Ekranların sevilen yüzü Müge Anlı, ATV’de hafta içi her gün saat 10’da başlayan Müge Anlı ile Tatlı Sert programı ile izleyici karşısına çıkıyor. Esrarengiz olayların yer aldığı programda cinayetler aydınlatılıyor, kayıplar bulunuyor. Avukat Rahmi Özkan ve Doktor Şevki Sözen’in katkılarıyla birbirinden ilginç olaylar aydınlatılıyor. Müge Anlı’da 7 Kasım Salı günü neler yaşandı? İşte yanıtı…
Volkan, Melike ile aradığı mutluluğu bulabilecek mi?
Bir yanda bitirilen bir ilişki, bir yanda platonik seven bir kadın... Melike Erol, Volkan’ı bırakmamaya kararlıydı. Volkan kafa karışıklığı içinde iki kadını da hayatında istemediğini belirterek, “Ben ne o çukura girerim ne de o çukurun yanından geçerim” dedi. Yayın sonrası Melike ve Volkan yeniden denemeye karar verdi. Melike’nin ısrarı üzerine birlikte Mersin Tarsus’a gideceklerini belirten Volkan, “Benim için Gülcan’ı unutmak zor olacak ama hayatında mutluluklar diliyorum” diye konuştu. Volkan Kuytul ve Melike Erol kızları ile birlikte Tarsus’a gittiler.
Yayına bağlanan Melike, “Kocamı götürdüm bu saatten sonra kimseye kaptırmam. Beraber birlikteyiz çok şükür. Elhamdülillah Volkan çok mutlu. Kirpiklerine kadar sevdiğim adamla birlikteyim” dedi. Volkan telefonu alarak, “İyiyim Müge Hanım. Melike beni kaptı da Müge Hanım, bazı şeyleri unutmak kolay değil” diye konuştu.
25 yaşındaki Hilal Taşlıdağ kayıp
Seda ve Akın Taşlıdağ çifti, 17 Haziran’da Muğla Bodrum’dan kaybolan kızları Hilal’i aramak için ATV Müge Anlı stüdyolarına geldi. 25 yaşındaki Hilal, bir muhasebe firmasında yönetici olarak işe giriyor. Muhasebe Müdürü olduktan sonra ailesinden para isteyen Hilal şüphe çekince babası iş yerine gidiyor. Kızının çalıştığı ortamı beğenmeyen baba, “Bu nasıl iş? Ben üstüne para veriyorum. Çalışma burada” diyor. Hilal işten ayrılmayı kabul etmeyerek ayrı eve çıkacağını belirtiyor. Durumu kabul etmek zorunda kalan aile bir süre sonra kızlarının kaybolduğunu anlattı. Seda ve Akın Taşlıdağ çifti, kızları Hilal’in hayatı için endişelenirken, kaybolmadan kısa süre önce Hilal’in adına 61 çalışanı olan bir şirket açıldığını öğrendiklerini söyledi. Kızlarına ulaşamayan aile Hilal’in bir dolandırıcı çetesine düştüğünden şüpheleniyor. Şirketi aile öğrenince şirket apar topar devrediliyor.
Hilal’in patronu Orhan’la konuşan baba, “Orhan, bana Hilal’in aldığı paralardan haberi olmadığını söyledi” dedi. Endişeli aile, kızlarının üzerine şirket açıldığını ve ardından borçlandırıldığını iddia etti.
Hilal’in adına kim şirket açtı?
Kızlarından süresiz vekalet alınarak 61 çalışanlı şirket açıldığını söyleyen baba Akın, “Ben kızım evden ayrıldıktan sonra şirketi öğrendim. Bodrum Aslan Mühendislik AŞ adıyla bir şirket açılmış. Şirkette 61 çalışan, Haziran ayına kadar kesilmiş 3 milyon değerinde fatura var. Şirketin sahibi Hilal Taşlıdağ. Kızım benden 8-9 para Kızım resmen dilenci olmuş. Akrabalardan arkadaşlarından borç istemiş. Borç istemediği kimse kalmamış. Hilal’in çalıştığı iş yerinin sahibinin eşinin adının başka olduğunu öğrendik. Kızım bizim banka hesaplarımızı biliyordu. Bizim banka hesaplarımızdan çalışmaya başladığı şirketin sahibinin eşine paralar göndermiş. Hepsinin dekontu elimizde. Şahsın sahte çeklerden kaydı var” dedi.
Hilal’in patronu Orhan Bey’in eşi yayına bağlanarak, şunları söyledi:
“Hilal babasından şiddet gördüğü için devlete sığındı. Sadece bizi arıyor. İşe girdi. Biz iş insanıyız. Bu olanlardan haberimiz yok. Hilal bizimle çalışmaya devam etmiyor. Biz onun üzerine açılan şirketi bilmiyoruz. Hilal beni bir gün gece 11 ‘de aradı. ‘Abla size gelebilir miyim?’ dedi. Babasından zaten şiddet görüyordu. Ben bir şey olduğunu anladım. ‘Gelebilirsin’ dedim. Oradan babası girdi mevzuya. Hilal yola çıktı. Bize gelirken yolda babası onu tekrar aramış ‘kardeşin kötüleşti’ diye. Eve gidince daha şiddetli kavga etmişler. Kızı kesici bir aletle dövüp boğmaya kalkmış. Ertesi gün Hilal bizim yanımıza geldiğinde Hilal’in her yeri mosmordu. Babası sabah bize Hilal’i getirdiğinde ‘Bizim aramızda çözemediğimiz şeyler var. Başına bir şey gelirse siz sorumlusunuz’ dedi. Ben de babasına ‘Biraz sakinleşin. Aradan birkaç gün geçsin her şey düzelir’ dedim. Babası, ‘Benim böyle bir kızım yok’ dedi. Hilal şu an kadın sığınma evinde. Kendileri de orada olduğunu biliyorlar. Bu konuyla avukatlarımız ilgileniyor.”
