Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısından sonra konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretin 11 bin 402 lira olduğunu açıkladı. Asgari ücretin belirlenmesinden sonra gelen tepkiler devam ediyor. Ekonomistler ve sendikalardan sonra siyasi partilerde belirlenen asgari ücret rakamını düşük buldu. Meclis’te düzenlenen haftalık grup toplantısında konuşan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, milyonlarca emekçinin yoksulluğa mahkum edildiğini söyledi.
Uçar’ın konuşmasından satır başları şöyle;
Türkiye, seçim tarihi açısından 14 ve 28 Mayıs olmak üzere, iki kritik eşik yaşadı. Şüphesiz bu seçimlerin pek çok açıdan önemli sonuçları var. Seçim sonuçları göstermiştir ki ülkedeki kriz hali devam edecektir. Ortada çok yönlü bir siyaset krizi vardır. Bu ülkede yaşayan yurttaşların yarısı, adına cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi denen despot rejime asla onay vermemektedir. Dolayısıyla seçimler, tartışmaları bitirmemiş aksine büyütmüştür. Seçim sonuçlarına bakarak kimse hakikatlerden kaçamaz! Kürt sorununun çözümsüzlüğünden kaynaklı esas kriz büyüyor ve bu büyüme, karşı duran herkesi küçültüyor. Bu sorunu seçim sonuçlarına göre görmezden gelmek, yanlışta bile bile ısrardır. Buradan bir kez daha sesleniyoruz; Seçim sonuçları her ne olursa olsun, Kürt sorununun çözümsüzlüğü ile yaşanan yapısal sorunların ilişkisini kuramayan her siyaset çökmeye mahkûmdur. Bu ülkeyi yönetenler, devlet aklı bu gerçeği görmek durumundadır.
“Siz geçin bu ücretle”
Seçimlerden bu yana gündemimiz döviz kurları ve adaletsizlikler! Yoksulluk can yakmaya ve can almaya devam ediyor. Bildiğiniz üzere bugün asgari ücretin net 11 bin 402 lira olacağı açıklandı. Hükümet yine asgari ücretle çalışan milyonlarca emekçiyi açlığa ve yoksulluğa mahkûm etti. Sendikaların araştırmalarına göre ülkede yoksulluk sınırı yaklaşık 34 bin lira. Durum bu iken buyurun siz geçinin bu ücretle! Biz Yeşil Sol Parti olarak yoksulluk sınırının altında bir asgari ücret değil, her emekçiye insanca yaşayabileceği bir ücret diyoruz! Hiçbir reçete, 21 yıldır yaratılan devasa yıkımı çözemiyor.
“Bu iktidarın her şeyi akıldışı”
Daha dün nas diyenler, faizde sorun yok diyenler; Nebati ve damadın diz boyu akılsızlıklarını, akıl işi diye topluma yutturmaya çalışıyorlardı. Ancak şimdi aynı iktidarın yeni Maliye Bakanı, bu durumu akıl dışı olarak tarif ediyor. Gerçeği biz söyleyelim: Bu iktidarın her şeyi akıldışı. Sizi iyi tanıyoruz, akılcı politikalara geçmeye çalışırken gerideki yıkımın faturasını emekçiye, yoksullara yıkmaya çalışacaksınız. Bu faturanın halklara kesilmesine geçit vermeyeceğiz. Ülkenin sorunları orta yerde duruyor. Seçimleri kazanmış olmaları bu sorunları ortadan kaldırmıyor. Bu iktidar için her şey eski tas ‘yeni faşizmden’ ibarettir. Bu ağır kriz halinden çıkış yolu demokrasiye yaklaşımdan geçiyor. Bizler mücadelemizi hakiki bir demokrasi için yeni dönemde daha da yükselteceğiz.
