Dizi sektörünün geldiği durumdan şikayet eden Youtuber Murat Soner, farkındalık yaratmak için yorumlarını mizahla aktarıyor. İlk bölümüyle izleyicilerle buluşan Bambaşka Biri dizisini eleştiren Soner, dizideki oyunculuktan ve mantıksızlıktan yakındı.
İşte Murat Soner’in ‘Bambaşka Biri’ dizisi hakkındaki yorumu:
‘’Nasıl başlayacağımı, nasıl cümle kuracağımı bilemiyorum. Çünkü övülecek işler o kadar az çıkıyor ki…
Mesleki deformasyon, gördüğüm bütün mantıksızlıklara ve oyunculuklara değinmeden edemeyeceğim.
Bu dizi, bir başrolünün oyunculuğuyla daha fazla konuşuldu. Yani oyunculuk kelimesi aslında o yorumlarda daha bir kinayeli kullanıldı sanki ona az sonra geleceğiz.
Dizimizde, habercimiz bir akşam yemeğinde iken yan masaya da arkadaşıyla birlikte kadın başrolümüz oturuyor ve böyle lise öğrencisi gibi bir müddet bakıştıktan sonra kız yalnız kalıyor.
Müşterilerden bazıları yüksek sesle konuşmaya başlıyor. Diyorsunuz şimdi bu ayı yavruları kızı rahatsız edecekler adamda kızı kurtaracak. İnanmayacaksınız öyle bir şey olmuyor ve hatta tam tersi kız erkeği kurtarıyor.
Tamam, güçlü kadın dedik de neymiş bu kadın neciymiş kimlerdenmiş mafya anası mıymış diye merak ederken gerçeği biraz sonra öğreniyoruz. Meğerse karakterimiz bir savcıymış. Bildiğiniz Cumhuriyet Savcısı. Evet, bir Cumhuriyet savcısını canlandırmak için uygun gördükleri oyuncu seçimine ne kadar hayran kaldığınızdan şimdilik bahsetmeyeceğim.
Bu lüks mekânda oturup yemek yiyen karakterimiz evet bir devlet memuruymuş. Ben savcıyım diyerek ağırlığını koyan kız, 2 dakika önce tanıştığı adamla aynı yerde bir de dans ediyor. Kurban olduğum bari şu kadınların savcısını bir 10 dakika karakterlerin biraz ağırlığı korunsun.
Madem Savcı olduk çok ciddi oynamalıyım derken uykusu gelmiş gibi oynayan oyuncumuzun canlandırdığı karakterimiz, erkeğimizi kurtarıp bir de üzerine dans ediyor ama erkeğimize asla bir savcı olduğunu söylemiyor ta ki erkeğimiz ormanda bir adamı öldürene kadar. Nasıl ya adam haberci değil miydi? Kendi haberini kendi yapıyormuş işte.
İşin en can alıcı kısmı da burası. Meğerse kendisinin aslında çoklu kişilik sendromu varmış. Adamın içinde başka bir karakter yaşıyor ve istediği zaman ortaya çıkıp doksanlı yıllarda yaşanan bir yetimhane yangınından sorumlu olanları teker teker öldürmeye başlıyor. Sonra da istediği zaman tekrar haberci oluyor. Bulmuşsunuz acısız aldatmasız diziyi artık mantıklısını aramayın. Hepsi birlikte olmuyor.
‘’Oyuncuyu seçeni yapımcı zorladıysa yönetmen ne yapsın?’’
Savcımıza, ben adamı öldüreni gördüm diyen bir adam geliyor ve diyor ki ‘Aha bu öldürdü’ polislerde bu adamın lafıyla bir ana haber spikerini alıp geliyorlar ve işte erkeğimiz tam da orada öğreniyor kızımızın Savcı olduğunu. Savcı rolünü canlandıran oyuncumuzda o çok konuşulan sorgu sahnesini başlatıyor.
Siz ne istiyorsunuz Allah aşkına? Senaryo güzel olsa, oyuncuyu yönetmen oynatamadıysa oyuncu ne yapsın? Oyuncuyu seçeni yapımcı zorladıysa yönetmen ne yapsın?
Bu memlekette bu senaryoyu izletebilmek için reytingi garanti olan birini seçmek zorunda kalan yapımcı ne yapsın? Magazindi, İnstagramdı, yapımcısıydı derken oyuncuların üzerinde de öylesine büyük bir güzellik baskısı var ki azalan mimikler varken oyuncular ne yapsın?
Sevgili oyuncumuz bizi izliyor biliyorum eminim ki bu videoyu da izleyecektir. Kendisi de kusura bakmasın ama benzer bir müdahaleyi kendisine yaptırmış bütün oyuncularda kusura bakmasın ama bu kadar oyunculuk tecrübesinden sonra oyunculuklarla ilgili yapılan yorumların sebebinin İşte bu güzellik baskısıyla yapılan işlemler olduğunu düşünüyorum.
Ne olur bu söylediklerimi kişilik haklarına, şahsi seçimlere ve özel hayatlara saygısızlık gibi algılamayın ben bu eleştiriyi tamamen oyunculara hak vererek yapıyorum.
Onlara bu baskıyı yaratan sistemin yanlışını tamamen Sektörel olarak görüyorum.
Burada diziye edilebilecek bütün lafları ben ediyorum benden başka kimse etmesin. Çünkü dizi gerçekten güzel yani tamam çok ikna edemiyor olabilirim ama bence piyasadaki en farklı iş.
Boğaz manzaralı villada oturan devlet memurumuzun oğlu, hem bir yandan bilmeden işlediği cinayeti aydınlatmaya çalışan bir haberciyken bir yandan da savcımıza yardımcı olmaya çalışıyor. Bir bedende iki kişi, biri katil biri haberci ve onu çözmeye çalışan bir savcının hikâyesi. Şimdi bir kez daha güçlü bir şekilde diyorum ki, eğer güncel bir diziye devam etmem gerekseydi bu dizi kesinlikle bambaşka biri olurdu. Şimdi şunu diyenler olacaktır ‘Bunlar fantastik şeyler adam ıkınıyor o da içinden biri çıkıyor’ Hayal gücünüzü genişletmeye değil acıyla prim kasılmasını, dedikodu zaafınızı gıdaklattırmaya, milli duygularınızı kullandırtmaya, duygularınızı sömürmeyi öylesine alıştırılmışsınız ki başka türlü tahammül bile edemiyorsunuz. Bence bu sektörün gelişmemesini de en çok siz etkiliyorsunuz.