Gold Film'in, geçen hafta ilk bölümü FOX ekranlarında yayınlanan Kızıl Goncalar dizisine yönelik engellemeler devam ediyor. "Faniler" adlı hayali bir tarikatı anlatan dizinin önce Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı milyonlarca lira harcanarak yeniden dekore edilen 2 mekanındaki çekim izinleri, tüm ödemeleri yapıldığı halde iptal edildi. 'Kızıl Goncalar' dizisinin yapımcısı Faruk Turgut, çekim izinlerinin iptal edilmesi hakkında konuştu.
“Aslanlar gibi yeni mekanlar bulacağız”
12punto'dan Arif Hür'e konuşan Turgut, "Bu mekanların ücretlerini ödedik, kontratlar yaptık ama sorunlar yaşıyoruz. Aslına bakarsanız bu bana ders oldu. Bir daha devletle bağlantılı hiçbir yere girmeyeceğim. Bize savaş açtılar ama sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu engellemeler beri 10 milyon TL'lik zarara uğratacak ama sağlık olsun. Aslanlar gibi yeni mekanlar bulacağız" dedi.
“Korksaydım bu işleri yapmazdım”
Diziye yönelik engellemelerin kendisini olumsuz etkilemediğini söyleyen Turgut, "Bu durum beni motive ediyor. Olacakları hesaplayarak yola çıktım. Yılmayacağız ve mücadeleye devam edeceğiz. Zaten korkuyla veya tehditle yılacak bir adam değilim. Eğer korkak olsaydım bu işleri yapmazdım. İnsanları uyutan diziler çeker, suya sabuna dokunmadan bu mesleği yapabilirdim. Ama karakterime yakışmazdı" ifadelerini kullandı.
“İnşallah RTÜK ceza verir”
Dizide seküler bir Atatürkçü olan Levent (Özcan Deniz) ve mutaassıp bir tarikatın içinde yaşayan Meryem'in (Özgü Namal) kaderlerinin kesişmesinin ele alındığını ifade eden yapımcı sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye sosyolojisine objektif bir şekilde ayna tutmaya çalışıyorum. Gerçekler konuşulmalı, bunları yok sayarak bir yere varamayız. Ama bizde maalesef gerçekler halının altına süpürülüyor. Böyle bir sorunumuz var. Ben bu ülkenin birliğine, beraberliğine ve düzenine olumsuz bir şey gelsin diye iş yapmıyorum. Diziyi 2 bölüm izleyip ahkam kesmek nasıl bir mantıktır? Geçtiğimiz yıl Kızılcık Şerbeti'ne de ceza verdiler, diziyi duymayan kalmadı. İnşallah RTÜK bize de ceza verir. Benim ekmeğime yağ sürdüler, umarım biraz daha köpürtürler”
