Germanwatch‘un hazırladığı  İklim Değişikliği Performans Endeksi, (Climate Change Performance Index, CCPI) ulusal ve uluslararası iklim politikalarında şeffaflığı sağlamaya yönelik güncellemesini bugün yayımlandı.

Türkiye'de yaz yağışları yüzde 9 azaldı Türkiye'de yaz yağışları yüzde 9 azaldı

Endeks, küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 90’ından fazlasını oluşturan 63 ülke ve AB‘nin iklim performansını; sera gazı emisyonları, yenilenebilir enerji, enerji kullanımı ve iklim politikası kategorilerinde değerlendiriyor.

Endekse göre, Türkiye bu yıl 56’ıncı sırada yer alarak çok düşük performans gösteren ülkeler arasında yer aldı. 2022 yılında 47’inci sırada yer alan Türkiye, Yenilenebilir Enerji kategorisinde orta, Sera Gazı Emisyonları ve Enerji Kullanımı kategorilerinde düşük ve İklim Politikası kategorisinde ise çok düşük derece aldı.

Fosil yakıtı terk etme planı yok, emisyonları artırmayı planlıyor’

Türkiye, 2038 yılına kadar sera gazı emisyonlarını artırmayı planlıyor. CCPI, Türkiye’nin sera gazı emisyonlarını azaltma politikasının, mevcut durum çerçevesinde hesaplanması ve net sera gazı emisyon miktarını azaltmayı hedeflememesinin, performans değerlendirmesinde etkili olduğunu belirtiyor.

Enerji konusunda ise büyük ölçüde fosil yakıtlara bağımlıyız. Fosil yakıtları aşamalı olarak terk etme politikası yok ve hala farklı bölgelerde gaz ve petrol aramaları devam ediyor.

Fosil yakıtların sübvanse edilmesi de Türkiye’nin değerlendirmesinde ön plana çıkan politikalardan biri.  CCPI uzmanları, fosil yakıt arama ve çıkarma faaliyetlerine son verilmesi ve eski kömürlü termik santrallerin kapatılması çağrısında bulunuyor. Bunun için de kömür bölgeleri için geçiş planlarının adil bir perspektifle geliştirilmesi çağrısında bulunuyorlar.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Ocak 2023’te yayınladığı Ulusal Enerji Planı, başta güneş enerjisi olmak üzere yüksek düzeyde yenilenebilir kapasite öngörüyor. Plan, kömürün aşamalı olarak kullanımdan kaldırılmasını içermiyor. Fosil yakıtların elektrik üretimindeki payının kademeli olarak azaltılmasını ön görürken, merkezi olmayan yenilenebilir enerji üretimini destekleyen mevzuatın kaldırılması, çoğu projenin merkezi ve büyük ölçekli hale getirilmesi bir eleştiri konusu olarak öne çıkıyor. Rüzgar enerjisi için ise hedefler yeterince iddialı değil.

Politika önerileri

CCPI uzmanları kamu binaları, otoparklar ve açık pazar yerlerinin çatılarına güneş panelleri kurulmasının zorunlu hale getirilmesini öneriyor. Buna ek olarak, daha az yasal yük ve engelle, enerji kooperatiflerinin kurulması ve sürdürülmesini kolaylaştırmak için düzenlemeler yapılması gerektiğini vurguluyor.

Kurumun Türkiye’ye önerdiği iklim politikası değişiklikleri şöyle:

İddialı bir mutlak azaltım hedefi ile Türkiye’nin Ulusal Katkı Beyanı güncellenmeli. Kömürden adil bir çıkış politikası benimsenmeli ve kömür sübvansiyonları yenilenebilir enerji destek programına aktarılmalı. Tüm sektörlerin karbonsuzlaştırılması için politika araçları uygulamaya konmalı. Halihazırda hazırlanmakta olan iklim değişikliği yasa tasarısında daha şeffaf ve katılımcı bir yaklaşım benimsenmeli.

‘Türkiye fosil yakıttan çıkışa da azaltıma da karşı çıkan dört ülkeden biri’

Avrupa İklim Eylem Ağı (CAN Europe) Türkiye İklim ve Enerji Politikaları sorumlusu Elif Cansu İlhan, Türkiye’nin iklim performansını şöyle değerlendiriyor:

“Türkiye’nin geçen yıl vermiş olduğu Ulusal Katkı Beyanı (UKB) bir emisyon azaltımı planı değil. Türkiye 2030 yılına kadar 2020 yılına oranla yüzde 30 üzerinde emisyon artışı planladığını açıkladı. Sivil toplumunun talebi ve beklentisi Türkiye’nin COP28’de UKB’sini güncellemesi ve emisyon azaltımına başlamasaydı. Ancak Ocak 2023’te yayınlanan Ulusal Enerji Planı ve ardından Türkiye’nin COP28 performansı Türkiye’nin iklim eyleminde geride kalma konusunda ısrarcı olduğunu gösterdi. Türkiye Ulusal Enerji Planı’nda yeni kömürlü termik santralle yer verirken kömürden çıkış planı yapmıyor. COP28’de ise kömür bağımlılığı Türkiye’den çok daha yüksek ülkeler kömürden çıkış için ve yeni kömüre karşı adımlar atarken Türkiye müzakerelerde fosil yakıtlardan hem çıkışa hem de fosil yakıtların azaltımına karşı çıkan dört ülkeden biri oldu. Bunun yanında COP’un olumlu çıktıları arasında olan yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, sağlık gibi alanlardaki taahhütlerin henüz hiç birine katılmadı. Türkiye’nin geçtiğimiz yıllarda Paris Anlaşması’nı onaylayarak yükseldiği sıralamada, bu sene geriye düşmesi normal görünüyor.”

Editör: Halide Tonga