Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ocak ayında yıllık yüzde 42,12, aylık yüzde 5,03 arttı. Enflasyon Araştırma Grubu’na göre (ENAG) ise enflasyon aylık yüzde 8,22 artarken, yıllık yüzde 81,01 oldu. Ocak ayı enflasyon rakamlarını değerlendiren Ekonomist Ömer Rıfat Gencal, “Genel enflasyonun bundan sonraki süreçte il il insanların hayat standartlarını, gelir-gider dengesini ciddi ölçüde etkileyeceğini düşünüyorum. Bunun için önlem alınmalı” dedi. Enflasyonun sonraki dönemki seyrine ilişkin konuşan Gencal, “Önümüzdeki süreçte faiz düşüşleri devam eder, global konjonktür bu haliyle sürer ve aynı zamanda maliye politikası tarafında, gider tarafını kontrol altına alma konusunda geçtiğimiz seneki gibi bir durum söz konusu olursa ben açıkçası enflasyon beklentilerinde yeniden kötüleşme, bozulma ve Merkez Bankası’nın kararlarını gözden geçirmesi gibi bir durum olacağını tahmin ediyorum” diye konuştu.
“Enflasyon rakamları makul bir seviyeye gelmiş durumda”
Ekonomist Ömer Rıfat Gencal, ocak ayı enflasyon rakamlarını ELİPS HABER’e değerlendirdi. Gencal, TÜİK’in açıkladığı ocak ayı enflasyon rakamlarının beklentilerine paralel geldiğini belirterek “TÜİK’in açıklamış olduğu rakam benim beklentilerim dahilinde. Buna eleştiri boyutunda getirebileceğim bir şey yok. En azından son dönemlerde makul bir seviyeye gelmiş durumda” dedi.
“Büyük farklılıkların olması soru işareti yaratıyor”
Giyim kalemine dikkat çeken Gencal, “Giyimin yüzde 5 düşmesi, İTO ve ENAG ile karşılaştırıldığı zaman biraz daha eğreti duruyor. İstanbul Ticaret Odası’nın açıklamış olduğu verilere baktığınız zaman giyim ve ayakkabı yüzde 1.62, TÜİK’te yüzde 5 düşmüş görünüyor. ENAG’da ise yüzde 20 çıkmış görünüyor. Bu kadar büyük farklılıkların olması soru işareti yaratıyor. Hali hazırda yıllık bazda baktığınız zaman özellikle Nisan 2023’ten itibaren İTO, TÜİK ve ENAG tarafında birbirlerinden büyük ölçüde ayrışıyor olması kafalarda soru işareti bırakıyor” diye konuştu.
“Hizmetler tarafında istenilen sonuca ulaşamadık”
Enflasyon beklentilerine değinen Gencal, “Enflasyon beklentisi yüzde 4,03’tü. 5,03 ile onun üzerinde bir enflasyon rakamının geldiğini görüyoruz. Buraya en büyük katkıyı verenlerden bir tanesi hizmetler tarafı. Hizmetler tarafında istenilen sonuçlara ulaşamadığımız kesin” ifadelerini kullandı.
“Enflasyon insanların hayat standartlarını, gelir-gider dengesini etkileyecek”
Yüzde 8,7 olarak açıklanan kira artış oranını normal karşıladığını kaydeden Gencal, “Kiranın yüzde 8,7 artışı beni bu ay çok şaşırtmadı. Önceki aylara göre artış söz konusu. Ancak geçen yıla göre düşük olmasının sebebi genelde kira ayarlamalarının ocak ayında daha yoğun olması. Kontrat dönemlerinde daha fazla yoğun hissediliyor olması. Bunları hesaba kattığınız zaman açıklanan genel enflasyonun bundan sonraki süreçte il il insanların hayat standartlarını, gelir-gider dengesini ciddi ölçüde etkileyeceğini düşünüyorum. Bunun için önlem alınmalı” açıklamasında bulundu.
“Enflasyon beklentilerinde yeniden kötüleşme olabilir”
Gencal, sözlerine şöyle devam etti:
Mevcut politikalarla bu mümkün değil. Devamlı olarak ekonomiyi ikinci plana itme eğilimimiz var. Bununla ilgili mücadele yüksek faiz ve sıkı para politikası uygulayarak değil, zira o sıkı para politikasından da yavaş yavaş çıkılmaya başladığını görüyorum. Her ne kadar faiz yüksek ve beklenen enflasyonla arasında bir fark olsa dahi, özellikle son dönemlerde Merkez Bankası’nın rezerv artırmasına sebep olmuş, yüksek faiz dolayısıyla buraya gelmiş olan ve döviz kompozisyonunu değiştirip Türk lirasına geçmiş olanların hep kısa vadeye yığıldığını görüyoruz. O kısa vadede de para piyasası fonları 44,5 milyar dolar düzeyinde bir TL’yi gösterecek seviyeye ulaştı. Bahsettiğim 1,6 trilyon civarında bir rakam.
Önümüzdeki süreçte faiz düşüşleri devam eder, global konjonktür bu haliyle sürer ve aynı zamanda maliye politikası tarafında, gider tarafını kontrol altına alma konusunda geçtiğimiz seneki gibi bir durum söz konusu olursa ben açıkçası enflasyon beklentilerinde yeniden kötüleşme, bozulma ve Merkez Bankası’nın kararlarını gözden geçirmesi gibi bir durum olacağını tahmin ediyorum.”
“Enflasyonla mücadele doğru hareket etmezsek kazanımlarımızın hepsini geri vereceğiz”
Gencal, sözlerini şöyle tamamladı:
Açıklanan enflasyonun en kilit noktası hizmetler tarafındaki enflasyon. Oraya bakmak lazım. Gıda tarafı hala yüksek. Önümüzdeki süreçte ulaşım, enerji… Ki özellikle büyük şehirlerde bunlar çok önemli. Aynı zamanda elektrik sübvansiyonlarının enflasyonu etkilemeyecek şekilde bir takım yöntemlerle ayarlamaya gidilmiş olması yine gizli bir takım maliyetleri beraberinde getirip, enflasyon konusunda görülmeyen kalemleri toplumun karşısına negatif sürprizler çıkarabilir. Bundan endişe ediyorum. O nedenle bizdeki enflasyonun yapısal bir sorun olduğunu, bu yapısal sorunun verimliliği artırmadan işin içinden çıkılamayacak kadar büyük olduğunu; enflasyonla sadece para politikası uygulayarak belirli bir yere kadar mücadele edebileceğimizi ama ondan sonraki süreçte bu arkadan gelebilecek olan, yapılması gereken yapısal unsurları devam ettiremezsek kazanımlarımızın hepsini geri vereceğimizi düşünüyorum.”