Ekranların sevilen yüzü Müge Anlı, ATV’de hafta içi her gün saat 10’da başlayan Müge Anlı ile Tatlı Sert programı ile izleyici karşısına çıkıyor. Esrarengiz olayların yer aldığı programda cinayetler aydınlatılıyor, kayıplar bulunuyor. Avukat Rahmi Özkan ve Doktor Şevki Sözen’in katkılarıyla birbirinden ilginç olaylar aydınlatılıyor. Müge Anlı’da 31 Ocak Cuma günü neler yaşandı? İşte yanıtı…
Hassi'nin 35 yıllık evlat hasreti son bulacak mı?
Çocuk yaşta evliliğe zorlanan 7 çocuk annesi, kalp hastası Hassi Akpınar'ın 35 yıldır dinmeyen evlat hasreti son bulacak mı? Hassi Akpınar'ın kayınvalidesi "Bu bebek benim oğlumdan değil" dedi. Hassi Akpınar'ın bebeğini Erzurum Numune Hastanesi'ne bıraktı. Hassi Akpınar, 35 yıl önce hastaneye bırakılan oğlunu aramak için Müge Anlı stüdyolarına geldi.
14 yaşında bir çocuğu hamile bıraktığı için "Hapse girerim" korkusuyla çocuğunu almayan baba Mehmet Emin Akpınar "Ben vicdan azabı çekiyorum. Benim gibi baba olmaz olsun, suçluyum. Çocuğumu bulun" diye konuştu.
Erbay olduğu düşünülen kişiye ulaşıldı: Evlatlık olduğumdan şüpheleniyorum
Müge'nin ekibinden Naim, "Erbay olduğunu düşündüğümüz kişiye ulaştık. Kendisi dünden beri bizi izliyormuş. Yusuf Bey, 'Evlatlık olduğumdan hep şüpheleniyordum. Ben doğum evraklarımı araştırdım ve bulamadım. Bahsettikleri gibi adım değiştiğimden beri bu olayı araştırıyorum. Hep şüphelendim. Benim adımı mahkeme kararıyla değiştirmişler. Aileme sorduğumda 'Erbay isminin sakıncalı olacağını düşünüyordum' dediler. Evlatlık olmadığımı söylediler ama ben hep şüphelendim. Elimden gelen her şeyin çözülmesi için yaparım' dedi. Büyüten babası rahmetli olmuş. Annesi hayatta. Annesi 'Evlatlık değilsin, bizim çocuğumuzsun' demeye devam ediyormuş. Beni de büyüten bir anne var. Bana da biraz zaman verdin. Şoku atlatayım. DNA testi vermeye hazırım" açıklamasında bulundu.
Müge Anlı, Hassi'ye müjdeli haberi verdi: "Oğlunu buldum"
Büyük bir merak ve heyecanla haber bekleyen Hassi'ye müjdeyi açıklayan Müge Anlı, "Oğlunu buldum. Oğlunun adı değişmiş. Adı Yusuf konulmuş. Yusuf'a bugüne kadar evlatlık olduğundan bahsedilmemiş. Yusuf'un önce babası vefat ediyor. Aslında tüm bilgiler onda. Baba hayatını kaybedince Yusuf soramıyor ama hep şüpheleniyor. Annesi ise hiçbir zaman gerçeği oğluna söylememiş. Dün bize ulaşan komşu Naide Hanım, 'Herkes biliyordu' dedi. Ancak annesi kimseye bunu söylememiş" diye konuştu. Haberi duyan Hassi fenalaştı. Sağlık ekipleri stüdyoda Hassi'nin tansiyonunu ölçtü.
"Hiç endişeniz olmasın oğlu Yusuf"
Yusuf'un komşusu Naide Aydın, "Hiç endişeniz olmasın. Biz tüm köy olarak biliyorduk. Evlilik dışı bir birliktelikten dünyaya geldiğini biliyorduk. Yusuf'a çok güzel baktılar. Ben kendi çocuklarıma o kadar güzel bakamadım. Yusuf'u Erzurum'da yuvadan aldılar. Hiç çocukları olmadı. Sadece Yusuf'u aldılar. Büyüten aile çok iyiydi. Çok güzel baktılar. Çocuğu büyüten aile kabul etmiyordu ama herkes onun yuvadan alındığını biliyordu. Annenin 12-13 yaşında olduğu, evlilik dışı bir evlilikten dünyaya geldiği konuşuldu" dedi.
Yusuf stüdyoya geldi. 35 yılın ardından oğlunu gören Hassi baygınlık geçirdi. Hassi, "Özür dilerim annem. Ben seni bırakmak istemedim. Sen yaşa diye seni bırakmak zorunda kaldım. Hiçbirinize vermeyeceğim" diyerek gözyaşlarına boğuldu. Devlet memuru olduğu için yüzünü göstermeyen Yusuf annesine, babasına ve kardeşlerine sarıldı.
Yusuf, "Her şey boş. Uzun uzun yıllarca saatlerce bakmak istiyorum. O eksik hissettiğim yanı bakarak doldurmak istiyorum. Allah sizden razı olsun" dedi.
Hassi, "Ben hakkınızı ödeyemem. Ben Nazlı 18 yaşına girdiğinden beri onu arıyorum. Hiçbir şey bulamadım" diye konuştu.
Hakan, "Kavuştuğumuzda ne olacağını çok kez düşündüm. Başardık" dedi.
