AIDS , Acquired Immune Deficiency Syndrome’un (Kazanılmış Bağışıklık Yetersizliği Sendromu) kısaltmasıdır. HIV virüsünün neden olduğu AIDS hastalığı, bağışıklık sisteminin enfeksiyonlara ve kanserlere karşı savunmasız olduğu evredir ve yaşamı tehdit eder.
“Gözle görülür bir HIV salgını var diyemeyiz”
Türkiye’deki HIV pozitif vakaları hakkında konuşan Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Bir önceki yıl Türkiye'de toplam takip edilen HIV pozitif çocuk sayısı 150 civarındayken bu yıl bu rakam 250 civarına çıkmış durumda. Büyük bir artıştan söz etmek mümkün değil. Gözle görülür bir HIV salgını var diyemeyiz. Ancak çocuklardaki vaka artışı genelde, yetişkinlerdeki vaka artışını takip ediyor” dedi.
“HIV vakalarında son 10 yılda yüzde 60 oranında artış var”
Ceyhan konuşmasına şöyle devam etti:
Tüm pozitif vakaları takip etmek mümkün değildir, fark edilmeyen vaka çoktur. Bir kısmı gizler, bir kısmı fark etmez. Bazen son aşamasında bildirilir, bazen de çocuk tarama testine götürülür ve testi negatif çıkabilir. Ancak son 10 yıl içerisinde yaklaşık yüzde 60 oranında bir artıştan söz edebiliriz.
“Toplumdaki farkındalığı artırmalıyız”
HIV vakasını insanlara nasıl anlatabiliriz?
HIV virüsüyle ilgili toplumdaki farkındalığın artırılması gerektiğini belirten Ceyhan, “Bu durum 1990’lı yıllarda Sovyetler dağıldıktan sonra, Türkiye dışarıdan göç almaya başladığında insanlar vaka sayılarının yüksek rakamlara ulaşacağından korktu. Ve o zamanlar hem halkın, hem de sağlık personelinin farkındalığı günümüzden çok daha yüksekti. Hatta bütün illere testler konuldu, eğitim programları düzenlendi. Ama şu anda HIV gerçeği biraz unutuldu.
Unutulduğu için de bu vakalar çok erken tanımlanamıyor. Özellikle çocuk vakalarda son döneme gelip de AIDS bulguları ortaya çıkmadan çok nadir anlaşılıyor. Oysa yıllar içerisinde, hastalığın tedavisiyle ilgili büyük gelişmeler yaşandı” ” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’deki göç dalgası HIV virüsünü yaygın hale getirdi”
Ceyhan sözlerini, “Afrika ülkelerinde son yıllarda her iki insandan biri HIV pozitif hale geldi. Orada hiçbir teste tabi tutulmadan Türkiye’ye gelip yaşayan insanlar var. Türk Hava Yolları'nın (THY) Afrika'daki bütün ülkelere her gün seferleri var. Dolayısıyla bu durum da HIV virüsünün ülkemize gelişini kolaylaştırdı.
Son olarak söylememiz gerekirse; insanlara HIV’in ne olduğunu anlatmamız lazım. Etrafa baktığımızda, kimse HIV’in önemli bir hastalık olduğunu, ne kadar ölümcül olduğunu, ne zaman tanı testi yapılması gerektiğini, tedavinin nasıl yapılacağını bilmiyor. Bu durumda hekimlerden başlayarak, tüm sağlık personeli ve devlet halkı bilgilendirmeli” diyerek sonlandırdı.