Bakan Özhaseki, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde gerçekleşen Marmara Deniz Eylem Planı Koordinasyon Kurulu 4. Toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamada bulundu.

Kurulun, 2021 yılında Marmara Denizi'nde baş gösteren müsilaj sorununun çözüme kavuşturulması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla kurulduğunu ve bugün 4'üncü toplantılarını gerçekleştireceklerini bildiren Özhaseki, Marmara'daki müsilaja yol açan nedenlerin belli olduğunu kaydetti.

Özhaseki, iklim değişikliği sebebiyle tüm atmosfer ve dünya yüzeyinde sıcaklığın arttığını belirterek, "Bu sıcaklık artışının tüm gezegenimizde yol açmış olduğu afetlere hepimiz vakıfız. İkinci olarak ileri biyolojik arıtma tesislerinde arıtılmayan atık sular ve tarımsal gübre kaynaklı olarak Marmara'ya yoğun şekilde azot ve fosfor yayılımı olduğunu biliyoruz." diye konuştu.

Marmara Denizi'nin 24 milyonu aşkın bir nüfusa ev sahipliği yaptığını anlatan Özhaseki, "Böyle büyük bir nüfusu barındıran Marmara Denizi havzasının korunması için bu büyük nüfusun atıklarını bilimsel şekilde de yönetmemiz icap ediyor. Marmara Denizimizi bilimsel gereklilikler çerçevesinde korumak ve baş gösteren müsilajı kontrol altına almak adına 6 Haziran 2021'de 22 maddelik Marmara Denizi Eylem Planı hazırlanmıştı. Bunun ardından bakanlığımız koordinasyonunda valilikler ve belediyelerimizle birlikte yürütülen özverili çalışmalar neticesinde deniz yüzeyindeki müsilajı bir ay gibi bir süre içerisinde temizlemiştik." ifadelerini kullandı.

Özhaseski, müsilajın yeniden görülmemesi için denize atık su deşarj eden tesisleri kalabalık bir ekiple sıkı bir şekilde denetim altında tutmaya devam ettiklerini söyledi.

Bugüne kadar yürüttükleri çalışmalara değinen Özhaseki, şöyle konuştu:

"2021 yılından bu yana yürüttüğümüz çalışmalara baktığımızda Marmara'nın geleceğinin koruma altına alınması adına 21 bilim insanımızın katılımıyla bilim ve teknik kurulu oluşturuldu. Marmara Denizi'nin çevresel durumunu iyileştirmek ve müsilajın tekrarını önlemek için 2021-24 Marmara Denizi Bütünleşik Stratejik Planı hazırlandı. Ayrı bir kararla Marmara Denizi'ni özel çevre koruma bölgesi ilan ettik. Hocalarımızın hazırlamış olduğu 22 maddelik bir eylem planımız vardı. Bunun 14 tanesi kirlilik yükünün azaltılmasıyla ilgili. Kirlilik yükünü azaltmadan müsilaj ve bazı tehditlerden kurtulma şansımız ne yazık ki yok. Çünkü müsilaj nihayetinde bir sonuç. Eğer eylem planımız doğru ve kararlı bir şekilde uygulanmazsa, müsilaj gibi ekolojilk bir felaket kapıda bekliyor. Marmara her gün biraz daha kirlenip bozulmaya devam ediyor. Başta balık türleri olmak üzere ekocanlılık gittikçe azalıyor ve zayıflıyor."

"En hızlı vaziyette uygulamak durumundayız"

Bakan Özhaseki, bu toplantıdaki amacın kurumların neler yaptığını görmek olduğunu vurgulayarak, bununla ilgili bir sunum yapılacağını kaydetti.

Özhaseki, "Amaç hiç kimseyi suçlamak değil, suçlu aramak değil. Öyle bir derdimiz yok. Çünkü bu ayrı bir konu. Burada doğru tespitler yapıp sonra yol haritamızı belirleyip eylem planını doğru bir şekilde en hızlı vaziyette uygulamak durumundayız. Bunun için bir aradayız. Amacımız Marmara Denizi'ni eski güzel haline, yeniden el birliğiyle kavuşturabilmek. Neler yapabiliriz, kime ne görev düşüyor? Bizim işçilerimize düşen bir görev varsa her an bunu yapmaya da hazırız." dedi.

Yapacakları toplantıların tertemiz bir Marmara Denizi'ni ortaya çıkarmaya vesile olacağını dile getiren Özhaseki, "İstişare edeceğiz, konuşacağız, yardımlaşacağız ve el birliğiyle bu sorunu çözeceğiz." ifadesini kullandı.

Toplantıda İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Marmara Denizi'ne kıyısı olan illerin valileri, belediye başkanları, Marmara Deniz Eylem Planı Koordinasyon Kurulu üyeleri, akademisyenler ve bakanlık bürokratları yer aldı.

Çevrenin korunmasında belediyelerin rolü ve etkisi Çevrenin korunmasında belediyelerin rolü ve etkisi

Editör: Selim Ercan