Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, “Erdoğan’ın müjdesi ve Suriye’nin yeniden inşası” başlıklı yazıda, Suriye’de yaşanan rejim değişliğine değindi. “Cumhurbaşkanı Erdoğan, 30 Ekim tarihinde AK Parti grup toplantısında, “İnşallah önümüzdeki dönemde milletimize hem boydan boya tüm güney sınırımızın güvenliğini, hem insanımızın can ve mal emniyetini garanti altına alacak yeni müjdelerimiz olacaktır” demişti. 23 Ekim’de TUSAŞ’a yapılan saldırıdan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın müjdeden söz etmesi ilginç gelmişti. Bunun peşine düştüm. 5 Kasım tarihinde, “Erdoğan’ın müjdesi ne olacak?” diye sordum.
Sosyal medya trollerinin sulandırmasına rağmen benim aklımın bir köşesinde hep bu müjde oldu. Esed’in, Suriye’yi terk etmesi ve 61 yıllık BAAS rejiminin çökmesinden sonra artık bu sorunun cevabını aramıyorum” ifadelerini kullanan Selvi’nin yazısının ilgili kısmı şöyle:
“Suriye’de artık Pandora’nın kutusu açıldı. Halep 3 günde ele geçirildi. Münbiç tam 3 saat içinde Suriye Milli Ordusu yönetimine girdi. Şam bir günde düştü. 61 yıllık rejim 12 günde devrildi. Suriye tarihi yeniden yazılıyor. Bölgemizde tarihi değişiklikler yaşanıyor.
Ama bu Suriye’de her şeyin bittiği, zafere ulaşıldığı anlamına gelmiyor. Suriye’de iş yeni başlıyor.
12 günde rejimi deviren, bir günde Şam’ı ele geçiren iradenin bundan sonraki süreci de planladığı düşünülüyor. Suriye’nin önünde Irak gibi bir örnek var. ABD iki kez işgal ettiği Irak’ı, kaos içinde bıraktı. Ordu lağvedildi. Ordu mensupları yer altına çekildi. Irak, yıllar sürecek iş savaşa sürükledi. Irak’ta sadece Saddam değil, devlet çökmüştü. Irak, Saddam’ı arayacak duruma düştü. Şimdi yeni yeni belini doğrultuyor.
Irak örneği
Suriye’de, Irak örneğinden ders çıkarılması gerekiyor. Suriye’de devletin çökmesine izin verilmedi. Ordu lağvedilmedi. Suriye Başbakanı birkaç gündür devir teslim işlemlerini yapmakla meşgul.
Suriye’de tarihi bir zafer elde edildi. Ancak bu zaferin kabusa dönüşmemesi için Suriye’nin geçiş döneminin doğru idare edilmesi ve bundan sonrası için kucaklayıcı bir yönetimin işbaşına gelmesi lazım.
Gitti Esed geldi Colani
Yani Esed gitti Colani geldi olmamalı.
Olmayacak.
Buna izin verileceğini de zannetmiyorum. Çünkü Şam’ın düşeceğini öngören irade, Şam’dan sonrasını da planlamış durumda. Türkiye, Suriye’de en çok bedel ödeyen ülke oldu. Aynı zamanda Türkiye, Suriye’deki değişimin en büyük mimarı oldu. Suriye’de hem sahada hem masada varız. Suriye muhalefetine herkesin sırt çevirdiği bir dönemde bile Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi olarak risk alma pahasına sahip çıktı. Suriye’deki değişimden sonra dünyanın Erdoğan’a bakışında önemli değişiklikler oldu. Türkiye, oyun kurucu ülke konumunda. Erdoğan, oyun kurucu bir lider.”