Dizi sektörünün geldiği durumdan şikâyet eden Youtuber Murat Soner, farkındalık yaratmak için yorumlarını mizahla aktarıyor. İzleyicilerle buluşan ‘Sakla Beni’ dizisini eleştiren Soner, ‘’Sakla Beni adlı diziyi izlerken ben bile hayretler içerisinde kaldım. İzlediklerime hala inanamıyorum, belki de sonunda bunu da yaptıklarına inanmak istemiyorum. Ne yaptıysam olmadı, yapımcıları, izleyenleri, denetlemesi gerekenleri ve artık ne yapacağımı şaşırdım’’ dedi.

İşte Murat Soner’in ‘Sakla Beni’ dizisi hakkındaki yorumu:

‘’Bu videoda yine ağır konuşacağım, eğer kaldıramayacak olanlar varsa YouTube'un engin video arşivine doğru alabiliriz onları.

Wanda Nara gözyaşlarına boğuldu Wanda Nara gözyaşlarına boğuldu

İğrençliğin dozunun yükselip, ahlak yoksunluğunun çocuklara kadar inişini konuşacağız. Kontrolden çıkmış değil zaten kontrol edilmeyen bir sektörün en sonunda çocuklara neler yaptırdığını, bir sektörün ne kadar zavallaşabileceğini konuşacağız.

''Memleketin resmi anlamda bir hizmetçi fantazisi varmış''

Aslında gördükleriniz konuştuklarımdan daha ağır olacak.  Anne - babası ölmüş bir kız halasıyla birlikte yine yemin olsun yine bir eve hizmetçilik yapmaya geliyor. Bakın durumu şöyle özetleyeyim bu yeni sezondan 6 televizyon dizisi anlattım. Bu başrolünün hizmetçi olduğu 4’üncü dizi. 6’da 4 orana bak… Memleketin resmi anlamda bir hizmetçi fantazisi varmış o açığı bulmuşlar. Ha işte o açıktan beyninize giriyorlar siz de ‘’He he tam orası tam orası’’ deyip gelene geçene yol veriyorsunuz.

''Bu insan etinden reyting yapan yamyam düzeniniz yetmedi, en sonunda bu çarpık zihniyetinize çocukları da alet ettiniz''

Ne oldu liselerdeki akran zorbalığı tat vermedi mi? Reytingi az mı geldi de aşağılık seviyesini çocuklara kadar indirdiniz. Yine tüküreceğim mi sanıyorsunuz? Artık bu arsızlığa, bu kepazeliği yeter mi sizce? Bakın ben bunları yazanların değil suratına tükürmek,  inanın zor tutuyorum kendimi gerçi tükürmeye ne hacet bunları yapanların da, yazanların da AK salyaları kendilerine yeter zaten. Bu insan etinden reyting yapan yamyam düzeniniz yetmedi, en sonunda bu çarpık zihniyetinize çocukları da alet ettiniz öyle mi? En sonunda bunu da yaptınız ya sizin kameranızın hafıza kartının çipini üreten fabrikanın robotunu, size fondöten süren fırçanın kıllarını, size çay veren semaverin vanasını ne yapayım ben? Ne yapayım söyleyin. Yeter dedim olmadı, bağırdım haykırdım olmadı, RTÜK’e seslendim olmadı ve biliyorum sövmekle de olmayacak çünkü açık açık suratlarına tükürdüm yine olmadı.

''Memleketimizin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kimin Cumhurbaşkanımıza laf ettiğinin denetleme kurumuna dönüştüğü için geri kalan hiçbir şeyde sakıncası yok hale geldi''

Memleketimizin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kimin Cumhurbaşkanımıza laf ettiğinin denetleme kurumuna dönüştüğü için geri kalan hiçbir şeyde sakıncası yok hale geldi. E tabii meydanda bu varoş hikayelerini yalılarda göstermeyi dizi sananlara reyting için bu sapkın adilikler çocuklara kadar indirmeyi göze almışlara kaldı. Yani kimsenin ekranın bu tarafındaki çocukları korumak gibi en ufak bir niyet olmadığı gibi olay televizyonun öbür tarafındaki çocuklara da geldi. Hem de artık okullarda dizilerdeki yatak odası sahneleri konuşuluyor.

Ey RTÜK, Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla yapılan havalimanının tuvaletinde neler olduğu neler… Bence bu kendisine direkt olarak yapılmış bir saygısızlık. He çeker mi böyle dikkatinizi? Ne bileyim belki bir de bu yöntemi deneyelim bakalım. Belki bir işe yarar zaten onların ses çıkarmadığı gibi bu yapılanlara hiçbir kadının ses çıkardığı da yok.

Bu videoda ağır konuşacağım hiç kusura bakmayın. Sadece tek bir dizide değil bütün dizilerde kadınlar emniyet kemeri bile takamayan, gördüğü ilk erkekle sokak köpeği gibi münasebet yaşayacak kadar sevimsiz, sürekli dayak yiyecek kadar güçsüz, alınıp satılan bir mal gibi yazılıyorsa ve kimse de buna ses çıkarmıyorsa bırakın ses çıkaranlar konuşsun. Çünkü ben kafasına dolar takanlardan değil, ben bu düzeni değiştirmeye kafayı takanlardan diyecektim de onu da yapan tek benim ya.

Peki, siz ‘’Evet ahlaksız bunlar ya’’ deyip bana destek veren, sonra da gidip açıp bu dizileri izleyenler… E tabii siz havuzda tanıştığı kızla soyunma odasında odanın adının hakkını veren bir oğlanın olduğu diziyi baş tacı ederseniz, tuvalette de olur kabinde de olur otobüste metrobüste bütün kabinlerde böyle her yerde olur. Siz ne izlerseniz işte o olur.

''Uyan be ey liyakatsiz dinin kitabını yazmış memleketimin güzel insanları''

Ya kurban olayım bir tane peynir fabrikasında böcek görseler halkın sağlığını tehlikeye atıyor deyip ifşa edip sonra da kapatırlar da, uyan be ey liyakatsiz dinin kitabını yazmış memleketimin güzel insanları. Bu dizilerde böcek kaynıyor. Her gece bu toplumun evlerine girip çıkıyor ama kimsenin sesi çıkmıyor.

Evet, bu dizi henüz bir reyting yapamadı. Ama siz benzer dizileri izlediğiniz, bu avam ve ucuz hikayelerden keyif aldığınız sürece yenileri çekilmeye devam edecek. Ama ne olur şu ana kadarki haykırışlarımı duymadıysanız en azından kendinize saygı duyun.’’

Editör: Ateş Çatıkkaş