Türkiye'nin savunma sanayi alanında attığı adımlar hız kesmeden devam ediyor. Yerli ve milli olarak geliştirilen hava savunma sistemlerinin yanı sıra Eurofighter Typhoon, F-16, Rus SU-35, F-16 Falcon ve F-16 Blok 70 savaş uçakları ile ilgili pazarlıklar gündemini koruyor. Milli Muharip Uçağı KAAN ise 5. nesil olma özelliği ile yakın zamanda gökyüzü ile buluşacak. 

Değişen savaş koşulları ile birlikte hareket kabiliyeti de değişen savaş uçaklarının üretimi dünyanın gelişmiş ülkelerinde devam ediyor. ‘Güçlü Ekonomi, Güçlü Ordu, Güçlü Türkiye’yi” zorunlu kılan anlayışının yerleşmesine neden olan coğrafyamızda yıllardır çatışmalar devam ediyor. Terör tehdidi ve saldırılara ilişkin hava savunma sistemlerinin geliştirilmesi, planlanması ve koordinasyonunu öne çıkarıyor. 

Türkiye'nin hava savunma sistemlerinde yer alması planlanan uçakların performans özellikleri, verimlilikleri, kaçıncı nesil savaş uçağı oldukları, silah yerleştirme mevcudiyetleri ve üretildikleri ülkeler ve bu konudaki ilişkiler son zamanlarda merak konusu oldu. 

İkinci mezuniyet kıyafeti vakası: Üniversiteden öğrencilere ‘topuklu ayakkabı’ yasağı İkinci mezuniyet kıyafeti vakası: Üniversiteden öğrencilere ‘topuklu ayakkabı’ yasağı

Eurofighter Typhoon savaş uçağı

Eurofighter Typhoon dünyanın en gelişmiş swing-rol savaş uçağıdır. Eurofighter Typhoon konsorsiyumu 4 Avrupa ülkesinin gücü üzerine kurulmuştur: Birleşik Krallık; Almanya; İtalya ve İspanya ile bunların önde gelen havacılık ve savunma şirketleri: Airbus; BAE Systems ve Leonardo. Eurofighter Typhoon, çift motorlu, kanard-delta kanatlı, çok amaçlı bir avcı uçağıdır.

Eurofighter Typhoon - Vikipedi

Gerçek bir swing-rol savaş uçağı

Uçak, kıskanılacak düzeyde bir esneklik ve verimlilik sunarken, aynı anda hem uçuş sırasında füze güncellemelerini hem de bomba hedeflemeyi desteklemek için yeterli silah mevcudiyetine ve yeterli işlem gücüne sahip. Gerçek bir swing-rol savaş uçağı.

Bu uçakta gizli malzemelerden yapılmış kanıtlanmış, çevik bir uçak gövdesini en son sensörler, kontrol ve silah sistemleriyle birleştirmek, hem görüş mesafesinin ötesinde hem de yakın dövüşte optimum savaş yeteneği sağlar.

Eurofighter Typhoon'un performans özellikleri, onu çeşitli rollerde karşılaştırmalı bir savaş uçağı haline getiriyor. Son derece güçlü, verimli motorlar, düşük brüt ağırlıkla bir araya gelerek ona olağanüstü bir itme-ağırlık oranı sağlar. Sonuç, performans değerlendirmeleri söz konusu olduğunda rakiplerini düzenli olarak geride bırakan bir uçaktır.

Rus SU-35 uçağının özellikleri

NATO tarafından Flanker-E olarak adlandırılan Su-35, kontrollü bir itme vektörü içeren çok amaçlı, süper manevra kabiliyetine sahip bir Rus savaş uçağıdır ve “4++” nesil uçak olarak sınıflandırılır.

EurAsian Times’ın haberine göre, Komsomolsk-on-Amur Havacılık Fabrikası Müdürü Alexander Pekarsh, Moskova'daki Uluslararası "Rusya" Sergi-Fuarında bir röportaj sırasında, son özel askeri operasyondan (SMO) elde edilen deneyimlerin, havacılık alanında hızlı ilerlemelere olanak sağladığını belirtti. Pekarsh, bir zamanlar çözülmesi oldukça zaman alan sorunların mevcut ortamda artık hızla ele alındığını söyledi. SU-35'leri sınıfında önde gelen uçak olarak ileri sürerek, bu onaylamanın kişisel görüşten değil, uçağın aktif olarak işletilenlerinden geldiğini de sözlerine ekledi. 