Baba kızına şiddet gösterdiği yönündeki iddiaları reddederek, “Biz ilk andan kızımızın canını korumak için Müge Anlı’ya çıkacağımızı söyledik. Onlar korkup böyle bir senaryo çizdiler. 25 yaşında konfor içinde yaşayan bir kız çocuğu neden gitsin?” dedi.
Hilal’in eski patronu yayına bağlanarak, “Kız kendisi şirket açmak istediğini söyledi. ‘Boru işi yapmak istiyorum’ dedi. Ben de ‘ailenle görüş ben yardım ederim’ dedim. Hilal, 50 bin lira kredi çekti” diye konuştu.
“Hilal yasaklı madde kullanıyor muydu?”
Aile Hilal’in yasaklı madde kullandığından şüphelendiğini belirtirken; Orhan Bey, “Ben Hilal’in yasaklı madde kullandığını görmedim. Bizim şirketimize baskın yaptırdılar. Gelip test yapıldı ama hiçbir şey bulunamadı.
Hilal’in avukatı Müge Anlı’nın ekibine ulaşarak, “Hilal’in dosyasında gizlilik kararı var. Hilal yayına bağlanmayacak” demiş. Hilal yayına bağlanarak, “Keşke yayına daha hoş bir şekilde gelseydim. Ben kimseyle görüşmek istemiyorum. Ben olayın iç yüzünü kendim biliyorum. Küçük bir yerde yaşadıkları için ailemi rezil etmek istemiyorum. Yayına bağlanmak istemiyordum. Hukuki bir yolda ilerliyorum. Kadın sığınmaya gördüğüm darp, şiddet raporuyla giriş yaptım. Beni babam dövdü. 10 Haziran gecesi dayak yedim. Evimize polisler geldi. Yemek yerken tartışmaya başladı. “İş yerinden çık. Borçlarımız var. Burada az maaş alıyorsun. Yanımdaki arkadaşımın yerinde çalışmaya başla. Dizimin dibinde ol. Ben seni okuttum. Kaymakam ol. Senin yüzünden ev bark sahibi olamadık’ diyordu. Sürekli baskı görüyordum. Ben şu an muhasebecilik yaparak para kazanıyorum. Ben şiddet görürken annem beni korumaya çalışıyordu” dedi.
Hilal’in iddialarını yalanlayan anne Seda, “Kızıma böyle konuşması için alıştırıyorlar. Anneciğim ben seni kurtarmak istiyorum. Ben seni kurtarmaya çalışıyorum. Yanında bulunduğun insanlar sana daha neler yapacaklar. Bunlar daha başlangıç. Anneciğim uygulamaya basıp kendin polisi çağırmışsın. Bu aklı sana onlar veriyor. Anneciğim ben 4 aydır senin sesini duymuyorum. Neden böyle yalan söylüyorsun. Aylarca sesini duymadık, perişan olduk. Korkma kızım yanındayız” diyerek ağladı.
Hilal’den ailesine: Bana uyguladığınız şiddeti örtmek için şirket üzerinden bana yükleniyorlar
Hilal, “Ben nasıl o eve döneyim? Nasıl anne baba deyip gideyim? Benim kayıp olmadığımı onlar da çok iyi biliyor. Ben şirketle bağımı kopardım. Şu an başka bir yerde muhasebeci olarak işe başladım. Şirket için 50 bin lira sermaye ile kredi çektim. Çalışan ücretleriyle mali müşavirimiz ilgileniyordu. Mal alım satım ile ilgileniyorduk. Ben aşırı büyük alımlarla başlamadım. Boru aldım. Sizin elinizdeki tek dayanak bana uyguladığınız şiddeti örtmek için açtığım şirket üzerinden bana yükleniyorsunuz. Benim borcum harcım yok” dedi ve telefonu kapattı.
Yeniden yayına bağlanan Hilal, "Annem, babamı korumak için yalan söylüyor. Hukuki süreç devam ediyor. Ben şirketi tek başıma kurdum. Kimse bana kurdurmadı. 61 çalışanım yok" diye konuştu.
Müge Anlı, Hilal'in ailesine Hilal'in şirketini MASAK'a şiddet etmeleri konusunda tavsiyede bulundu.
Yusuf Kavuk bulundu mu?
Bursa’da şüpheli kayıp.
Yusuf’un sevgilisi olduğu iddia edilen Derya, Yusuf’u Harun isimli biriyle tanıştırdı.
Yusuf’un ailesi, Yusuf’un kaybından Harun ve Derya’yı sorumlu tutuyor.
Harun’un yanından kaybolan Yusuf hayatta mı?
Yusuf, Ramazan isimli arkadaşına Harun’dan tehdit aldığını mı söyledi?
Yusuf’un Derya ile sınırları aşan arkadaşlığın sonu ne oldu?
