Olay, 14.40 sıralarında Aşık Veysel Mahallesi, Süleyman Demirel Caddesi'nde meydana geldi. Kentsel dönüşüm projesi kapsamında boşaltılan 6 katlı binada yıkım çalışması başladı. İş makinesi tarafından binanın kolonları kırıldı. 6 katlı bina caddeye çöktü. Çökme sırasında çalışmaları cep telefonuyla görüntüleyen vatandaşlar büyük bir tehlike atlattı. Çökmenin ardından olay yerine zabıta ekipleri sevk edildi. Zabıta ekipleri yıkımın yapıldığı noktada güvenlik önlemleri aldı. Kısa süreliğine trafiğe kapatılan cadde yapılan çalışmaların ardından tekrar açıldı.
Haber vermeleri gerekiyor, bildirme yok
Özgür Öztürk, "Sabah saatlerinde yıkıma başladılar. Yan binayı yıktılar. Sonra komşular sıkıntı çıkartmaya başladı. Çünkü ne baret takıyorlardı ne güvenlik önlemi vardı. Komşu beni aradı Avukatım diye bilirim diye düşündü. Geldik buraya yıkım yine devam ediyordu. Ne güvenlik önlemi, ne şerit. Trafik akmaya devam ediyordu. Zabıta geldi, 'bizim yapabileceğimiz bir şey yok' dedi. Zabıtaya bu bina yana yıkılacak dediler, yıkan ekip 'yapacak bir şey yok, biz profesyoneliz, biz şuyuz, biz buyuz' dediler. Zabıta da gelip durumu bize açıkladı. Şerit çekeceğiz dediler, şeridi buraya kadar çektiler, araç trafiği çift yönlü şekilde devam ediyordu. Biz durduk arabaları göndermeye başladık, çünkü biliyorduk burada bir şey olacağını. Arabaları gönderdik 2-3 dakika sonra bina çöktü. Biz buradaydık, ışıklar koptu. Şimdi de ölen yok bir şey olmaz diyorlar. Daha sonra polis geldi, polis 'bizim yapabileceğimiz bir şey yok' dedi. Yıkmadan önce Mülki amire 7 gün önceden haber vermeleri gerekiyor, bildirme yok. 3 gün önceden komşulara bildirmeleri lazım, bildirme yok. Biz başladığı zaman öğrendik. Olay bu. Çalışanlardan biri çökme sırasında zor kurtuldu, gelip dedi ki 'az daha altında kalıyordum.' Arabaları geri gitmeleri için uyarıyorduk, buradan geçmesinler diye. Köpekler, kediler geçiyordu onları yana koyduk. Buraya kadar geleceğini düşünmüyorduk açıkçası" dedi.
Bu kadar ucuz mu bizim hayatımız
İlknur Genç ise, "Çamaşır asıyordum bir baktım ki toz bulutuyla birlikte apartmanın bir tarafı bizim bahçeye doğru yıkıldı, çok büyük bir şekilde. Orantısız şekilde yıkım yapılıyordu, bilinçli bir şekilde yıkım yapılmıyordu. Çalışanlar ne baret takmıştı, ne yollarda bir güvenlik alınmıştı. O ana kadar insanlar yıkımın olduğu taraftaki kaldırımdan geçiyordu, arabalar gidip geliyordu. Çift katlı otobüsler, tek katlı otobüsler gidip geliyor bu yoldan. Burası çok önemli ana arter bir yol ve bunun önlemi alınmamış. Evet belediyeden yıkım kararı alınmış. Belediye diyor ki 'yıkımı yasal ancak yolu kapattı mı? etti mi? Bunu sağlama yetkim yok' diyor. Bunun için emniyete, valiliğe başvurması gerekiyor. Bu kadar ucuz mu? Bizim hayatımız" diye konuştu.