Diyanet – Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Ergin bugün yaptığı açıklamada Malatya Hekimhan Kaymakam Vekili İbrahim Cesur’un mahalle bekçilerine din görevlilerini denetletmesini eleştirdi. Bekçilerin yasal olarak böyle bir yetkileri olmadığını belirten Ergin, “Din görevlilerimiz kimsesiz, sahipsiz değildir.” dedi.
Ergin’in açıklamalarının satır başları şöyle:
“Din görevlileri hakkında tutulan tutanaklar kesinlikle kabul edilemez”
"Din görevlileri toplumun önderi yol göstereni, peygamber mesleğinin varisleridir. Toplumda kardeşlik bilincinin oluşması, beraberliğimizin tesisi, pandemi, deprem ve tüm olağan- olağan üstü durumlarda gece gündüz demeden çalışan din görevlilerimizi denetleme işi de kanunla yönetmelikle açıkça belirlenmiştir. Hal böyleyken Hekimhan İlçe Kaymakam Vekili İbrahim CESUR tarafından ilçede camilerin ve din görevlilerinin mahalle bekçileri tarafından denetletilmesi ve bekçiler tarafından din görevlileri hakkında tutanak tutulması kesinlikle kabul edilemez bir durumdur. Bekçinin görevleri arasında din görevlilerini denetlemek kesinlikle yoktur. Hekimhan ilçemizde bekçiler üzerinden yapılan denetlemeler ve din görevlileri hakkında tutulan tutanaklar kesinlikle hukuksuz bir uygulamadır ve derhal iptal edilmelidir. Din görevlilerimiz kimsesiz, sahipsiz değildir. Gece gündüz demeden büyük fedakârlıklarla görevlerini yerine getirmeye çalışan görevlilerimize kimse bu muameleyi reva göremez."
“Kaymakam bey müftülüğe gelerek müftülük çalışanlarına bağırarak hakaret etmiş”
“Hekimhan Kaymakam Vekili bir ilçenin en yüksek mülki amiri olabilir ancak, kanunların yönetmeliklerin uygulanması konusunda en hassas davranması gereken kişi de bir ilçe de kaymakamın olması gerekir. Müftüye, din görevlisine, müftülük çalışanlarına mülki amir de olsa kimse hakaret edemez, tehdit edemez. Kanun, yönetmelik bellidir. Mülki amir bunların doğru uygulanması noktasında görevlidir. Soruyorum size bekçiye din görevlisini denetletmek hangi kanunda yer alıyor? Diyanet personelinin denetlenme esasları kanun ve yönetmelikle tayin edilmiştir. Camiyi denetleyecek kişi İlçe Müftüsü, Vaizi, Murakıbı, Şube müdürüdür. Dolayısıyla Hekimhan Kaymakam Vekili İbrahim CESUR tarafından görevlendirilen bir mahalle bekçisi marifetiyle tüm camiler denetlenerek, din görevlilerinin haftalık, yıllık ve idari izinleri gözetilmeksizin, ayrıca namaz vakitleri de dikkate alınmadan tutanak tutulmuş, tutanaklar kaymakam beyin talimatı denilerek muhtarlara zoraki imzalatılmıştır. Kaymakam bey müftülüğe gelerek müftülük çalışanlarına bağırarak hakaret etmiş, müftülük personel ile beraber toplam 20 görevliye uyarı yazısı yazılarak ikaz edilmiştir."
“Böyle bir görevlendirme asla kabul edilemez”
"Mahalle bekçisinin hocalarımızı denetlemesi ne anlama geliyor doğrusu çözemedik, kaymakam bey ilçedeki kurum müdürlerinden ya da diğer idarecilerden birilerini mülki amir olarak görevlendirerek denetim yaptırabilir veya ilçe müftüsü, vekilini çağırarak personelin görevi ile ilgili denetimlerinin yapılmasını doğal olarak isteyebilir. Lakin mahalle bekçisinin böyle bir denetim hakkı yok böyle bir görevlendirme asla kabul edilemez. Bir de sendikanız hangisi? Sendikanız gelsin, şimdi hakkınızı savunsun şeklinde hakaretlerde ve tahriklerde bulunmuştur. Yukarıda belirtilen olaylar öncesinde ilçe müftülüğünün organize ettiği 04-06 yaş Kuran Kursları mezuniyet töreninde İl müftümüzün de hazır bulunduğu güzel programda Hekimhan İlçe Müftüsüne Bu nasıl program vb. cümlelerle bağırarak küçük düşürmeye çalışmıştır.Makamı ve mevkisi her ne olursa olsun kimse bir din görevlisine hakaret edemez. Diyanet-Sen ailesi olarak haksızlık yapan kişinin makamına, mevkisine bakmadan her türlü adaletsizliğin ve haksızlığın karşısında olduğumuzun bilinmesini isteriz. Din görevlilerimiz sahipsiz değildir. Hangi makam ve mevkiden gelirse gelsin din görevlilerimize yapılan haksızlıklar karşısında susmayacağız. Hukuki çerçevede din görevlilerimizin hakkını savunmaya, onların yanında olmaya devam edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. “
