Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Ordu'nun Altınordu ilçesindeki mitinginde vatandaşlara hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Üyesi olduğun, adayı olduğun partiye sadakat göstermen gerekir. Hani eskilerin deyimiyle, ‘eli işte gözü oynaşta’ olanlardan ne partilerine ne de şehirlerine hayır gelir. Biz sadece kendi partimizle, ittifakımızla yol yürüyenlerden mesulüz. Ne diyor ‘ben seçimi kazanacağım ondan sonra AK Parti’ye geçeceğim.’ Bizim onlarla işimiz yok. Biz yola çıktıklarımızla aynen yolumuza devam ederiz" dedi.
Erdoğan, "AK Parti ve Cumhur İttifakı Ordu’yu Türkiye yüzyılı belediyeciliğinin örnek şehri yapmak için vizyonuyla, programıyla, projesiyle 31 Mart’a hazırdır" ifadesini kullandı.
"Seçimlerde karşımıza çıkan partilerin kendilerine bile hayrı yok"
Muhalefeti eleştiren Erdoğan, “Seçimlerde karşımıza çıkan partilerin bir kısmının bırakın ülke ve şehirlere katkıda bulunmayı, kendilerine bile hayrı yok. Bizim ne dünün CHP’si gibi arkamızda tek parti faşizminin utancı var ne de bugünün CHP’si gibi kendi iç kavgasından başını kaldıramayan, yalan üzerine kurulu bir siyaset tarzımız var" diye konuştu.
Ordu’ya son 21 yılda günümüz rakamlarıyla 139 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptıklarını belirterek, yapılanları sıralayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah önümüzdeki dönemde Büyükşehir Belediyesiyle, ilçe belediyeleriyle, Cumhurbaşkanlığıyla, bakanlıklarıyla Ordu’muzu her alanda geliştirmeye, büyütmeye, güzelleştirmeye devam edeceğiz” dedi.
“Önceliği yatırıma, istihdama, üretime verdik”
Ülkemizin her gündeminin kendilerinin gündemi ve milletin her sıkıntısının çözümünün kendi sorumlulukları olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremden teröre hiçbir başlıkta en küçük bir zafiyete izin vermediklerini kaydederek, şöyle devam etti: “Bunlarla birlikte kalkınma programlarımızı, yatırımlarımızı, insanımızın ve şehirlerimizin her bir meselesini yakından takip ediyoruz. Tabii bunları söylerken, önümüzdeki zorlukları da görmezden gelmiyoruz. Küresel ve bölgesel gelişmelerin etkisiyle ülke olarak içinden geçtiğimiz meşakkatli dönemin, bir süredir milletimizi nasıl yorduğunu en iyi biz biliyoruz. Tabii bir de buna, 6 Şubat depremlerinin ekonomimize çıkardığı 104 milyar dolarlık ilave maliyeti eklememiz gerekiyor. Bu kritik dönemde de önceliği yatırıma, istihdama, üretime, cari fazla yoluyla güçlenmeye verdik. Böylece vatandaşlarımızın çalışacak iş bulabilmesine, evine ekmek götürecek rızık kapısını açık tutabilmesine imkân sağladık”
İnsanları mağdur edecek acı reçeteler yerine, tedrici düzelmeyi sağlayacak dengeli politikaları yeğlediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayat pahalılığıyla mücadelenin herkes için oldukça zorlu geçtiğini ve bu mücadelenin bedelini beraberce ödediklerini kaydetti.
Merkezi yönetim bütçesini hazırlarken, çalışanıyla, esnafıyla, emeklisiyle tüm kesimlerin satın alma güçlerini korumayı hedeflediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, buna rağmen ortaya çıkan dengesizlikleri de, ek tedbirlerle düzeltmeye çalıştıklarına işaret etti.
“Hayat pahalılığı sorununu çözdüğümüzde, diğer alanlarda çok daha hızlı yol alabileceğiz”
Sadece emeklilere yapılan tek seferlik 5 bin liralık ödeme ile en düşük emekli maaşının sınırını 10 bin liraya çıkartmanın, maaşlara yapılan yüzde 50’ye ulaşan zam oranının bütçeye maliyetinin 300 milyar liradan fazla olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bütçemize ek maliyet getiren bu düzenlemelerle gayemiz; emeklilerimize ve çalışanlarımıza biraz nefes aldırabilmektir. Önümüz Ramazan, arkası bayram. Emeklilerimizin bayram ikramiyelerinde de, bütçe imkânlarını tekrar zorlama pahasına, bir artış yapmayı planlıyoruz. Biliyorsunuz, eskiden emeklinin bayram ikramiyesi diye bir geliri yoktu. Bu uygulamayı ilk defa 2018 yılında biz getirdik. Önce 1.000 lira olan bayram ikramiyesini, evvela 1.200 liraya, sonra 2 bin liraya çıkardık. Önümüzdeki bayramda bu rakamı yüzde 50 artışla, 3 bin liraya yükselteceğiz. Tabii ülkemizde emekli maaşı alan, vefat edenlerin hak sahipleriyle birlikte 16 milyon kişi var.”
Yapılan her bir iyileştirmenin bütçeye maliyeti buna göre düşünüldüğünde, tablonun çok daha doğru anlaşılacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim asıl amacımız ekonomide, gerçek ve kalıcı refah artışını sağlayacak güçlü bir altyapı kurmaktır. Hayat pahalılığı sorununu çözdüğümüzde, diğer alanlarda çok daha hızlı yol alabileceğimiz bir iklime sahibiz” değerlendirmesinde bulundu.
