Dursun ERKILIÇ

Türkiye siyasetine egemen olan yeni tartışmalar, eski söylemleri de eylemleri de gölgede bırakmaya başladı. Ortalık ve kafalar karışmışken yeni tartışma konularını dört başlık altında toplamak mümkün:

  • Yeni ve sivil bir Anayasa…
  • Suç işlemede caydırıcı ceza…
  • Siyasi suçlarda af talebi…
  • Erken seçim

***

“Yeni ve sivil anayasa” söylemi kulağa hoş gelse de kakafonik bir ortam oluştuğu ortada.

TBMM’nin yeni yasama yılına başlamasıyla birlikte siyaset gündeminin en önemli başlıklarından birinin ‘anayasa’ olması zaten bekleniyordu. Ancak HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun, mevcut anayasanın, Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağı, yönetim şekli ve başkentini tarif eden ilk 3 maddesinin değiştirilmesinin “teklif edilemeyeceğini düzenleyen 4. maddesinin değiştirilmesini” istemesi çarşıyı karıştırdı!

CHP, doğal olarak bu talebe sert tepki gösterirken HÜDA PAR’ı, “Hizbullah’ın TBMM’deki uzantısı” olarak nitelemekten de geri durmadı. CHP’ye göre, bu teklifi getirenlerin hedefinde, Anayasa’nın 2. maddesindeki “laik devlet” vurgusu bulunuyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tekrar altını çizerek söylüyorum. Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur. Özellikle Cumhur İttifakı'nın böyle bir sıkıntısı, böyle bir derdi de yoktur” dese de tartışmalar sürüyor.

***

Türkiye son dönemde öyle bir şiddet ve korku sarmalına saplandı ki kadın cinayetleri ve çocuk tacizleri toplumda büyük infiale yol açtı. Hatta bazı çocuk cinayetlerinde ‘katil kim’ sorusunun cevabının aylardır bulunamaması insanları çileden çıkardı.

Her şeye ve tüm tepkilere rağmen cinayet, taciz, tecavüz olaylarında bir azalma olmayınca çare yasal düzenlemelerde aranmaya başlandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda, kriminal tiplerin sokakta dolaşmaması gerektiğini belirterek yaptığı, “Ceza İnfaz Hükümlerinde değişikliğe gidilecek” açıklamasının yansımaları kısa süre içinde görüldü ve TBMM’de konuyla ilgili çalışmalar komisyon aşamasına kadar vardı…

***

Geçmişte olduğu gibi ‘af’ konusu bir kez daha siyasetin gündemine oturdu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis’te DEM Partililerle tokalaşması, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bunu ‘normal’ ve ‘anlamlı’ bulması, belki kısa süre öncesine kadar akıldan bile geçirilmeyen ‘siyasi af’ konusunun yüksek perdeden seslendirilmesini sağladı. Hatta talepler söylemden eyleme dönüşür oldu. Af isteyenlerin talebini şöyle özetlemek mümkün:

·         Abdullah Öcalan’a ev hapsi…

·         Selahattin Demirtaş’a tahliye…

Bu konudaki tartışmaların süreceğini tahmin etmek kahinlik olmasa gerek…

***

Siyasetin ateşli tartışmalarından biri de erken seçim konusu.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz iktidar ve ittifak olarak tüm planlarımızı 2028’e göre yapıyoruz…” dese ve MHP Lideri Devlet Bahçeli buna destek verse de muhalefet ‘erken seçim’ talebini daha sık dillendirmeye başladı.

CHP’li Salıcı, Bakan Fidan’a Hamas Siyasi Bürosu'nun Türkiye'ye taşındığı iddiasını sordu CHP’li Salıcı, Bakan Fidan’a Hamas Siyasi Bürosu'nun Türkiye'ye taşındığı iddiasını sordu

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, ‘2.5 yıl bizden, 2.5 yıl senden’ diyerek, gelecek kasım ayı için erken seçim tarihi vermesi; bu olmazsa, erken seçimin rafa kalkacağını ve normal sürenin sonunda Erdoğan’ın aday olamayacağını kastetmesi ciddiye alınmalı! Çünkü Özel, “Cumhuriyet Halk Partisinin adayı aslan gibi bir Cumhuriyet Halk Partilidir. Peki, AK Partinin adayı kim? Mademki erken seçimden kaçıyorsunuz AK Parti kimi çıkaracak karşımıza” diyerek, Erdoğan’ın aday olamayacağını, olmak isterse siyaset çarşısının toza dumana bulanacağının sinyalini şimdiden verdi.

Öngörü: Siyasi gerginlikte durmak yok yola devam!

Muhabir: Dursun Erkılıç