Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay'ın 162. Kuruluş Yıldönümü Programı'nda açıklamalarda bulunuyor.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Daha kaliteli bir kamu hizmeti sunmak için pek çok alanda atılabilecek ilave adımların hazırlığı içindeyiz. Bu çalışmalarımızda tüm kamuyu denetleyen Sayıştay Başkanlığı'mızın da önerilerinden istifade ediyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yaşını geçen sene coşkuyla kutladık. Ardından büyük umutlarla ikinci asrına yelken açtık. Türkiye Yüzyılı'nın kilometre taşlarından birisi, demokrasimizin yeni ve sivil bir anayasa ile güçlendirilmesidir. Anayasanın demokratikleşmesine yönelik çok kritik adımlar attık. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, yürütmenin demokratik meşruiyetini sağlamlaştırdı. Yıllarca en büyük sorunumuz olan siyasi belirsizlik ortadan kalktı. Yönetimde güven ve istikrar tesis edildi.
28 Mayıs'ta seçimlerin 2. turunda ülkeyi kimin yöneteceği hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde belli oldu. Milletimiz seçim gecesi sandıkların açılması ve sonuçların belli olmasıyla birlikte kaldığı yerden işine gücüne döndü. Tecrübelerimizin ışığında sistemi iyileştirecek her türlü adımı atmaya hazır olduğumuzu söyledik.
"Türkiye'yi darbe anayasasından kurtarmak bizim için milli bir görevdir"
Eskiye öykünmek yerine önümüze bakmanın mücadelesini vermemiz şart. Türkiye'yi darbe anayasasından kurtarmak bizim için milli bir görevdir. Evlatlarımıza, çağdaş normlara uygun, demokratik hukuk devletini esas alan, sivillerin elleriyle yapılmış yeni bir anayasa borcumuz vardır. Türkiye'nin yeni anayasaya kavuşması için kuşatıcı, uzlaşmacı ve yapıcı tavrımızı son raddeye kadar muhafaza edeceğiz.
Halka hizmet yolunda yönetim anlayışımız kadar denetim anlayışımızı da kapsamlı şekilde geliştirmek zorundayız. Kadim devlet geleneğimizde de teftiş her zaman önemsenmiş ve denetim sistemlerinin kurulmasına öncelik verilmiştir. Demokrasilerde bütçe hakkının millet adına parlamentoya geçmesiyle birlikte, bu alanda uzmanlaşmış kurumlar ihlas edilmiştir.
Kaynakların nasıl harcandığının denetimi, Sayıştay Başkanımız tarafından yapılıyor. İster merkezi, ister yerel yönetim olsun milletin vergilerini harcayan hiçbir kurum, insanımızın yüreğini sızlatacak bir savurganlık içinde olamaz. Son dönemde eş-dost ve hısım atamalarıyla birlikte belediye imkanlarının kişisel amaçlar için kullanıldığını görüyoruz. Bu hadiseler milletin kamu kurumları ve siyasetçilerine güvenini sarsmaktadır.
"Basın görevlilerine özel uçakla Roma seyahati yaptırmanın hiçbir açıklaması olamaz"
Milletin cebinden, basın görevlilerine özel uçakla Roma seyahati yaptırmanın hiçbir açıklaması olamaz. Milletin çocuğunun rızkından keserek oluşturduğu kıt kaynakların, birilerinin reklam bütçesine dönüşmesini hoş karşılayamayız. Elimizdeki imkanları verimli ve etkin şekilde değerlendirmekten başka seçeneğimiz yok.
Kamuda tasarrufu sadece harcamaların kısılması olarak göremeyiz. Mali anlamda daha az kaynak kullanmak da bir unsurdur. Hizmetlerin mümkün olan en düşük bütçeyle yapılması da önemlidir. Daha az kaynakla daha başarılı hizmeti hedefliyoruz. Kurumlarımızın iş süreçlerinin yeniden düzenlenmesine, personelin en verimli şekilde istihdamına kadar birçok boyutu göz önünde tutuyoruz. Sayıştayın kurumlarımızı hem bu açıdan değerlendirmesini ve öneriler geliştirmesini önemsiyoruz."
