Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Esra Hankulu cinayeti nedeniyle sanık Ümitcan Uygun’a “neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama” suçundan verilen 10 yıllık hapis cezasının bozulmasını talep etti. Başsavcılık hazırladığı tebliğnamede, “cinayetin kasten işlendiğini”, sanık Uygun’un ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırılması gerektiğini ifade edildi.
Ankara’da Esra Hankulu 3 Ağustos 2020’de evinde ölü bulundu. Genç kızla geceyi geçirdiği tespit edilen Ümitcan Uygun hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, olay gecesi evde bulunan Dilan Civelek ve Furkan Gürgil için de ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 5 yıla kadar hapis talebiyle Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Yapılan yargılama sonucunda Uygun’a ‘neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama’ suçundan 10 yıl ceza verilirken, diğer iki sanık için ise 1 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedildi. İstinaf mahkemesi ise yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bularak, istinaf başvurularının reddine karar verdi. İstinaf incelemesinden sonra dosya Yargıtay’a taşındı.
"Kendisini savunamayacak durumdaydı"
Hürriyet’teki habere göre; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyaya ilişkin tebliğnamesini tamamladı. Olay günü Esra Hankulu’nun aldığı ilaç ve alkolün etkisiyle kendisini savunmayacak durumda olduğuna işaret edilerek, şu değerlendirmede bulunuldu:
“Sanık Ümitcan Uygun’un, künt travma neticesinden hayatını kaybetmesi sonucunu doğuracak şekilde maktulenin hayati bölgesi olan baş bölgesine cebir uyguladığı Adli Tıp Kurumu raporlarında da anlaşılmaktadır. Maktulün vücudunun değişik yerlerinden yaralanması (dirsek, kol bacak, uyluk bölgelerinden ve boyundan) maktulün başındaki darbenin şiddeti, darbenin vurulduğu baş bölgesinin hayati bakımdan önemi, sanığın maktulün başına yönelik eylemi ile ölüm neticesinin arasındaki nedensellik bağının, Adli Tıp Kurumu raporları ile de tespit edilmiş olduğu, böylelikle sanık Ümitcan Uygun’un kasten öldürme suçunu işlediği anlaşıldığından, sanık Ümit Uygun’un eylemine uyan TCK’nın 82/1-e maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi gerekir.”