Haber: Kadir Gürhan
MKE Ankaragücü Kulübü Başkanı Koca, 1-1 berabere kaldıkları Çaykur Rizespor maçının ardından hakem Halil Umut Meler'e yumrukla saldırdı, darbeyle yere düşen Meler bazı kişilerce de tekmelendi. Hakem Halil Umut Meler'e saldırı olayı ile ilgili Ankaragücü Başkanı Faruk Koca'nın da aralarında bulunduğu toplam 6 kişi adliyeye sevk edildi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Faruk Koca ile birlikte 2 kişinin daha tutuklandığını duyurdu.
Maç sonrası sahaya inerek maçın hakemine şiddet eylemine karışan tüm şüpheliler ile sahaya inen taraftarlar hakkında, "6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanuna aykırılık" ve "kamu görevlisini yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle yaralama" suçlarından Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldı.
“Tahminimce hakemleri kararlarından vazgeçiremedikleri için ligi durdurma kararı aldılar”
Son dönemlerde yaşanan atamaları eleştiren Ankara Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve İletişim Uzmanı Hülya Coşkun, Türkiye Futbol Federasyonun (TFF) futbolda biriken krizi iyi yönetmediğini söyledi. ‘Kişiler geldiği kurumu değil, kurumlar gelen kişileri temsil eder hale geldi’ diyen Coşkun, “Bu kişiler tecrübesiz kişilerdir. TFF Başkanı gelinen süreci iyi yönetemediği için kriz üstüne kriz yaşandı ve bu krizler sonuç olarak kaosa dönüştü. Ya da kaos içerisinde birçok kriz yaşıyoruz dememiz daha doğru olabilir. Türkiye Futbol Federasyonu tüm liglerdeki maçları süresiz olarak durdurdu çünkü hakemler maça çıkmama kararı aldı. Tahminimce hakemleri kararından döndüremedikleri için ligleri süresiz durdurma kararı aldılar. Bu durum, Türkiye’de futbol için ayrı bir kaosun doğmasına neden olacak çünkü bir yarışma takvimi var. Bu yarışma takvimini düzenlemek ciddi bir sorun daha ortaya çıkarıyor” şeklinde konuştu.
“Spor bilgisizliği, her maçtan sonra hakemlerin hedef tahtasına konulmasına sebep oluyor”
Hakemlerin toplumda hedef haline getirilmesinin şiddetteki rolü nedir? Sorusunu yanıtlayan Coşkun;
“Elbetteki çok büyük bir rolü var çünkü burada bir futbol ya da spor bilgisi yok. 50 yıldır aynı spor yazarı ve yorumcuları dinliyoruz. Burada büyük bir ekonomik pasta var ve bu pastayı yıllardır bahsettiğimiz bu kişiler bölüşüyor. Onların dışında kimse bu alana giremiyor. Bu kişiler de sporu bilmediği için sabahtan akşama kadar üçlü savunma, dörtlü savunma, o antrenör gitsin bu antrenör gelsin ve hakemlerden bahsediyorlar. Konuştukları konular bunlar ve transferlerdir. Derinliği ve kapsayıcılığı oldukça fazla olan bir futbol endüstrisi, bu basit dört başlık altında konuşuluyor. Dolayısıyla her futbol karşılaşmasından sonra hakemler hedef tahtasına konuluyor. Bir hakemin hata yapması kadar doğal bir şey yok. Hakem hata yapabilir ama oyuncu oyuna devam eder, bu hakemin daha dikkatli davranmasına katkı sunar.”
“Siyasetçiler, yaptıkları açıklamalar ile var olan şiddeti daha geniş alana yayıyorlar”
Futbolun sadece hakemler üzerinden konuşulmasının şiddeti kaçınılmaz kıldığına dikkat çeken Coşkun, Cumhurbaşkanı Danışmanı Oktay Saral’ın sosyal medya hesabı üzerinden “Halil Umut Meler'e yapılan çirkin saldırının failleri belli...Peki azmettiricileri...Aylardan beri hakem camiasına demediklerini bırakmayan ve bu günün hazırlayıcısı olan bazı futbol başkanı ve yöneticileri, bazı spor yazarları, bazı spor programı sunan zatlar...Bunlara ne diyeceksiniz? Öyle sütten çıkmış ak kaşıkçılık oynamaya gerek yok! Türk futbolunu, futbolun tüm paydaşları bu hale getirdi” paylaşımı eleştirdi.
Coşkun, “Hakemler sahada yanlış kararlar verebilir ama sadece hakemler üzerinden inşa edilen futbol futbol değil, futbolun içinin boşaltılması halidir. Futbol özerk bir alandır, siyasetin futbola karışmaması gerekir ve futbolun içine karışmış siyasi uzantıların hepsinin de futboldan uzaklaştırılması lazım. Cumhurbaşkanı sözcüsü bir şeyler söylemiş, şiddeti Ali Koç'a yüklüyor. Siyasetçiler farkında değil ama yaptıkları bu açıklamalar ile şiddeti daha geniş bir alana yayıyorlar” dedi.
“Siyaset kenara çekilip, futbolu kendi özerkliğine bırakmalı”
Coşkun konuşmasına şu şekilde devam etti: “Siyasetin kenara çekilip futbolu kendi öz dinamiklerine ve özerkliğine bırakması gerekir. Böyle olursa da Mehmet Büyükekşi’nin de görevini bırakması gerekir. Yani futbolu, futbolun alanındaki kişiler, pazarlamacılar ve profesyonellerin yönetmesi lazım. Temel noktada Faruk Koca’nın bir özür dilemesi hatta örnek olması açısından belki istifa etmesi yerinde bir karar olabilir.”