Ateşli silahlarla hayatını kaybedenlerin yakınları, bireysel silahlanmaya karşı farkındalık oluşturması amacıyla Levent Çarşı Meydanı’nda etkinlik düzenledi. 

Etkinlik, Umut Vakfı öncülüğünde ’28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü’ kapsamında gerçekleştirildi. ‘Sessiz Ayakkabılar Yürüyüşü‘ adlı etkinlikte bireysel silahlanmanın azaltılmasına yönelik hukuki ve toplumsal mücadele çağrısı yapıldı. Etkinlikte konuşan Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Giritli İnceoğlu, bireylerin silah taşıma özgürlüğünün, diğer bireylerin yaşam hakkını tehdit ettiğinde sınırlandırılması gerektiğini söyledi.

2 bin 719 silahlı şiddet olayı

İnceoğlu, şunları söyledi:

MHP'den Altaylı ve Saymaz hakkında suç duyurusu MHP'den Altaylı ve Saymaz hakkında suç duyurusu

“2024 yılının 26 Eylül’üne kadar 2 bin 719 silahlı şiddet olayı medyaya yansımış bulunuyor. Bu olaylarda 1676 kişi öldü, bir kısmı ağır 2 bin 869 kişi de yaralandı. Yaralılardan daha sonra ne kadarı öldü bilemiyoruz elbette. Olayların 430’unda çoğunluğu bıçak olmak üzere satır, pala ve keser gibi kesici aletler, 2 bin 289’unda ise her tür tabanca ve tüfek gibi ateşli silahlar kullanıldı”

Evlatlarını kaybeden aileler, yaşadıkları zorlukları anlattı

Trabzon’da ailesinin fındık topladığı bahçede vücuduna isabet eden yorgun mermi nedeniyle 11 Ağustos 2021’de hayatını kaybeden 15 yaşındaki Emir Yuşa Atıcı’nın babası Mustafa Atıcı, yaşadıklarını anlattı.

Atıcı, havaya atılan ‘yorgun‘ adı verilip basitleştirilen ve masumlaştırılan bir mermiyle evladını kaybettiğini belirterek “Evladımız bizden ayrılalı üç sene bir ay oldu. Kolluk kuvvetleri de adalet de çalışıyor ama maalesef bir yere varamadık. Ben bin 142 gündür evladıma hasretim” dedi.

Yorgun mermi vakalarına bakış açısının değişmesi gerektiğini vurgulayan Atıcı, bilinçli taksirle değil olası kastla adam öldürmek suçundan yargılama yapılması halinde bu tür olaylarda gerileme yaşanabileceğini ifade etti.

Tokat Erbaa’da yolda yürürken başına isabet eden yorgun mermi sebebiyle yaşamını yitiren 17 yaşındaki Büşra Konyar’ın annesi Nakşiye Konyar, kızının kitap almak için kırtasiyeye gittiğini, eve dönerken ilçenin en işlek caddelerinden birinde olayın yaşandığını anlattı.

Suçluların hak ettikleri cezaya çarptırılmasını talep ettiklerini vurgulayan Konyar, şunları söyledi:

“Bizler burada silahın ne kadar tehlikeli olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Belde, evde, arabada yani kolay ulaşabileceğiniz bir yerde silah varsa, ani öfke ve sevinçle onu kullanma riskiniz de vardır. Silahın tek bir işlevi vardır bana göre, o da öldürmektir. Ama maalesef ülkemizde düğünler, nişanlar, asker uğurlamaları silahsız olmuyor. Bilinçsizce silah kullanıyor insanlarımız”

Etkinliğin sonunda ateşli silahlarla yaşamını yitirenleri temsilen yere serilen kırmızı halıya motosiklet kaskı, ayakkabılar ve karanfil bırakıldı.

Kaynak: Haber Merkezi