Haber: Ateş Çatıkkaş

İnce ve fit vücut hayali kuranlar zahmetsiz zayıflama yolları için son dönemde popüler olan Mide ameliyatlarına başvuruyor. Doç. Dr. İbrahim Sakçak, mide ameliyatının tehlikesi var mı, mide ameliyatı olurken nelere dikkat etmeliyiz, nasıl beslenmeliyiz? Mide ameliyatlarının çeşitleri nelerdir? Sorularının yanıtlarını Elips Haber’e anlattı.

Mide ameliyatlarının çeşitleri neler? En çok tercih edilen operasyon hangisi?

Mide ameliyatının çeşidi hangi amaçla yapıldığıyla ilgili. Obezite nedeniyle mi yapılıyor? Yoksa midede bir hastalık var, bir ülser ya da reflü hastalığı var o yüzden mi? Ameliyatın şekli de bu duruma göre değişiyor.

Obezite için yapılan ameliyatlardan en sık olanı tüp midedir. Bir diğer en çok tercih edilen ise mide küçültme ameliyatıdır. Hatta buna muz mide diyenler de olabiliyor. Böyle denmesinin sebebi midenin adeta bir yemek borusundan sonra muz gibi bir şekil almasından kaynaklanıyor.

‘’Doyduktan sonra ısrarla daha çok yiyerek midemizi büyütüyoruz’’

Biz beslenme alışkanlıklarımızla gazlı içecekler tüketerek, hamurlu gıdalar tüketerek, mideyi zorlayarak yani doyduktan sonra ısrarla daha çok yiyerek midemizi büyütüyoruz. Mide küçültme ameliyatında da aslında mideyi olması gereken boyuta çekiyoruz.

İnsanlar ‘’Sağlam bir organı niye alıyor?’’ diye eleştiriyorlar. Organ alınmıyor ki. Gereksiz, büyütülmüş, olması gereken boyutun beş katına çıkmış, adeta bir depo görevi gören yeri normal boyuta çekiyoruz.

Kalan mide normal fonksiyonunu görüyor. Yine her şeyi yiyebiliyoruz. Normal hayatımızı sürdürebiliyoruz. Mide yine asit salgısını yapıyor.  Midedeki sindirim fonksiyonları yine devam ediyor. Aslında hiçbir organ kaybı yok. Bu kesinlikle vurgulanması gereken bir şey.

Mide olması gereken ve doğal haline getiriliyor. Başka hiçbir vücutta olumsuz ve kalıcı bir olumsuz etkisi yok.

Mide ameliyatlarının yaş aralığı nedir?

 Mide ameliyatları 18-60 yaş arasında, kilosu uygun olan herkese yapılabilir.

‘’Midesini aldıran kişi bir yumurtayı bile bitiremiyor’’

Tüp mide ameliyatından sonra nasıl beslenilmeli?

Tüp mide ameliyatından bir ay sonra her şeyi yiyebiliyoruz. Yasak bir gıda yok.

Fakat bu ameliyattan sonra ilk günler su, meyve suyuyla başlıyoruz. Yani ameliyat oldu bugün. Bir gün sonra su meyvesi ile besleniyoruz. İki gün sonra yoğurt, çorbayla devam ediyoruz. Üçüncü gün sütlü tatlılar, patates püresi gibi pürelere geçiyoruz. Beş altı gün sonra meyve püreleri ile devam ediyoruz. On gün sonra normal herkes gibi kahvaltı yapabiliyoruz. Ama mide küçük olduğu için miktar çok az tüketiyoruz. Bir yumurtayı bile tüketemiyoruz. Zamanla bu biraz artıyor ama ilk zamanlar küçük oluyor.

Yirminci günden sonra hemen hemen her şeyi yiyebiliyoruz. Sadece büyük parça etleri küçük parçalar halinde ve iyi çiğneyerek yiyin diyoruz.

İleriki yaşamda da gazlı içeceklerden mümkün olduğunca uzak durulmalı.

Gazlı içeceklerden, hamurlu kızartmalı gıdalardan uzak durmak gelecekte verdiğimiz kiloyu korumak açısından önemli.

‘’Tüp mide ameliyatı vücut kitle endeksi 30-35 üzerinde olan herkese uygulanabilir’’

Tüp mide ameliyatı kilo sorunu olan herkese uygulanır mı?

Tüp mide ameliyatı vücut kitle endeksi 30-35 üzerinde olan herkese uygulanabilir. Aynı zamanda vücut kitle endeksi 30’un üzerinde olup diyabet, prediyabet gibi rahatsızlıkları olan kişilere de uygulanabiliyor.

‘’Kilo yükseldikçe onun getirdiği sorunlar da artar’’

Günümüzde gittikçe bu oranlar daha aşağı çekiliyor. Önceden ‘’75 kiloyla tüp mide ameliyatı mı olur?’’ deniliyordu. Evet olabilir. Çünkü bir kilo vermek bile bazen o kadar güç oluyor ki botoks yapıyorsunuz, akupunktur yapıyor. Herbalife kullanıyorsunuz, internetten çaylar getiriyor, ilaçlar kullanıyor bir türlü veremiyorsunuz. Takıntı haline geliyor, moraliniz bozuluyor, üzülüyorsunuz. Okul hayatınız etkileniyor, arkadaş ortamında moraliniz bozuluyor.

Özellikle 150 kiloyu, 200 kiloyu mu bekleyeceğiz? 150 kilo olduktan sonra zaten o kişi kilo verdiğinde sarkacaktır. Ameliyat riski artacaktır. Çünkü kalbi etkilenmiştir. Kilo yükseldikçe onun getirdiği sorunlar da artar. Tüp mide ameliyatı değil herhangi bir ameliyat olsa da bir risk oluşturuyor. O zaman kilomuz aşırı yükselmeden olalım ki daha rahat, daha kolay bir ameliyat süreci geçirelim.

