoğlu, Erdoğan’ın bu tanınlamasını reddetti ama devamında “Bizim taht kavgamız olmaz ama yarın öbür gün uzlaşamayız yollar ayrılır” cümlesini de sözlerine ekledi. Özellikle de bu ifadeden sonra ikili arasında bir gerginlik olduğu da somutlamış oldu.

İmamoğlu’nun bu açıklamalarının ardından, dün akşam adeta cevap niteliğinde bir canlı yayın gerçekleşti. TELE1 canlı yayınında gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Dönüşümün önünü açacağız, Ekrem Bey görevine devam edecek” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, bu ifadesiyle açıkça İmamoğlu’nun İstanbul’da kalması gerektiğine ve şimdilik genel başkanlık için önünü açmayacağına vurgu yapıyordu. Bu yaşananların ardından Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu’nun artık fiili olarak bir rakip haline dönüştüğü ve uzlaşıya dönük görüşmelerin sona erdiği sonucu ortaya çıktı.

Peki bu dün itibariyle mi başladı?

Elbette hayır. İkili arasında son gerçekleşen Ahlatlıbel zirvesi, aslında bu kopuşun başlangıcı oldu. CHP kaynaklarından edindiğim bilgiye göre, İmamoğlu bu toplantıda açıkça genel başkan değişimine vurgu yaptı. Ancak Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’na olumsuz yanıt verdi ve yerel seçimlerde İstanbul’un risk altında olduğunu söyleyerek yarışta kalması gerektiğini, İstanbul’u yeniden kazanıp belediye meclis grubunda çoğunluğu sağmasının daha doğru olacağını söyledi. Kılıçdaroğlu sözlerinin devamında İmamoğlu’na bu şartları sağladıktan sonra yerini başka bir partiliye devredip genel başkanlık için aday olabileceğini söyledi. Kaynaklar, ne olduysa bu diyalogdan sonra olduğunu ve görüşmenin devamının oldukça tansiyonu yüksek geçtiğini söylüyor. Yani halatlar o gün kopuyor.

İmamoğlu, bayramdan sonra kamuoyuna değişimi somutlaştıran bir manifesto açıklama hazırlığında. Genel Merkez ise bu gelişmeleri yakından takip ediyor, önceden haber alıp bu adımlara göre manevralar yapıyor. Önümüzdeki günlerde muhalefet cephesinde siyasetin nabzının daha da yükseleceğe benziyor. Elbette bu rekabetin nasıl sonuçlanacağını önümüzdeki günlerde göreceğiz.