Genel Kurul'da, Dünya Ticaret Örgütünü Kuran Marakeş Anlaşmasını Tadil Eden Protokol ve Protokolün Eki Balıkçılık Sübvansiyonları Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi, Spitsbergen ile İlgili Olarak 9 Şubat 1920 Tarihinde Paris'te İmzalanan Antlaşmaya Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi, Hükümetlerarası Kuru Limanlar Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi görüşüldü.

Saadet Partisi Bursa Milletvekili Cemalettin Kani Torun, görüşmelerde söz alarak yaptığı konuşmada, balıkçılığın Türkiye'nin önemli geçim kaynaklarından biri olduğunu söyledi.

Türkiye'de balık üretim ve tüketiminin, olması gerekenin altında bulunduğunu kaydeden Torun, balıkçılık sektörünün özellikle büyük denizlere açılma konusunda zayıf olduğunu, okyanuslarda avlanma konusunun geliştirilmesi gerektiğini dile getirdi.

Torun, "Bölgemizde yani Karadeniz ve Akdeniz'de avlanmak değil, artık dünyanın her yerinde yapılan anlaşmalarla elbette kaçak olarak değil, balıkçılık yapmaları ve ülkeye gelir kazandırmaları gerekmektedir. Dış politika şüphesiz başta ülkelerin ve milletlerin menfaati, sonrasında tüm insanlığın ortak değerlerinin yaşanması amaçlarıyla yürütülen süreçler olmalıdır." ifadesini kullandı.

İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş ise üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye'de balıkçılığın önemli bir iş kolu ve gelir kaynağı olması gerekirken, hak ettiği noktada olmadığını, bunun içi atılması gerekli birçok adımın olduğunu kaydetti.

Taş, Türkiye'yi tüketen ve tükenen değil; üreten, büyüyen, kazanan yapmanın birinci öncelik olması gerektiğini vurguladı.

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir de dış politikaya değinerek, "Dış politikada birçok hata yapılıyor ve maalesef bu konularda da gereken önlemleri almaktan uzaksınız. Biz, Türkiye'nin dış politikada diğer ülkelerle arasındaki sorunları gidermesinden, diyaloğu artırmasından yanayız ama maalesef sizin zaman zaman anlamsız şekilde barıştığınızı, anlamsız şekilde de kavga ettiğinizi görüyoruz. Çünkü sizin asıl meseleniz iç politikadır, meydanlara oynamaktır ve dış politikayı da iç politikanın bir enstrümanı olarak kullanmaktır." sözlerini sarf etti.

Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki ise İstanbul hakkında konuşmak istediğini belirterek, rant odaklı yıkım projelerinin kenti adım adım yaşanmaz hale getirdiğini ileri sürdü.

Çok az sağanakta bile artık kent merkezinde ölümlü seller yaşandığını söyleyen Saki, "Ayrıca, bütün bir kent adeta bir şantiye halinde. En son basına yansıyan haberlerde görmüşsünüzdür, en fazla işçi cinayetlerinin olduğu yer İstanbul. 'Mega proje' diye adlandırdıkları projelerle bir bütün olarak kent yıkım kenti haline getirildi." dedi.

İstanbul bu mega projelerle tahrip edilirken ismi bilinen şirketlere rant olarak sunulduğunu iddia eden Saki, bu projelerin hepsinin yerle bir edilmesini ve yaşamın eşit, özgür biçimde yeniden kurulmasını istedi.

Görüşmelerin tamamlanmasının ardından kanun teklifleri kabul edildi.

Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, birleşimi yarın saat 14.00'de toplanmak üzere kapattı.

Kaynak: aa