Şarkıcı Teoman, T24'ten Cansu Çamlıbel'e siyasetteki son durumlar hakkında açıklamalarda bulundu. Şarkıcı, "Bu ülkenin ürünüyüm. Batılı bir eğitimden gelmiş olsam da kendimi bu ülkeye ait hissediyorum. Başka bir ülkeye ait hissetmiyorum. Ben batı hayranı değilim" dedi.
Teoman, "Kendimi de politik bir figür olarak tanımlıyorum ama AKP’li veya CHP’li olarak tanımlamıyorum. Ben kendimi gereksiz bu kavganın uzlaştırıcısı olarak bir politik zemine oturtmak istiyorum" dedi.
Gençlerin bir sonraki seçimde etkili olacağını söyleyen Teoman, geleceğin başkanının İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu belirtti. Şarkıcı, "Geleneğe göreneğe saygılı ama aynı zamanda AKP’li değil, onun karşıtında bir yerde duruyor. Başka önemli bir neden daha var. Rakibi yok. Kim var siyaseten?" dedi.
Teoman, şu ifadeleri kullandı:
"Ben gençlerin İmamoğlu tarafına kayacağını düşünüyorum. Bunu ben temenni olarak söylemiyorum. Bir sosyoloji mezunu olarak söylüyorum. Böyle olduğunu görüyorum. Bir de Özgür Özel'in gelişiyle CHP’nin yavaş yavaş toparlandığını, Kılıçdaroğlu zamanındaki atalet içindeki halinden uzaklaştığını, parti içindeki dişlilerin daha iç içe geçerek çalıştığını görüyorum. Tabii uzaktan böyle görüyorum. Bunları ispat edemem. Siyasetçi değilim, sürekli bütün kafamı oraya vermiş de değilim. Temenni de değil bunlar. Benim gördüğüm kadarıyla İmamoğlu, geleceğin şu anda gözüken tek başkan adayı. Özgür Özel de ona yakın açıklamalar yaptı zaten."
"Cumhurbaşkanı kim olursa olsun beni bir yere davet ederse, giderim"
Teoman ayrıca bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı tarafından kendisine davet gelmediğini ama gelirse gidebileceğini ifade etti. Şarkıcı, "Gelmedi ama gelse giderim. Türkiye Cumhuriyeti'nin cumhurbaşkanı kim olursa olsun beni bir yere davet ederse, giderim. Ama ben hiçbir zaman siyasette hiçbir yerin adamı olmayacağım. Ben daha evvel cumartesi kahvaltılarına çağrıldım Kürt açılımı devam ederken. O tabii başka bir şeydi. Ben başörtüsü meselesinde de Kürt sorununda da fikirlerimi her zaman söylemiş biriyim zaten. O toplantıya da çağrıldığım için ve Kürt açılımını desteklediğim için gittim" dedi.
Teoman şunları dile getirdi:
"Bak sana başka bir şey söyleyeyim. Ahmet Kaya’ya o ödül gecesinde çatal bıçak fırlatıldığı zaman ben Radikal 2’ye bunun büyük bir ayıp olduğunu söylediğim için sonrasında basından ambargo yemiş bir kişiyim. Cumartesi Anneleri’nin şarkısını söylediğim için de bir sürü yerden fırça yemiş bir kişiyim zaten. Ama ben bunlardan etkilenmem. Ben doğru bildiğim, vicdanen doğru olduğunda emin olduğum yerlerde dururum. Her tarafta yer almıyorum. Her zaman yer almıyorum. Etkimin olduğunu bildiğim yerlerde fikrini söyleyen birisiyim. Ve bunu büyük bir siyasi kudretim olduğunu düşündüğüm için değil, beni seven 15-16 yaşındaki çocuk 'Ya bu bizim Teoman ne yapıyor?' diye sorduğunda bunları okur ve üzerine düşünürse diye söylüyorum. Bu bana yeter. Kaç kişinin bunu yapacağı da önemli değil."
"Orada Norveçli sarışın çocukları görseler 'harika olmuş' diyecekler"
Cihangir'de yaşayan Teoman, Beyoğlu bölgesindeki artan Arap nüfusuna ilişkin sorusuna ise "Benim için 'Her yer Arap da oldu' demek ırkçılıktır" diye yanıt verdi.
Teoman'ın yanıtı şöyle:
"Orada Norveçli sarışın çocukları görseler 'harika olmuş' diyeceklerdi. Suriyeli kara kuruları görünce mahvoluyorlar. Ben hepsini tanıyorum, tam öyle demeseler bile içlerinden geçeni biliyorum. Benim için 'Her yer Arap da oldu' demek ırkçılıktır. Türkiye'ye aşırı göçten tabii ki rahatsızım. Yanlış ve plansız biçimde yapıldı bu işler, hâlâ devam ediyor. Ve bunun çaresi de yok artık. Uzun zaman geçti, o çocuklar artık burada büyüdüler. Onları geri göndermek biraz vicdansızlık olacak. Bir de bu bizdeki Suriyelilerden rahatsız olanların hepsi İngiltere'ye gitmek istiyor, İngiltere'nin Suriyelisi olmak için. Kendine hak gördüğünü başkasına görmüyor."