Ankara'da, HAK-İŞ Konfederasyonu ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi işbirliğiyle "Hukuki, Ekonomik ve Sosyal Boyutuyla Asgari Ücret Sempozyumu" düzenlendi.
Kentteki bir otelde düzenlenen sempozyumda konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Ahmet Aydın, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda ekonomik büyümenin yanı sıra toplumsal dayanışma ve reformun güçleneceği bir gelecek hedeflendiğini söyledi.
Asgari ücretin hukuki, ekonomik ve sosyal boyutlarını konuşmak için bir araya geldiklerinin altını çizen Aydın, şunları kaydetti:
"Hem emeğin yüzyılı hem de çalışanın yüzyılı yapmak adına gayret gösteriyoruz. Bugün burada yapacağımız tartışmaların sadece bugüne değil geleceğe yönelik kalıcı çözümler üretme noktasında bize ilham vereceğine olan inancımı muhafaza ediyorum. Gerçekten son derece kıymetli bir toplantı, benzer platformlarda da özellikle işçi ve işveren temsilcilerinin karşılıklı dayanışma içinde olması ve görüş alışverişinde bulunması çok önemli ve birlikte bir noktaya taşıması elbette ki hükümetleri de devletleri de ona zorlar. O yüzden bu birlikteliğimiz önemli. Her şey insanımız için diyoruz. İnşallah imkanlar dahilinde elbette güçlendikçe, imkanlar arttıkça bu imkanları insanımızla paylaşmak hepimizin boynunun borcu."
"Asgari ücret istisnai bir ücret olmaktan çıktı"
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan da konuşmasında, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda eksiklikler olduğunu söyledi.
Arslan, asgari ücretin Türkiye'de çok farklı bir boyuta ulaştığını belirterek, "Gelişmiş demokrasilerde ve Avrupa Birliği'nde asgari ücret bir istisna ücrettir. Bu ücret çok az bir kesimi ilgilendirdiği için hiçbir zaman bizdeki kadar gündem oluşturmamıştır. Asgari ücret konusu daha geniş kitleleri ilgilendiren bir noktaya geldiği için bu konu artık tartışılması ve çözüme kavuşturulması gereken bir mesele haline gelmiştir." diye konuştu.
Toplumun büyük bir bölümünün asgari ücrete muhtaç bırakıldığına dikkati çeken Arslan, şöyle devam etti:
"Bütün verileri dikkate aldığımız zaman asgari ücretli çalışanların toplam çalışanlara oranı yüzde 50 civarına denk geldiği söyleniyor. TÜİK ile Hazine ve Maliye Bakanlığının bizim önümüze koyduğu tespitler farklı rakamları gündeme getirse de biz biliyoruz ki asgari ücret istisnai bir ücret olmaktan çıktı. Bir geçim ücreti ve toplumun asgari ücretle çalışanların oranı gösteriyor ki bu Türkiye'nin en büyük toplu iş sözleşmesi. Türkiye'nin en büyük iş sözleşmesinin yapıldığı ve buna adını veren asgari ücret tabii ki endüstri ilişkiler açısından Türkiye'nin çalışma hayatıyla ilgili muhatapları açısından son derece önemli."
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun emekçilerin taleplerini karşılamadığını savunan Arslan, şunları kaydetti:
"2025 yılında, 2026 yılının asgari ücretini belirleyeceksek bu asgari ücret belirlenirken o üçlü yapının bir ayağının da orada olmayacağını görerek, şimdiden acaba nasıl bir komisyon oluşturulabilir, mevcut komisyon nasıl geliştirilebilir, mevcut komisyon ile yaşadığımız sorunları nasıl ortadan kaldırabiliriz hususunun da tartışılması gerekiyor. HAK-İŞ olarak bu konudaki hassasiyetimiz hakkında TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay'ın zaman zaman sitem eder. 'Biz gidelim siz mi geleceksiniz? Siz gelin.' İnanın böyle bir talebimiz yok. Biz bugünkü Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun yapısının, belirlenen asgari ücretin Türkiye gerçekleri ve emekçilerin talepleriyle örtüşmediğini ve bu yapının arzu ettiğimiz asgari ücret imkanını bize vermediğini söylüyoruz."
Konuşmaların ardından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Aydın, HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan hatıra fotoğrafı çektirdi.