Nazlı, "Ben hep bulmayı hayal ettim ama bu anı hiç hayal etmemiştim. Ararken hep önüme engeller çıktı. Hastane arşivlerine kadar döktüm ama bulamadım. Sonradan imha olduğu söylendi. Hiç bu anı hayal edememiştim. Tarif edilemeyecek bir duydu. Asla bu kadar mutlu olacağımı ve bugünün gerçek olacağını düşünemiyordum. Heyecandan gece uyuyamadım" dedi.
Yusuf'u büyüten anne yayına bağlanarak, "Ben 35 yıl büyütmüş getirmişim. Onu bırakamam. Onu bu yaşına kadar ben büyüttüm. Benim kuzumu bana yollayın. Ben kuzumu istiyorum" dedi. Hassi, "Yusuf benden çok senin oğlun. Ben onu senin elinden almayacağım. Benim çocuklarım da bundan sonra sana 'anne' diyecek. Emek onun. Benim de oğlum. Onun da oğlu. İki tane annesi var. Ben o kadının ellerini öperim. Benden çok onun oğlu" diye konuştu.
Tuğba, "Biz onun kötü bir hayat yaşamış olmasından çok korktuk. Annesine çok teşekkür ederiz. Asla çocuğunu elinden almayız. Koskocaman adam zaten" dedi.
Hassi, "Sanki o yılları hiç yaşamamışım. Yusuf'u şimdi doğurdum ve kucağıma vermişler gibi. Onu küçük kundakta görüyorum. Bembeyaz bir çocuk, gözleri renkliydi. Öyle hatırlıyordum" diye konuştu.
Yusuf'un diğer kardeşleri Metin "Hafta sonu İstanbul'a gelip seni göreceğim" dedi. Yusuf'un kız kardeşi Seval ise, "Ben de eşimle birlikte gelip seni göreceğim. Yüzünü görmek istiyorum" diye konuştu.
Amca Mehmet Nuri Akpınar, "Onun gözlerinden öperim. Vicdan azabım devam ediyor. Onu görünce biraz rahatladım" dedi.
Menekşe Güven 2006 yılından beri kayıp
Betül, Linde ve Nurcan 2006 yılında Şırnak İdil'den kaybolan anneleri Menekşe Güven'i aramak için Müge Anlı stüdyolarına geldi. 19 yıldır akıbeti belirsiz olan Menekşe Güven, 2006 yılında yanında yüklü miktar dövizle çıkıp ortadan kayboldu. Kızlar, annelerin kaybından dayılarını sorumlu tutuyor.
Kızları, "Biz artık büyüdük. Annemin akıbetini öğreneceğiz. Annemizin kaybından dayım Şehvan Güven'den şüpheleniyoruz. Babamız Ali Şakar hayatta. Bizi o büyüttü. Babamız itfaiye memuru 8 çocuğu var. Annemiz onun üstüne kuma olarak gidiyor ve 4 çocuğu oluyor. Annemden sonra bir daha evlendi. Ondan 6 çocuğu daha oldu. Hepsiyle görüşüyoruz. Babam ilk eşiyle resmi nikahlı evliydi. Sonra annemle birlikte yaşamaya başlamışlar. Annem 10 bin 900 dolar parayla ortadan kayboldu. Annem gece yarısı beni uyandırdı. Bize harçlık verdi. Annem, 'Sen uyu ben geleceğim' dedi. Bunu yapan kesinlikle annemin ailesidir. Ben dayımdan şüpheleniyorum. Bir kere daha evden kaçtı. Dayıma gitti. Aile meselesi. Babam, 'Anneniz beni bıraksa bile sizi bırakmazdı' dedi. O da annemin gittiğine inanmıyor. Onlarla görüşmediğimiz için annemin ailesini, teyzelerimi dayılarımı tanımıyoruz. Annem kaybolunca dayım Şehvan Güven'e göre babam annemi öldürmüş. Babam öldürmüşse neden o zaman babamı şikayet etmediler? Babamdan hesap sormadılar? Biz dayımı aradık. Annemi sorduk. Dayım, 'Hiç haberim yok. Baban onu öldürmüştür' dedi. Annem kaybolduktan 1 yıl sonra dayımın ikametine alınmış gösteriliyor. Bunu dayıma sorduk. 'Nereden öğrendiyseniz oraya sorun' diye yanıt verdi" ifadelerini kullandı.
Ali Yanıç'a ne oldu? Senet kavgası cinayetle mi bitti?
Gaziantep'ten şüpheli kayıp... 27 yaşındaki Ali Yanıç 15 Ağustos Perşembe günü Gaziantep Şehitkamil'deki evinden arkadaşının evine kalmaya gideceğini söyleyerek ayrıldı. Bir daha kendisinden haber alınamadı. 4 aydır ulaşamadığı oğlunun hayatından endişelenen anne Selvi Yanıç, Müge Anlı'dan yardım istedi.
Cinayete kurban gittiği düşünülen Ali Yanıç'ı en son gördüğü düşünülen Bekir Bal olay gecesi ne olduğunu Müge Anlı'ya anlattı. Bekir Bal, Ali Yanıç'ın Cin Ali lakaplı Ali Bal'a 2 bin lira para verdiğini, evden şampuanını aldığını, duş almak için hana gittiğini, ondan sonra da bir daha onu görmediğini söyledi. Bekir Bal, tünel görünümlü küçük bir köprüye giderek "burada lastik yanıkları yoktu. Ali Yanıç kaybolduktan sonra buralarda yanıklar oldu" iddiasında bulundu.
Müge Anlı, "Bekir, herkes Ali Yanıç'ı senin Ali Duran'a teslim ettiğini, Ali Duran'ın da onu ortadan kaldırdığı konuşuluyor" dedi. Bekir hakkındaki iddiaları yalanladı.