Suriye Devlet Başkanı Esad, Sky News Arabia'ya konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşme şartlarından bahseden Esad, görüşmenin ancak Türkiye Suriye’den çekilirse gerçekleşeceğini belirtti. Esad, bunun dışında gerçekleşecek bir görüşme için, ‘’O zaman Erdoğan ve ben neden buluşuyoruz? Serinletici içecekler içmek için mi?’’ ifadelerini kullandı.
Önkoşulsuz bir görüşmenin hedefe varmayacağını söyleyen Esad’a, ‘’Türkiye ile bu ilişkinin geri dönmesi için iki şartınız var, Türk güçlerinin geri çekilmesi ve teröristlere verilen desteğin kesilmesi. Türkiye bu teklif ışığında önkoşulsuz görüşmenizi talep etti. Hele bu görüşmeye karşı çıkmadığına göre Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aranızda görüşme ne zaman mümkün olacak?’’ sorusu yöneltildi.
Esad, soruya ‘’Önkoşulu olmayan bir görüşmeden söz edilmesi, gündemsiz bir görüşme demek olur. Gündemsiz bir görüşme hazırlıksızlık, hazırlıksızlık da sonuçsuzluk demektir, O zaman Erdoğan ve ben neden buluşuyoruz? Örneğin, serinletici içecekler içmek için mi?’’ yanıtını verdi.
‘’Erdoğan’ın amacı Suriye’deki Türk işgalinin varlığını meşrulaştırmak’’
Esad, "Açık bir hedefe ulaşmak istiyoruz. Hedefimiz Türkiye'nin Suriye topraklarından çekilmesiyken, Erdoğan’ın amacı Suriye’deki Türk işgalinin varlığını meşrulaştırmak. Dolayısıyla görüşme Erdoğan’ın şartlarında gerçekleşemez’’ dedi.
‘’Suriye’deki terör bir Türk endüstrisidir’’
Suriye’deki terörü ‘Türk endüstrisi’ olarak nitelendiren Esad, "Nusra Cephesi, Ahrar El Şam, hepsi Türkiye’de yapılan ve şu ana kadar Türkiye tarafından finanse edilen bir parti için farklı tanımlamalardır’’ diye konuştu.
Esad', "Yurt dışı ve ittifaklar konusuna nasıl bakıyorsunuz?" sorusuna ise, Türkiye'nin çekilmesi sonrasında ilişkilerin eski haline döneceğine işaret ederek şöyle cevap verdi:
‘’Rusya ile ilişkiler ve İran ile ilişkiler, Suriye’nin dostlarını nasıl doğru seçeceğini bildiğini kanıtladı. Türklerle ilişkilere gelince, “Fazla mı ileri gittik?” diyenler var. Türkiye komşu bir ülke ve onunla ilişkilerimizi geliştirmeye çalışmamız çok doğaldı ve gelecekte Türkiye’nin çekilmesinden sonra ilişkileri geliştirmek için farklı koşullar ortaya çıkarsa, aynı politikaya geri dönmemiz doğaldır. Komşularla iyi ilişkiler kurmaktır, bunlar ilkelerdir, gelip geçici politikalar değil.’’