"Tayfun Kahraman’a yaşatılanlar işkence, gördüğü muamele insanlık suçu değil midir?" diye sorulan açıklamada, "Gezi tutuklusu arkadaşlarımız suç işlememiş; tarihsel birikimle oluşmuş mesleki etik ilkelerimiz doğrultusunda, TMMOB çatısı altında üstlenmiş oldukları görevlerin gereğini yerine getirmişlerdir" ifadeleri kullanıldı.
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Mesleki ve teknik bilgilerini halkın yararına kullandıkları için 860 gündür tutuklu bulunan arkadaşlarımızdan biri olan TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube eski başkanı Tayfun Kahraman, 29 Ağustos 2024 tarihinde MS hastalığı nedeniyle rutin nöroloji kontrolü esnasında 6.5 saat kelepçeli olarak bekletilmiş, yasa ve mevzuatlarca yasak olmasına rağmen kolluk görevlileri muayene odasını terk etmemiştir.
Muayenede bulunan hekim ve Tayfun arkadaşımızın tüm uyarıları kolluk görevlilerinin tehdit ve zorbalıklarıyla engellenmiş kelepçe kan akışını engelleyecek boyuta getirilmiş, kelepçeli bekleyiş saatlerce süren bir işkenceye dönüştürülmüştür.
"İnsanlık suçu değil mi?"
Soruyuz; Tayfun Kahraman’a yaşatılanlar işkence, gördüğü muamele insanlık suçu değil midir?
Unutulmasın! Gezi tutuklusu arkadaşlarımız suç işlememiş; tarihsel birikimle oluşmuş mesleki etik ilkelerimiz doğrultusunda, TMMOB çatısı altında üstlenmiş oldukları görevlerin gereğini yerine getirmişlerdir. Sevgili Tayfun Kahraman, kent yağmasına karşı çıktığı, halkın çıkarlarını savunduğu, Taksim Meydanı’na ve Gezi Parkı’na sahip çıktığı yani mesleki sorumluluğunun gereğini yerine getirdiği için hukuksuz, siyasi bir kararla tutsak edilmiştir. Tayfun Kahraman’ın cezaevinde olduğu her gün, her saat hukuksuzluk sayılmalıyken ona bu işkenceyi reva görenler gücünü nereden almaktadır?
Bir kez daha sesleniyoruz, yaşanan insanlık suçunun takipçisi olacağız! Tutsak arkadaşlarımızın bir an önce özgürlüğüne kavuşmaları için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz."
