Öz Pil-Sen Sendikası Genel Başkanı Mehmet Avşar, yazılı bir basın açıklaması yaptı. Öz Pil-Sen Sendikası olarak, petrol, lastik, plastik, kimya ve ilaç sanayi çalışanlarının sorunlarına dikkat çekmek gerektiğini belirten Mehmet Avşar, “Çözüm önerilerimizi hatırlatmamız gerekiyor. 2025 yılına girdiğimiz bu dönemde, sektörümüzde çalışan 615 bini aşkın emekçinin daha iyi çalışma koşullarına ve ekonomik refaha kavuşabilmesi adına önemli adımlar atılması gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Mehmet Avşar açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Bugün gerek çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerekse maaşlarda yaşanan vergi adaletsizliğinin giderilmesi konularında kapsamlı düzenlemeler yapılmasının elzem olduğunu vurgulamak istiyoruz. Çalışanlarımızın maaşlarından kesilen yüksek vergiler, geçim zorluğunu artırmakta ve emekçilerimizi büyük bir yük altında bırakmaktadır. Bu nedenle, gelir vergisi oranlarının %10 ile %15 arasında sabitlenerek daha adil bir yapıya kavuşturulması gerekmektedir.
Pandemi sürecinde Türkiye’nin dayanıklılığı
Pandemi döneminde dünyanın süper güçleri dahi ciddi ekonomik daralmalar ve tedarik sorunlarıyla karşı karşıya kalmışken, ülkemiz bu zorlukları en az hasarla aşmayı başarmıştır. Bunun temel sebebi, milletimizin milli dayanışma ruhuyla hareket ederek krizlerin çözümünde aktif rol almasıdır. İlaç sanayimizin pandeminin en zorlu dönemlerinde gösterdiği performans, yerlilik ve milliliğin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Bugün, petro kimya iş kolunda faaliyet gösteren şirketlerimiz ve çalışanlarımız, global pazarlarda varlıklarını sürdürerek Türkiye’yi daha da ileriye taşımaktadır. Ancak, ekonomik krizlerin işçiler üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin ortadan kaldırılması ve enflasyonun canavarlaşmış etkilerinin minimize edilmesi için daha fazla çaba gösterilmelidir.
Asgari ücret ve sendikal örgütlenme
Asgari ücretin belirlenmesinde, emekçilerin gelir-gider dengesi gözetilerek adil bir yaklaşım benimsenmelidir. Bu noktada, asgari ücret tespit komisyonunun yapısının gözden geçirilmesi ve daha katılımcı bir modelin hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Özellikle sendikal örgütlenmenin önemi üzerinde durmak istiyoruz. Petro kimya iş kolunda sendikasız iş yerlerinin bir an önce sendikal örgütlenmeye teşvik edilmesi, huzurlu bir iş barışı ortamı oluşturulması açısından kritik öneme sahiptir. Hükümetin ve işverenlerin, emek üzerindeki yükleri hafifleterek işçilerimizin sosyal haklarını ve ücretlerini refah seviyesine ulaştırmaya yönelik bir yaklaşım benimsemelerini bekliyoruz.
Yeni Türkiye’nin vizyonu: İşçinin hakkını alması
Biz, “Geçinemeyen işçi” ifadesinin yerini, “Büyüyen Türkiye’den payına düşeni alan, mutlu işçi” anlayışının almasını istiyoruz. Çalışanlarımızın, büyüyen Türkiye’nin refahından hak ettikleri payı almalarını sağlamak, sosyal adaletin ve toplumsal huzurun tesis edilmesi açısından vazgeçilmezdir.
Son olarak, sendika olarak tüm emekçilerimizin yanında olduğumuzu, onların daha iyi koşullara kavuşması için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi bir kez daha ifade etmek isteriz. İşçilerimizin alın terinin karşılığını tam anlamıyla aldığı bir Türkiye için üzerimize düşen her türlü sorumluluğu yerine getireceğiz.”
