Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Instagram’ın erişim engeline yönelik açıklamada bulundu. 109. Dönem Kaymakamlık Kursu Tecrübe Paylaşımı Programı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Tunç'a sorulan sorular ve yanıtları şöyle:
Sosyal medya platformu Instagram ile ilgili mahkeme kararı var mı?
"Herkes kurallara uyacak, kimsenin ayrıcalığı yok"
Değerli arkadaşlar, BTK'nın 5651 sayısı internet ortamındaki yayınların düzenlenmesine ilişkin kanunumuz var. 2007 yılında bu kanun yürürlüğe girmişti. 1014 yılında bu kanunda önemli değişiklikler yapıldı. 2020 yılında da önemli değişiklikler oldu. Bu kanunda çeşitli sorumluluklarımız var. Burada BTK'nın yetkileri var. Ve bu yetkiler çerçevesi içerisinde gerçekleştirilen bir durum söz konusu. Katalog suçlar dediğimiz, çocukların cinsel istismarına yönelik suçlar, terör suçları, Ataütürk aleyhine işlenen suçlar ile ilgili internet ortamında bir yayın söz konusu olduğunda bu yayının durdurulması yetkisi BTK başkanına verilmiş bir yetki. Bu yetkiyi kullanan BTK, hangi gerekçelerle, hangi yayınlarla bu yayın durdurma kararını aldığını ilgili sosyal medya kuruluşuna bildiriyor. Ve öncelikle bu yayının çıkarılması ile ilgili bir bildiride bulunuyor. Çıkarılmadığı takdirde yayını durdurma yetkisi var. Bu yetki eğer suç teşkil eden bir yetkiyse soruşturma makamları da bu anlamda devreye girer. BTK'nın gerekçelerini ilgili sosyal medya şirketine tebliğ ettik. Burada Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devleti. Herkes kurallara uyacak. Vatandaşlar da kurallara uyacak, burada yaşayan yabancılar da bu kanunlara uyacak. Türkiye'de yayın yapan sosyal medya kuruluşları da bu kurallara uyacak. Kimsenin ayrıcalığı yok.
"BTK'nın kapatmaya gerekçe gösterdiği yayınları erişimden çıkarırsa sorun ortadan kalkar"
İnternette suç işlenmesi konusunda devlete verilen bir görev varsa bu görevi devlet, kurumları ile beraber elbette ki yapmak durumunda. BTK'nın vermiş olduğu karar katalog suçlarla ilgili olduğu ifade edildi ve hangi yayınları içerdiğine ilişkin sosyal medya şirketine bildiride bulunulmuştur. Sosyal medya şirketi BTK'nın kapatmaya gerekçe gösterdiği yayınları erişimden çıkarırsa sorun ortadan kalkar.
Ulaştırma Bakanımızın da yaptığı açıklamaya göre bu yayınların henüz erişime açık olduğunu ve dolayısıyla Instagram'ın açılmasıyla ilgili bir durumun söz konusu olmadığını söyledi. Bu konuda yargı makamlarına intikal eden hususlar var. Tabi bu davalar birleştirilerek, idareden hangi gerekçeyle kapatma kararı verildiğine dair bir savunma alınacak ve sonrasında yargımız bu konuda kararı verecektir. Bu nedenle sosyal medya şirketleri de Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uymak durumundalar. 5651 sayılı kanun herkesi bağlar.
Katalog suçlara baktığımız zaman toplumun suçtan korunmasıyla ilgili önemli katalog suçlar, bu suçlar gerçek hayatta işlendiğinde nasıl yargı makamlarımız tarafından soruşturulup suçlular bir yaptırıma tabii tutuluyorsa, bu sosyal medya şirketi üzerinde kimliği belirli ya da fake hesaplarla yapılan bu paylaşımlar nasıl gerçek hayatta suç teşkil ediliyorsa, sanal alemde de suçtur. Toplumu da suçtan korumak gerekmektedir. Basın ve yayın özgürlüğü konusunda sonuna kadar varız. Ama basın ve sosyal medya aracılığıyla suç işlenmesinin önlenmesi görevimizdir.
BTK'nın mahkeme kararını beklemeden karar alma yetkisi mi var?
5651 sayılı kanunda katalog suçlar bakımından BTK başkanına verilen bir yetki var ve bu yetkinin kullanılması söz konusu. Bu süreç içerisinde davalar yoluyla yargıya intikal eden bir süreç söz konusu.
"7 Ekim'de UAD'da İsrail'in yargılandığı davaya müdahale dilekçemizi vereceğiz"
Uluslararası Adalet Divanı'na Türkiye'nin katılma talebi var. Yargılamanın bitmeyeceği aşikar. Bu durumu nasıl değerlendirirsiniz?
Sayın Cumhurbaşkanımız, dün kabine toplantısı sonrası açıkladı. 7 Ekim'de UAD'da İsrail'in yargılandığı davaya müdahale dilekçemizi vereceğiz. Bu müdahale kararı alındı ve 7 Ekim'de sunulacak. 40 binden fazla Filistinli şehit edildi. Yüzde 80'i kadın ve çocuklardan oluşuyor. Orada bir toplum müslüman oldukları gerekçesiyle soykırıma tabii tutuldu. Soykırım suçunun bütün unsurları İsrail'de, Gazze'de maalesef gerçekleşti. Tedbir kararı soykırımın önlenmesine ilişkin bir tedbir kararıydı. BM Güvenlik Konseyi, UAD'ın kararının icra edilmesiyle ilgili herhangi bir girişimde maalesef bulunmadı. Bu da şunu gösteriyor, Uluslararası sistemin, etkisizliğini. İsrail'in zulmü konusunda nasıl etkisiz olduğunu hep birlikte görüyoruz. Daha adil bir sistem gerektiğini Cumhurbaşkanımız her fırsatta söylüyor.
"Hassasiyetlere uygun yayın yapmak durumundasınız"
Cumhurbaşkanımız Instagram'da kısıtlama getirilmesini Haniye'nin öldürülmesiyle ilişkili olduğunu söyledi, ne dersiniz?
Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği husus çok önemli. Haniye'nin öldürülmesi konusunda baş sağlığı dileyen vatandaşlarımızın paylaşımlarına engel konuldu. Siz sosyal medya şirketi olarak bazı paylaşımlara izin verip bazılarına izin vermeyecekseniz yeterince özgür bir platform değilsiniz demektir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin vatandaşlarının hassasiyetlerine uygun yayın yapmak durumundasınız. Burada hizmet verirken aynı zamanda da kazanç sağlıyorsunuz. Benim kendi kurallarım geçerli derseniz, herkesin kurallarının geçerli olduğu yerde hukuk devletinden bahsetmek mümkün müdür?