Genel Kurul'da, Saadet Partisi'nin "Uygur Türkleri", İYİ Parti'nin "emekli aylıklarının hesaplanması", DEM Parti'nin "cezaevleri", CHP'nin "Esenyurt Belediye Başkanı", AK Parti'nin "Çalışma gün, gündem ve saatleri" ile ilgili grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin grup önerisi üzerine konuşan Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ, Doğu Türkistan'ın ata yurdu olduğunu belirterek, Doğu Türkistan ve Uygur Türkleriyle ilgili çalışma yaptıklarını, yurt içi ve yurt dışındaki tüm toplantılara katıldıklarını söyledi.
Özdağ, bölgede insan hakları ihlalleri olduğunu ve bu ihlallerin engellenmesi için hiçbir şey yapılmadığını belirterek, "Çin, seninle savaşmayacağız. Böyle bir niyetimiz yok. Seninle ticaret de yapacağız. Seninle kültür ve eğitim anlaşmaları da yapacağız. Ama sen bir Çinliye hangi hakları tanıyorsan, Doğu Türkistan'da yaşayan Uygurlara, Kazak Türklerine, Kırgız Türklerine veya başka etnik, mezhepsel yapılara, başka dinlere karşı aynı uygulamaları, bir Çinli hangi haklara sahipse aynı haklara sahip olmasını sağlamanızı istiyoruz." diye konuştu.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu, partisinin grup önerisi ile ilgili Türkiye'de emeklilerin gözden çıkarıldığını, hor görüldüğünü ileri sürerek, "kök maaş" uygulamasını bir kurnazlık olarak gördüğünü ve kul hakkına girmek olduğunu savundu.
Türkoğlu, 2025'te emekli olacak insanlara yüzde 35'lere varan oranda daha az maaş verilmesinin planlandığını dile getirerek, "Emekli maaşlarının tespitinde belirleyici olan güncelleme katsayısı var ya yıllık enflasyon ve büyüme oranıyla şekilleniyor. Yapılan hesaplamalar bu konuda herhangi bir düzenleme yapılmazsa eğer 2024 yılında emekli olmayıp, 1 Ocak 2025 tarihinden sonra emekli olan vatandaşlar yüzde 30'ların üzerinde daha düşük maaş alacaklar. Hatta prime esas kazanç ortalamasından çalışmaya devam eden bir kişi şayet önümüzdeki yıl emekli olursa bu yıl emekli olan bir kişinin alacağı emekli aylığına ancak 2031 yılında ulaşabilecek. Bu konuya el atılmazsa sadece birkaç ay farkla oluşacak 2 emekli grubu arasındaki farkın yıllarca kapanmayacak olması ne demektir?" diye sordu.
DEM Parti Hakkari Milletvekili Onur Düşünmez partisinin grup önerisine ilişkin, tecride karşı çıkışın barış için önemli bir adım olduğunu belirterek, cezaevinden çıkan tabutların sayısının giderek arttığını söyledi.
Türkiye'de cezaevlerinin sağlıksız koşullara sahip olduğunu savunan Düşünmez, hasta tutsakların keyfi bir şekilde tahliye edilmediğini ileri sürdü.
CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan ise partisinin grup önerisine ilişkin yaptığı konuşmada, Esenyurt Belediye Başkanı'nın gözaltına alınmasını eleştirdi.
Esenyurt Belediye Başkanı'nın çağrılması halinde gidip ifade vereceğini belirten Tezcan, "Sabaha karşı apar topar bir belediye başkanımıza operasyon yapıldı. Esenyurt Belediye Başkanımıza yapılan operasyon, bir belediye başkanına yapılan operasyonun ötesinden onu seçen milletin iradesine yönelik olmuştur." diye konuştu.
"Türkiye'nin terörü destekleyen oluşumlara taviz vermesi asla beklenemez"
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel ise AK Parti'nin her bir ferdinin milletin iradesine ve sandığa saygı duyduğunu ancak Türkiye'nin güvenliğini ilgilendiren meselelerde zafiyet gösterilmemesi gerektiğini belirtti.
Terör örgütlerinin değirmenine su taşıyan kişilerin terör örgütleriyle hareket eden kişilerin farklı değerlendirilmesi gerektiğine inandığını belirten Yüksel, "Bu inanç, 85 milyon vatandaşımızın da kabul ettiği bir yaklaşımdır. Terörle siyaset, şiddetle demokrasi yan yana gelemez. Türkiye'nin terörü destekleyen, terör örgütlerine hizmet eden oluşumlara taviz vermesi asla beklenemez. Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği şekilde coğrafyamız bir ateş çemberine dönüşmüşken, terör örgütü mensupları Esenyurt'u kasıp kavururken bundan neden rahatsız oluyorsunuz? Sözde kent uzlaşısı adı altında şehirleri, ilçeleri, belediye meclislerini paylaşarak aday yaptığınız, PKK sloganlarının atıldığı toplantılar, festivaller düzenleyen Esenyurt Belediye Meclisi'nde İstiklal Marşı'nı okumamak için büyük çaba sarf eden bu kişi, CHP'nin bayrak, devlet, millet değerlerini mi temsil etmektedir?" diye sordu.
Görüşmelerin ardından yapılan oylamalarda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisi'nin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Meclisin çalışma takvimi
Genel Kurul'da, AK Parti'nin "Meclis'in çalışma takvimine" ilişkin grup önerisi ise kabul edildi.
Kabul edilen öneriye göre, kamuoyunda 9. Yargı Paketi olarak bilinen Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile bazı uluslararası anlaşmaların uygun bulunduğuna dair kanun teklifleri gündemin ön sırasına alındı.
Genel Kurul'un kasım ayındaki çalışma günlerinde denetim konuları görüşülmeyerek, kanun teklifleri ve komisyonlardan gelen diğer işler ele alınacak. Ayrıca Genel Kurul, 12, 13, 14, 19, 20, 21, 26, 27 ve 28 Kasım'ı kapsayan çalışma günlerinde saat 24.00'e kadar mesai yapacak.
Genel Kurul'un bugünkü birleşiminde ise kamuoyunda 9. Yargı Paketi olarak bilinen kanun teklifinin Birinci Bölümü üzerindeki konuşmalar ve soru-cevap işlemi; 5 ve 6 Kasım'daki birleşimde de teklifin görüşmeleri tamamlanacak. Teklifin görüşmelerinin 7 Kasım Perşembe günü de tamamlanmaması halinde TBMM Genel Kurulu, haftalık çalışma günlerinin dışında 8 Kasım Cuma günü de mesai yapacak.
Bu arada Danışma Kurulu önerisine göre, TBMM Genel Kurulu yarın toplanmayacak.
Genel Kurul'da daha sonra kamuoyunda 9. Yargı Paketi olarak bilinen Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine geçildi.