İzmir’in Çeşme ilçesinde bulunan Gücücek Koyu, Çevre Şehircilik ve İklim değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından 6 yıl sonra tekrar "beach club" olarak işletilmek üzere kiralama ihalesine açıldı. 6 yıl önce doğal sit alanı ilan edilen koyu korumak için bölgede bulunan 8 sitenin katılımıyla kurulan Gücücek Koyu Doğal Yaşamı Koruma Derneği (GÜDODER) gönüllüleri, koylarının işletmeye verilmesini engellemek için ihalede en yüksek teklif tutar olan 56 milyon 100 bin lira teklif etti. Tutarı temin etme imkânı olmayan GÜDODER, alanda mücadelesini sürdürüyor.
“Burada yapılaşma mümkün değil”
Dernek, 20 Temmuz Pazar günü, Gücücek Koyu’nda bir basın açıklaması da düzenledi. GÜDODER Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Seher Gacar, “2017’de Çeşme, Ovacık’ta, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından yıllardır oradaki köylü, site sakini ve Çeşme halkının özgürce kullandığı Gücücek Koyu, kiraya verilmişti. Kıyıların kiralanmasıyla ilgili mevzuat der ki: Anayasa’nın 43. maddesiyle Kıyı Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca, kıyılar herkesin serbest ve özgür biçimde kullanımına açıktır. Bu nedenle burayı hiçbir şekilde kapatmaları, halkın buraya girişini engellemeleri mümkün değil. Ayrıca burası doğal sit alanı burada yapılaşma mümkün değil. 2017’deki işletme, alanın kullanımına ilişkin şartnameye hiçbir şekilde uymadı. Burayı Çin Seddi gibi taş duvarlarla çevirdiler, halkın girişine kapattı, bir sürü kaçak yapı yaptı. Halkla birlikte direndik ve bu yapıların kaldırılması, işletmenin buradan tahliyesi için gerek belediye gerek merkezi idareye başvurularda bulunduk. Sürekli şikâyetlerde bulunduk, eylem yaptık, imza kampanyaları düzenledik, basına sıkça yansıdı. Sonuçta, belediye, işletmenin hukuka aykırı uygulamalarından ve kaçak yapılardan dolayı işletmenin ruhsatını iptal etti, işletmeyi mühürledi. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da şartnameye uymadığı için kira sözleşmesini feshetti. Ve halk burayı serbest bir biçimde kullanmaya devam etti.
“Kiralama dahi olmaksızın halka tamamen açık olan plaj kapatıldı”
Ama bütün bunlar örgütlü ve birlikte yapılan bir mücadelenin sonucuydu. O işletmenin onlarcası Çeşme’de, Urla’da etrafımızda var, hâlâ devam ediyorlar. Bir benzeri çok yakında bir işletme, bir ‘beach club’, Çeşme’nin çok popüler ve ünlü beach club’larından bir tanesi… Orada, bakanlıktan bir kiralama dahi olmaksızın halka tamamen açık olan plaj kapatıldı, etraftan girişi önlendi. Biz 2019’da konuyla ilgili şikayetlerde bulunduk, gittik orada eylem yaptık, ‘havlularınızı alın, gelin, burası halk plajıdır’ dedik insanlara, 100 kişi toplandık o plaja gittik, basını çağırdık, açıklama yaptık. Yıl 2019’du, 2023’e geldik. Bakanlığın yıkım ve tahliye kararı var fakat o beach club’ın bir çivisi dahi sökülmedi, o beach club daha da yayılarak oradaki faaliyetine devam ediyor.
“Ödenemeyecek bir bedel olduğuna karar vrdik”
Bu yıl aniden Gücücek Koyu’nun aniden tekrar kiralama ihalesine çıktığını öğrendik. Bunu öğrenmemizle ihale arasında da gerçekten çok kısa bir süre vardı. İhale duyurusu 11 Temmuz’da yapılmış ama hiçbir gazetede biz bu ihaleyi görmedik. Ben ihaleden 5 gün önce Tabiat Varlıkları Koruma (TVK) Genel Müdürlüğü’nün sitesinde, ihale ilanları bölümünde tesadüfen gördüm. İhaleye girme kararı aldık. İhale 25 Temmuz’da yapıldı, 500 bin lira bedelle açıldı. 150 bin lira teminatı vardı. Dernek olarak, ihaleye girelim, bedelini biz ödeyelim, burayı bu haliyle bırakalım, yine halk kullanmaya devam etsin diye karar aldık. Ama ihaleye gittiğimizde ihale bedeli 56 milyonlara çıktı. İhaleye katılan bizimle birlikte 7 kişi vardı. 7 kişiden birinin 2017’deki firmayla bağlantılı olduğunu düşünüyoruz çünkü yetkilisi oradaydı ama ihaleye o girmedi, bir başkası girdi. 56 milyon 100 bin liralık en yüksek teklifi vermek zorundaydık ki bu KDV ile beraber 67 milyon lirayı geçiyor ve bu sadece 1 yıl için ödenecek olan tutar. Sonrasında bir temayül yoklaması yaptık, insanlarla konuştuk. Bu paranın ödenemeyecek bir bedel olduğuna karar verdik.
“Mücadeleye devam edeceğiz”
Şöyle bir detayı da paylaşmak istiyorum: Alanlar belli bir ihale bedeliyle kiralanıyor. Sözleşmenin yapılması için ilk etapta, bu ihale bedelinin yüzde 25’inin ödenmesi gerekiyor. Sonrasında, kalanı da üçer aylık taksitler halinde ödeniyor. Bir sonraki yıl da ÜFE uygulanarak yine aynı. Bu işletmeler, sıfırdan hiçbir mal varlığı olmayan, ihaleye girmeye engel olmayan boş bir limited şirket kuruyor. Limited şirketlerde ortakların borçlardan herhangi bir sorumluluğu yok. Yüzde 25 kira bedelini yatırıyorlar, ondan sonra yıllarca tek kuruş kira ödemiyorlar. Tahliye davaları açılıyor, icra takipleri yapılıyor vs. Çeşme’de bu şekilde idareye tek kuruş bedel ödemeden faaliyetine devam eden plaj işletmeleri var. Dava, tahliye süreçleri uzun zaman aldığı için bu süre içerisinde ne kadar para kazanırsam kârdır mantığıyla o bedeli ödemiyorlar. Bundan sonrasında da yine idareye başvurularımız, imza kampanyalarımız olacak. Gücücek Koyu’nu korumak, bu tehlikeyi bertaraf etmek için dernek olarak da oradaki halk ve diğer sivil toplum kuruluşlarıyla da hep birlikte mücadeleye devam edeceğiz."