Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, KRT TV'de gazeteciler Zeynep Gürcanlı, Yıldız Yazıcıoğlu ve Elif Doğan Şentürk'ün sorularını yanıtladı.
Özdağ'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"(Sinan Ateş davası) Ben listeye hiç önem vermiyorum, üzerinde de durmadım. (Sinan Ateş davasının) adaletle sonuçlanmayacağını düşünüyorum. Kamuoyu vicdanını tatmin etmeden sonuçlanacağı açık. MHP bir liste hazırlamış. Yarın bu listeden birisinin başına Allah korusun bir şey gelirse bu MHP'yi sıkıntıda bırakır mı? Hayır, bırakmaz. Sinan Ateş davası bırakıyor mu sıkıntıda? Adaletin olmadığı ülkede bırakmaz. Bir gün adalet tesis edilir, yargı bağımsız olursa o zaman tüm bu dava süreci yeniden başlayacak ve kimin suçlu kimin suçsuz olduğu o zaman ortaya çıkacak.
"Bu cinayet göz göre göre geldi"
Devlet unutmuyor, devlet kaydediyor. 22 sene sonra Hablemitoğlu davasında ortaya bir belge çıktı. Bu belge yeni bulunmadı, mümkün değil. Bu görülen davada da ortaya çok fazla belge çıkacağından eminim. Bilmiyorum, bilsem açıklarım ama siz de tahmin ediyorsunuz. Bu cinayet göz göre göre geldi. Sinan Ateş öldürüleceğini biliyordu, eşine söyledi. Eşi kamuoyu ve mahkemeyle paylaştı. Tüm bunlardan sonra MHP ister 154 ister 254 kişilik liste yayınlasın.
"İktidar oy kaybedecek"
Halk bu davanın gidişatından dolayı AK Parti'yi de sorumlu tutarak çok ciddi tepki gösteriyor. Bu, yüzde yüz oya dönüşecek, iktidar oy kaybedecek. Bu, cinayetten sonra olmadı. Mahkeme süreci başladıktan sonra çok net görülmeye başlandı. Bu yargılama nasıl biter söyleyemem ama kamuoyunu ve aileyi tatmin etmeyeceği çok açık. Nasıl biterse bitsin bu burada bitmez.
"Anayasa çiğneniyorsa korumak için kurşuna doğru yürümeyi göze alacaksınız"
AKP iktidarını çok rahatsız ettik. Bunun farkındayız. Kirli referandum gecesinde YSK önünde bir tek ben vardım ve YSK başkanının odasına girip 'Anayasa'yı çiğniyorsunuz, bu suçtur, bunun için yargılanacaksınız' diyen benim. Yargılanacaklar. Bugün varolan seçim kirli bir referandumla kuruldu. Ben o gün CHP'nin gelmesini bekledim ama kimse gelmedi. Eğer CHP milletvekilleri kalkıp gelseydi bu referandum geçmezdi. Yollarda silahlı kişiler varmış... Anayasa çiğneniyorsa korumak için kurşuna doğru yürümeyi göze alacaksınız. Türk halkının vekili olacaksınız, çiğnendiğini bileceksiniz, yolda provokatör var diye gitmeyeceksiniz... O zaman Anayasa'yı çiğnerler ve çiğnediler.
Nazif Okumuş birkaç gün önce dedi ki; Süleyman Soylu her yerde AKP iktidarına kırgınlığından dolayı 'Ben 2 buçuk-3 milyon Suriyeliye vatandaşlık vererek Erdoğan'ın seçilmesini sağladım' diyor dedi. Buna ne kendisinden ne de hiçbir yerden cevap gelmedi.
Kayseri'deki Suriyelilere yönelik saldırılar
Kayseri'de Zafer Partisi provokasyonları engelledi. Kayseri polisi biliyor. İftiralar atıyorlar. Kimlerin attığını, kimlerin Nuh'un teknesinde bir araya geldiğini biliyorum. Hiçbir kimseye inandıramıyorlar, e ne yapacaklar? Özdağ'ı hapse atacaklar, susturacaklar, siyaset yapamayacak. Bu olaylara katılan bir tane Zafer Partili yok.
Erdoğan demiş ki 'Libya'da 1-2 şehit verdik.' Sen bir şehit ver bakalım ailenden. 1-2 şehit diyemezsin kardeşim sen.
"Ben Milli İstihbarat Teşkilatı ile sahada görev yapmış bir adamım"
Ben Milli İstihbarat Teşkilatı ile sahada görev yapmış bir adamım. Onlar da biliyor, ben de biliyorum, dünyanın değişik ülkelerinde... Yarın aynı şey olsun, yine... Şanlı bir mücadele veren bu insanların isimleri ben açıklamadan önce birçok yerde yayınlanmış. Yüzlerce yerde, gazetelerde... Yeni bir şey söylemiyorum, ifşa etmiyorum. İfşanın ifşası olmaz. Bunu milletvekili sıfatıyla yaptım basın toplantısında. İfşa bir niyet olur. Ben Allah rahmet eylesin demişim. Ben yaptığım şeyden mutluyum. Ben görevimi milletvekili olarak görevimi yerine getirdim. Bunun için hapse girmekse de girerim. Ümit Özdağ hapse girerse bu, seçmeni olağanüstü kızdırır.
Ben merak ediyorum İletişim Daire Başkanı neden tutuklanmadı hala? Benim isimlerini açıkladığım kişiler şehit.
"Davutoğlu'nun geçmişe yönelik izahları oldu"
Suriye ile mevcut durumdaki ilişkilerde bir korkum da şu, biliyorsunuz Ahmet Davutoğlu ile görüştüm. Davutoğlu görüşmeden sonra basın toplantısında Beşşar Esad ile de görüşülebilir dedi ve bir çerçeve koyduk ortaya. Bu görüşmeyin demektir. Eğer Davutoğlu'nun zihniyeti Ankara'dan gidecek heyete hakim olursa Suriye ile el sıkışmak doğru olmaz. Bu zihniyet Türkiye'nin başını çok belaya soktu.
Bizim CHP ve Gelecek Partisi'nden, İyi Parti'den, Saadet'ten, Yeniden Refah'tan istediğimiz, alamadığımız bir tek konu var; sınırda silahlı kuvvetlerin silah kullanma yetkisinin genişletilmesi, ikincisi de Ottawa Antlaşması'ndan çekilmesi. Bu konularda konuştuk. Sayın Davutoğlu'nun geçmişe yönelik izahları oldu ama onlar da bugünle ilgili değildi."