“Çözüm tüm bu süreçleri ideolojik temelde ele alma gerekliliğidir”
Yeni bir süreçteyiz! Yeni bir zamandayız! İlk grup toplantımız olması hasebiyle de açık yüreklilikle tekrardan ifade etmek istiyorum. 2023 seçimlerinin ortaya çıkardığı tablo bizler için ciddi bir eleştiri ve özeleştiri gerekçesidir. Yeni bir siyasal ve örgütsel dilin gerekliliğine inanıyoruz. Bu yolda eleştiri bizim en büyük gücümüzdür. Özeleştiri ise kurar ve bizi ileriye taşır. Bu inanç ve sorumluluğu yerine getirmek için merkezi düzeydeki tüm toplantılarımızı bitirdik. PM, MYK, bileşen ve ittifak toplantıları ve sonuç bildirgelerimizi kamuoyu ile paylaşarak, kararlı duruşumuzu deklare ettik. Şimdi gerçek fotoğrafı görmek için il ilçe ve halk toplantılarımız başlıyor. Fakat burada esas mesele; ortada duran faşizm gerçeğidir ve bununla hangi yeni yol yöntemle mücadele edileceğidir. Biz şuna inanıyoruz; Çözüm tüm bu süreçleri ideolojik temelde ele alma gerekliliğidir. Zaten bu bakış açısı bizi diğerlerinden de ayıran temel motivasyondur. Temsili ve orta sınıf siyaset biçimine sıkışmayan, siyaseti siyasetsizleştiren popülizme kapılmadan ve en önemlisi de toplumsal ittifaklara yönelen bir anlayış ve arayış hattı, temel yoğunlaşma alanımız olacaktır.
“Yeni bir başlangıç yapacağız”
Bu sürecin en önemli finali kongremiz olacak. Kongremiz bütün bu tartışma süreçlerinden damıttığımız fikirlerin hayat bulacağı ve partimizi baştan sona siyasal-örgütsel olarak yenileyeceğimiz, büyük bir umut ve kararlılık taşıyacak buna hiç şüpheniz olmasın. Kongremizde 3. Yol siyasetini adım adım, ilmek ilmek örerek yeni bir başlangıç yapacağız. Bu yeni başlangıç içinde toplumsal ittifaklarımızı büyütme, genişletme, hayatın içerisinde yeniden inşa etme hedefimiz daha da güçlenecek. Kadınlardan, gençlere, emekçilerden, ezilenlere, engellilerden, yoksullara ve ekolojistlere kadar tüm dinamiklerle daha güçlü ve sahici bağlar kurarak, kenetlenerek, onların mücadele taleplerini sadece meclise değil sokağa da taşımak üzere kollarımızı sıvayacağız.
“Sağa, ırkçılığa, nefrete karşı bir arada yaşamı savunan tek parti biziz”
Biliyoruz önümüzdeki süreç hepimiz açısından çetin olacak, ancak bizler toplumsal muhalefeti toparlamayı, onu yeniden inşa etmeyi, ülkenin en ücra köşesinden yükselen itirazları sahiplenip onlarla omuz omuza mücadele etme kararlılığımızı ne kadar gösterebilirsek, başarıya da o kadar yaklaşacağız. Çünkü faşizme karşı tek adres biziz. Çünkü sağa, ırkçılığa, nefrete karşı bir arada yaşamı savunan tek parti biziz. Tam da burada özel bir başlık açmak istiyorum.14-28 Mayıs seçimleri biz kadınlar açısından da önemli bir süreç olarak gerçekleşti. Her şeyden önce AKP-MHP iktidarına eklemlenen sağcı, milliyetçi ve kadın karşıtı/düşmanı partilerle oluşan cephe, bütün seçim süreci boyunca sadece Kürt ve kadın karşıtı bir politika izledi.
“Bütün kadınlara ulaşacak bir örgütlenme seferberliği başlatacağız”
Açığa çıkan seçim sonucu biz kadınlar için geri adım atmak bir yana daha fazla mücadele sebebidir. Bugün bu mecliste tam eşitlik ilkesiyle vekillerinin yarısı kadın olan Yeşil Sol Parti var. Emeğimizle, direnişimizle bugünlere geldik. Bunu asla unutmayalım. Geçmişin tüm birikimini daha da büyütmede kararlıyız. Biz Yeşil Sol Parti ve HDP Kadın Meclisleri olarak, yaptığımız kapsamlı toplantı ve değerlendirmeler sonucu yeniden yapılandırma sürecine girdik. Eksikliklerimizi tamamlayıp yeniden yapılanmayla bütün kadınlara ulaşacak bir örgütlenme seferberliği başlatacağız. Buradan bütün kadınlara çağrımızdır. Bizleri itmeye çalıştıkları umutsuzluğa asla düşmeyeceğiz. Mücadele etmek dışında bir seçeneğimiz yok. Bunu hep birlikte yapacak ve hep birlikte kazanacağız.