UNICEF, 2025'te çocukları etkileyecek sınamalara ilişkin öngörülerin bulunduğu rapor yayımladı.
Çocukların haklarını ve refahını korumak için sistemlerin yeniden düşünülmesi ve güçlendirilmesi yönünde adımlar atılması gerektiğine işaret edilen raporda, sadece hizmet sunumunun ötesine geçen sistem yaklaşımlarının çocukların hayatının her alanında dayanıklılık oluşturmak için büyük önem taşıdığı kaydedildi.
Raporda, bu sistem yaklaşımlarının, okulları ve toplulukları koruma altına alan afet hazırlık çerçevelerinden acil durumlara, uyum sağlayabilen eğitim sistemlerine veya acil ihtiyaçlara cevap verirken gelecekteki riskleri de öngörebilen kapsayıcı sağlık sistemlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsadığına dikkat çekildi.
2023'te 473 milyondan fazla çocuk ihtilaf bölgesinde yaşıyordu
Çatışma ortamlarında çocukların hayatları, hakları ve refahının giderek daha fazla tehdit altına girdiğinin altını çizilen raporda," 2023 yılında dünya genelinde 473 milyondan fazla çocuk ihtilaf bölgelerinde yaşıyordu. Bu sayının 2024 yılında daha da artmış olması muhtemel. Çatışmadan etkilenen çocukların oranı, 1990'larda yaklaşık yüzde 10 iken bugün neredeyse iki katına çıkarak yüzde 19'a ulaştı." bilgisi verildi.
Raporda, dikkat edilmesi gereken hususlar arasında jeopolitik durum, ekonomi, çevre ve iklim değişikliği, teknolojik gelişim ve küresel yönetişim sıralandı.
Jeopolitik durumla ilgili silahlı çatışmalarda hukuki normlara saygı gösterilmesindeki zorlukların çok taraflı sistemlerin yanıt verme kapasitesindeki zayıflığı yansıttığı kaydedilen raporda, güçlü hukuki çerçevelerin önemine işaret edildi.
400 milyon çocuk borç yükü altında ezilen ülkelerde yaşıyor
Raporda, ekonomik durumla ilgili gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik görünümün Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinde belirlenen yüzde 7 büyüme hedefinin çok altında kaldığı uyarısı yapıldı.
Yaklaşık 400 milyon çocuğun borç yükü nedeniyle hayati yatırımların gerçekleşemediği ülkelerde yaşadığı ifade edilen raporda, 34 Afrika Birliği ülkesinden 15'inin eğitime tahsis edilen bütçeden daha fazlasını borç ödemelerine ayırdığı aktarıldı.
Raporda, küresel düzeyde, düşük gelirli ülkelerin 40'ından fazlasının borç ödemelerine sağlığa harcadıklarının iki katını ayırdığı, bu ülkeler arasında büyük çocuk nüfusuna sahip olanların da bulunduğu belirtildi.
Çocuklar iklim değişikliğinden orantısız bir şekilde etkileniyor
Çevre ve iklim değişikliği hususunda ise durumun çocuklar için çok endişe verici olduğu kaydedilen raporda, "Çocuklar, fizyolojik ve gelişimsel özellikleri nedeniyle iklim değişikliğinden orantısız bir şekilde etkileniyor. 5 yaş altı çocuklar, iklim değişikliğiyle bağlantılı küresel hastalık yükünün yüzde 88’ini taşıyor." bilgisi verildi.
Raporda, teknolojik gelişimin hükümetlerin vatandaşlarıyla angajmanını büyük ölçüde değiştirme potansiyeline sahip olduğu belirtilerek, bunun çocukların eğitim, sağlık ve sosyal korumaya eşit ulaşımını etkileyebileceği aktarıldı.
Küresel yönetişimin önemine de dikkat çekilen raporda, yeni ve devam eden krizlerin küresel yönetişimin geleceğini zorlamaya devam edeceği öngörüsüne yer verildi.
Raporda, "2025 yılında, ülkeler ve kurumlar, küresel çok taraflı çerçevenin ortak zorluklara karşı uyumlu bir yanıt oluşturmak için birleşip birleşmeyeceği ya da daha da bölünerek kolektif eylem kapasitesini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalıp kalmayacağı sorusuna yanıt aramalıdır. Çocuklar için ilerleme, küresel ve ulusal önceliklerin daha güçlü bir şekilde uyumlu hale getirilmesini gerektiriyor." ifadeleri kullanıldı.
