6 yıl 4 ay talepleri karşılanmadığı için taziye kurmayan ve yas tutmayan Şenyaşar ailesi, 6 yıl 4 ay cezaevinde tutulan Fadıl Şenyaşar'ın tahliye edilmesiyle 24 Ekim Perşembe günü taziye kuracak.
Taziyeye DEM Partililerin yanı sıra yüzlerce kişinin katılması bekleniyor. Katliamda eşi ve iki oğlunu kaybeden Emine Şenyaşar, tahliye kararı ve 6 yıl 4 aydır kesintisiz verdikleri adalet mücadelesine dair, "Barış anneleri bizi yalnız bırakmadı. Her zaman yanımızdalardı. Sıcakta, soğukta hep bizimleydiler. Herkes hakkını helal etsin. Biz herkesten razıyız, Allah da onlardan razı olsun. Oğlumun bırakılmasında avukatların da çok emeği oldu. Haklarını nasıl ödeyeceğimizi bilmiyorum. Emekleri unutulmaz. Bizimle çok yoruldular" ifadelerini kullandı.
“Bunu yapanlara hakkımızı helal etmiyoruz ve etmeyeceğiz”
Oğlu Fadıl Şenyaşar'ın tahliye olması üzerine kuramadıkları taziyelerini perşembe günü kuracaklarını belirten Şenyaşar, "Katliamdan sonra kimsemiz kalmadı. 3 kişi öldü, bir kişi tutuklandı ve iki oğlum da hastanedeydi. Bundan kaynaklı taziye kuramadık. Benim çocuklarım hastane içinde katledildi. Bunu yapanlara hakkımızı helal etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Yasımızı artık tutacağız. Herkesi yasımıza bekliyoruz. Yaşadıklarımızı asla unutmayacağız" şeklinde konuştu.
Saldırıda ağır yaralanan, annesi ile adalet mücadelesi verdiği dönemde DEM Parti'den milletvekili seçilen Ferit Şenyaşar ise kardeşi Fadıl Şenyaşar ile birlikte Şenyaşar ailesine dönük katliam gerçekleştirdiği için tutuklanan Enver Yıldız, Mekail Şimşek ve Celal Yıldız'ın da serbest bırakıldığını hatırlattı.
“Bu insanlar halkın vicdanında mahkum edilmişlerdir”
Ferit Şenyaşar, şunları kaydetti:
"Bir insan toplumun vicdanında mahkum edildiğinde mahkemeler serbest bıraksa da mahkum olmaktan kurtulamaz. Bu insanlar da halkın vicdanında mahkum edilmişlerdir. Her ne kadar mahkemeler bırakmışsa da halkın vicdanından hepsi suçlu. Bir sonraki duruşma 21 Şubat 2025'te. Annemin Adalet Nöbeti son buldu, ama adalet mücadelemiz devam edecek. Yargılama sürecini takip edeceğiz. Benim milletvekili olmamdaki amaç adaletsizliklere karşı mücadele etmekti. Beni bu mücadele Meclis'e götürdü. Bundan sonra da bu devam edecek. Davamız toplumsal bir dava, sadece bizim değil. Mücadele ile üstünlerin hukukunu yendik. Bundan sonra haksızlığa maruz kalan herkes için mücadele edeceğiz. Meclis'te kapım haksızlığa maruz kalan herkese açıktır. Annemin mücadelesine nasıl sahip çıktıysam benzer durumda olan herkesin mücadelesine sahip çıkmaya hazırım. Haksızlığa uğradığınızda susmayın, kararlıkla mücadele edin. Annem bir emsaldir."