Hollandalı açık kaynaklı istihbarat kuruluşu Oryx'e göre Rusya, 24 Şubat 2022'de Ukrayna'da başlayan askeri operasyonlarından bu yana beş Su-35S jetini kaybetti. Su-35S, uzun menzilli havadan havaya füze değişimlerine girişerek ve Ukrayna savaş uçaklarını daha düşük irtifalarda çalışmaya zorlayarak Ukrayna için zorluklar yaratmaya devam ederken, savaşta yaşadığı kayıplar nedeniyle küresel itibarı bir miktar zedelendi. 

Türkiye, Rus uçağı alır mı?

Peki 1950'li yıllardan beri envanterinde ağırlıklı olarak ABD ve Avrupa menşeili uçaklar bulunduran Türkiye'nin hava kuvvetlerinde ABD'nin rakibi olan Rusya'nın savaş uçaklarına yer vermesi mümkün mü? Konuyla ilgili ‘olabilir’ diyenler olduğu kadar karşı çıkanlar da var. 

F-16 Falcon Forward ABD uçağının özellikleri 

F-16, 1972 yılında hafif, uygun maliyetli bir havadan havaya savaş uçağı için verilen bir siparişle ortaya çıktı. Mevcut modeller aynı zamanda her türlü hava koşuluna dayanıklı ve kara saldırılarında da etkili. ABD Hava Kuvvetleri ilk teslimatı 1978'de aldı.

ABD Hava Kuvvetleri F-16 Fighting Falcon, iki Sidewinder havadan havaya füzesi, bir adet 2 bin poundluk bomba ve her kanada monte edilmiş bir yardımcı yakıt deposuyla merkez hattına bir elektronik karşı tedbir podu monte edilmiştir.

F-16 Fighting Falcon > Air Force > Fact Sheet Display

F-16'nın uzunluğu 49 feet (15 metre) ve kanat açıklığı 31 feet (9,45 metre)'dir. Tek bir Pratt & Whitney veya General Electric turbofan motoruyla çalıştırılır, bu motor, art yanma ile 23 bin ila 29 bin pound (102 ila 130 kilonewton) itme kuvveti üreterek uçağı ses hızının iki katından fazlasına hızlandırır. Silahlar arasında 20 mm'lik bir döner topun yanı sıra çok çeşitli bombalar ve füzeler için kanatların ve gövdenin altındaki ataşmanlar yer alıyor. Tipik bir savaş yüküyle F-16'nın ağırlığı yaklaşık 23 bin pound (10 bin kg) olup, bu önceki nesil F-4 Phantom II'nin ağırlığının yarısından azdır.

F-16'nın gövdesi, alüminyum alaşımlı kanatlarla birleştiği yerde genişleyerek uçağa dik saldırı açılarında daha fazla kaldırma ve stabilite sağlar. Bilgisayarlı bir "kablolu uçuş" dengeleme sistemi, kuyruk ve kanatlardaki yüzeyleri kontrol etmek için sürekli komutlar verir ve bir "baş üstü gösterge" enstrümantasyon sistemi , uçuş ve savaş verilerini pilotun önündeki şeffaf bir ekrana yansıtır. Ek olarak, lazer mesafe bulucu ve yüksek hızlı dijital veri işlemeyi kullanan son derece gelişmiş bir bomba hedefleme sistemi, sıradan "aptal" bombaların alçak irtifalardan hassas bir doğrulukla atılmasına olanak tanır. Bu tür yapısal ve elektronik yenilikler F-16'yı son derece yetenekli ve çok yönlü bir uçak haline getirdi. Belçika , Hollanda, Türkiye ve Güney Kore'de lisans altında inşa edilmiştir ve Japonya'nın FS-X savaş uçağının temelini oluşturmaktadır.

F-16 Blok 70 Türk Hava Kuvvetleri’ne ne katar?

En yeni F-16 konfigürasyonu olan Blok 70’ler, hem donanımsal hem de yazılımsal olarak F-35 ve F-22 radarları ile benzerlik taşıyan APG-83 AESA Radar, Legion Pod ile IRST kabiliyeti, AN/ALQ-254(V)1 “VIPERSHIELD” elektronik harp paketi, yeni kokpit gibi oyun değiştiren diyebileceğimiz teçhizatları ile karşımıza çıkıyor.

