DW Türkçe’nin haberine göre, Suriye'nin Lazkiye kenti ve civarında geçen haftadan beri yaşanan çatışmalarda can kaybı bini geçti.

Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi 6 Mart'tan beri Lazkiye'de 973 sivilin öldürüldüğünü bildirdi. İç savaşın başından beri sahadaki gelişmeleri izleyen Gözlemevi, güvenlik güçlerinin çok sayıda erkeği infaz ettiğini, ölenler arasında kadın ve çocukların da bulunduğunu aktardı. Çatışmalarda ayrıca Şam'a bağlı güvenlik güçlerinin 125, Beşar Esad destekçisi savaşçıların ise 148 kayıp verdiği belirtildi.

Gözlemevi'nin başkanı Rami Abdulrahman, Esad güçlerinin Şam yakınlarında kimyasal silah kullandığı ve bin 400 kişinin öldüğü 2013'teki saldırıdan beri bunun Suriye'de kaydedilen en yüksek can kayıplarından biri olduğunu söyledi.

Suriyeli bir güvenlik kaynağı Lazkiye ve çevresindeki yerleşimlerde çatışmaların hafiflediğini belirtirken civardaki dağlarda saklandığı düşünülen 5 bin Esad yanlısı isyancının arandığını aktardı.

Teğmenler davayı takip etmek için ortak ev tuttu Teğmenler davayı takip etmek için ortak ev tuttu

Bir bölge sakini haber ajansı Reuters'a yaptığı açıklamada, henüz tüm evlere giremediklerini, bu nedenle gerçekte kaç kişinin öldüğünü bilmediklerini söyledi.

Güvenlik güçleri ise Esad yanlılarını elektrik ve su altyapısına saldırarak kesintilere neden olmakla suçladı.

Şara: Sorumlular hesap verecek

Suriye'de Aralık ayında Esad'ın devrilmesinin ardından sağlanan göreceli sükunet ortamı hükümetin silah tekelini eline almak hedefiyle Esad destekçilerine yönelik operasyon başlatmasıyla bozuldu. Alevi topluluğun yoğun yaşadığı Lazkiye ve civarında silahlı gruplarla merkezi yönetime bağlı güçler arasında şiddetli çatışmalar patlak verdi.

Gelişmeler üzerine peş peşe açıklamalarda bulunan geçiş dönemi Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, Esad'a sadık gruplar ve onların dış destekçilerini suçladı, Suriye'nin birliğinin ve istikrarının engellenmek istendiğini söyledi. Şiddet olaylarını soruşturmak üzere bağımsız bir komisyon kurulacağını da bildiren Şara, "Kimse yasanın üzerinde değildir" diyerek sivil ölümlerine karışanların sorumlu tutulacağı sözünü verdi.

Geçen haftadan beri süren kanlı olaylar meşruiyet arayışındaki Ahmed Şara ve yönetiminin karşılaştığı en büyük kriz oldu.

SDG Türkiye destekli grupları suçladı

Öte yandan ülkenin kuzeyi ve doğusundaki toprakları kontrol eden Suriye Demokratik Güçlerinin (SDG) lideri Mazlum Abdi, yaşananlardan "Türkiye destekli İslamcı grupları" suçladı. Esad'ın devrilmesinden beri Türkiye destekli güçler ülkenin kuzeyinde SDG çatısı altındaki Kürt gruplarla çatışma halinde. Ankara SDG'nin silah bırakmasını talep ediyor.

Türkiye'de hükümete yakın medyada ise şiddet olaylarında İran'ın rolü olabileceğine işaret ediliyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın geçen ay verdiği bir mülakatta "Eğer siz başka bir ülkedeki bir grubu destekleyerek orada rahatsızlık oluşturmak isterseniz, başka bir ülke de sizdeki başka bir grubu destekleyerek size rahatsızlık oluşturmak ister" diyerek İran'ın vekil güçler stratejisini eleştirmişti.

BM Güvenlik Konseyi Suriye gündemiyle toplanacak

ABD ve Rusya, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini Suriye'deki şiddeti ele almak üzere acil toplantıya çağırdı. Oturumda Lazkiye, Tartus ve Humus'ta artan şiddet ve şiddetin durdurulmasının ele alınması bekleniyor. 

Kaynak: Haber Merkezi