‘’ Mide alınmıyor, olması gereken boyuta çekiliyor’’

Mide ameliyatı sonrası normal hayata dönüş süresi ne kadar?

Hastalarımız, bu ameliyattan üç gün sonra ev işlerini görebiliyor. Çarşıya, pazara gidebiliyor. Dört gün sonra rahatlıkla normal hayata dönüyor. İşlerine bir hafta sonra dönebiliyorlar. Çünkü kapalı bir ameliyat.

Bizim hastalarımızdan çok duyuyoruz ‘’Ya mideni aldırma’’ mide aldırma değil. Mide alınmıyor. Mide, sadece olması gereken boyuta çekiliyor. Bu ameliyat çok tehlikeli bir ameliyatmış gibi zannediliyor.

Bizim hastalarımızda böyle rahatsızlıklar hemen hemen hiç görülmüyor. Biz genellikle bir iki gün sonra eve gönderebilir haldeyiz. Ve otuz kırk dakikada yapabiliyoruz bu ameliyatları.

Son bir yıldır bir tane bir hastamızı yoğun bakım ihtiyacı falan hiç olmadı ki yılda 500 kişiyi ameliyat ediyoruz. Bu 500 kişi de ne yoğun bakım ihtiyacı oldu, ne bir şey oldu.  

‘’Ameliyat sonrası eski kilolara dönmek mümkün değil’’

Ameliyat sonrası kilo alınır mı?

 Ameliyat sonrası kilo alınır. Normal bir ameliyat sonrası eski kilolar mümkün değil. Fakat 120 kilo biri ameliyat olup 60 kiloya düştü. Yıllar içinde 70 kiloya çıkabilir. Bırakırsa dikkat etmezse alır. Dikkat ederse onu da almaz. Yani yüzde 10-15 kilo alma oluyor ama eski kilolar değil. Eğer ‘’Ben 120 kiloyla ameliyat oldum. Geri yüz yirmi kilo oldum’’ diyorsa o ameliyatta sorun var ya da hastada çok ciddi bir yeme bozukluğu vardır.

‘’Mide ameliyatının en büyük riski kaçak olması’’

Mide ameliyatının genel riskleri neler?

Mide ameliyatının genel riskleri en büyük halk arasında da genellikle bilinen kaçak. Yani sızıntı olması. Günümüzde kullandığımız stepler dediğimiz cihazlar var. Üç sıra dikiş atıyor. Bu dikişi atıp yandan aynı bir terzinin fermuarı gibi sağlı sollu dikiş atıp ortadan mideyi bölerek gidiyor. O yüzden mide açılmıyor. Bu dikişlerden sızıntı olma ihtimali var mı? Evet, binde bir var. Tedavisi de var. Böyle bir şey olsa bile biz bunu stent koyarak, bir şekilde klipslerle çözüyoruz. Artık günümüzde, çok daha iyi noktadayız.

‘’Ameliyatı yapan doktora her an ulaşılabilmeli’’

Mide ameliyatı sonrasında hayatını kaybeden insanlarla karşılaşıyoruz. Bunun temel nedeni ne?

Temel nedeni birincisi, hekimle hastanın uyumsuzluğu. Hasta bir rahatsızlık hissettiğinde genellikle hekimine başvurmalı ve hekiminin de onu hemen ciddiye alıp hastaya gerekli tetkikleri yapması, gözlemlemesi risk ihtimali varsa hemen hastayı gözetim altına alması gerekiyor. Ameliyatı yapan doktora her an ulaşılabilmeli. Telefonu olmalı, o ulaştığı zaman o doktorun o ilgilenmesi gerekiyor. O zaman ihtimal çok daha düşük olur ve zamanında müdahale edilebilir.

‘’SGK'nın ödediği miktar özel hastanelerde ki ameliyat ücretini etkilemiyor’’

Mide ameliyatlarını SGK karşılıyor mu?

 Mide ameliyatlarında SGK cüzi bir ödeme yapıyor. Fakat bunların şartları var. Vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olacak, hastanın yandaş hastalıkları olacak. Hastanın SGK koşulları uyuyor olacak gibi süreçleri var.  Bunlar uyarsa bir miktar ödeme yapıyor ama SGK'nın ödediği miktar özel hastanelerde ki ameliyat ücretini çok fazla etkilemiyor.

Bu koşulları beklemek daha riskli değil mi sizce?

Bu süre zaafında hasta sosyal yaşamdan kopuyor, işinden kopuyor. Yani sorunlar daha da yumak haline geliyor o süre içinde. Mesela biz hastayı birkaç günde hazırlayıp ameliyat edebiliyoruz. Aslında yaptığımız işlemler hazırlık süreci çok farklı değil.

Hastayı kan tahlillerinde ultrason, EKG, kalp, dahiliye, psikiyatri, gerekirse kardiyoloji, göğüs muayenelerinin hastalıkları, muayeneleri, hepsini yaptırıyoruz ama bunları biz bir yarım günde bitirebiliyoruz. Bunu özel hastanenin seri, hızlı ve hastayla birebir iletişimin ve ilgisinden kaynaklanıyor. Ama devlette hasta her süreçte bekliyor.

‘’Obeziteden korkmayın geç kalmaktan korkun’’

Son olarak obezite hastalarına ne söylemek istersiniz?

Obeziteden korkmayın. Günümüzde buna çözüm var. Bu şansı iyi değerlendirmek gerekiyor. Obeziteden korkmayın geç kalmaktan korkun. O yüzden de çekinmeyin, deneyimli merkezlere başvurun.

Editör: Ateş Çatıkkaş