F-16 Blok 70, 4.5 nesil olarak adlandırılıyor. 2015 yılında ilk uçuşunu gerçekleştiren F-16 Blok 70, halihazırda Lockheed Martin tarafından birçok ülkeye pazarlanıyor.

Eylül 2021’de Türkiye, Milli Savunma Bakanlığı kanalıyla ABD’den F-16 Blok 70 satın alma talebinde bulundu. Türkiye’nin talebi, 40 adet F-16 Blok 70 savaş uçağı ile Türk Hava Kuvvetleri envanterinde bulunan F-16’ların modernizasyonu için 70 adet modernizasyon kitini kapsıyordu.

Türkiye’nin F-16 Blok 70 savaş uçağı tedarikinde, Türkiye ile ABD arasındaki teknik görüşmeler tamamlandı. Açıklamayı, Milli Savunma Bakanlığı geçtiğimiz Kasım ayında kaynakları yaptı. MSB kaynaklarından konuyla ilgili yapılan açıklamada, heyetlerin teknik toplantılarını tamamlandığı ve ABD’deki prosedürlerin tamamlanmasının beklendiği aktarıldı. Kaynaklar, “Bir an önce bu sürecin olumlu ve süratli bir şekilde sonuçlanmasını istiyoruz. Bu konunun herhangi bir şarta bağlanmaması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

F-16 Blok 70’ler, pilotlarına yeni ve gelişmiş sensörleri ile oldukça üstün durumsal farkındalık sağlamakta ve bu sırada düşman tarafından uygulanabilecek elektronik karıştırma uygulamalarının bir kısmından etkilenmeden operasyon gerçekleştirebilecek bir uçak olarak karşımıza çıkmakta. Türk Hava Kuvvetleri’nin 40 adedi yeni alım, 80 adedi modernizayon şeklinde olmak üzere 120 adet yeni podlar ve kabiliyetler ile beraber AESA radara sahip F-16 Blok 70’e sahip olması; bölgede Türk hava gücünü arttırıp, bir güç çarpanı olarak caydırıcılığın pekiştirilmesinde büyük rol oynayacaktır.

KAAN ile Türkiye 5. Nesil uçak üreten 5 ülkeden biri oalcak

KAAN ile Türkiye, 5. nesil uçak üretebilen 5 ülkeden biri olacak. KAAN, insansız hava araçları, havadan ihbar, kontrol gibi platformlar ve tedarik edilmesi planlanan diğer unsurlarla ortak çalışabilecek. Yeni nesil silahlarla havadan havaya muharebe, süpersonik hızda dahili silah yuvalarından hassas vuruş gerçekleştirebilecek KAAN, yapay zeka ve nöral ağ desteğiyle artırılmış muharebe gücü sağlayacak.

KAAN, Türk ordusunun havadaki kılıcı olacak

KAAN programı kapsamında Yıldırım Test Tesisi, Radar Kesit Alanı Test Tesisi, Rüzgar Tüneli Tesisi gibi dünyanın sayılı büyüklükteki test merkezlerinin ülkeye kazandırılması sağlanıyor. Bu sayede test verilerinin işleme kabiliyetlerinin artırılmasının da önü açılmış olacak.

Türk Havacılık Uzay Sanayii (TUSAŞ), milli muharip uçak KAAN'ı ilk uçuşuna hazırlıyor. Şirket Genel Müdürü Temel Kotil, bugün yaptığı açıklamada, 2023'ün Türkiye için çok önemli bir yıl olduğunu, Cumhuriyet'in 100. yılının tamamlandığını ve ikinci yüzyılına girildiğini söyledi.

HÜRJET, ATAK II ve ANKA III'ün 2023'ün ilk uçuşlarını gerçekleştirdiğini anımsatan Kotil, "Yakında KAAN uçacak. 2023 için sözümüz vardı ama tam denk gelmedi. Nasip böyleymiş. Şirket için iyi bir yıl geçirdik ama Gazze'yi unutmak mümkün değil. Oradaki masumların bakışları çok etkileyici. Oradan ne Selahaddin Eyyubi'ler çıkacak zaman gösterir bunu. İnsanlar yeter ki hidayet etsin. Kötü yapan da iyi yapan da kendine yapar. İnşallah iyi yapanlardan olmuşuzdur." dedi.

Kaynak: Halide Tonga