Şef Somer Sivrioğlu'nun, 20 Mayıs 2022'de Beşiktaş'ta üç ay önce devraldığı lüks restoranın istinat duvarı çökmüştü. O esnada yoldan geçen Ürdün'lü eski diplomat Ahmet Muhammed Salem Lubbad ve Baha Eddin Ali Hafez Shanableh duvarın altında kalmıştı. Ağır yaralanan yabancı uyruklu vatandaşlardan eski diplomat Ahmet Muhammed Salem Lubbad hayatını kaybetmişti. Olayla ilgili 2'nci duruşma, İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya, "Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisleri istenen sanıklar Kadri Berk Cemail ve Somer Sivrioğlu ve taraf avukatları katıldı.
“Duvarı kullanmıyorduk“
Somer Sivrioğlu kimlik sorgusunda, şef olduğunu belirterek yaklaşık 100 bin lira geliri olduğunu söyledi. Savunmasını yapan Sivrioğlu, restoranı ortağı olan diğer sanıkla 2021 Aralık sonunda devraldıklarını ve Şubat ayında minimum değişikliklerle restoranı açtıklarını belirtti. Jüri üyesi olduğu programın sezon arası vermesiyle birlikte 25 yıldır ikamet ettiği Avusturalya Sidney’e gittiğini belirten Sivrioğlu, "18 Mayıs’ta İstanbul’a döndüm. Döndükten üç gün sonra bu vahim olay gerçekleşti. Dışarından bakıldığında istinat duvarının tehlikeli olduğu anlaşılmıyordu. İstinat duvarının bizim sorumluluğumuz içinde olduğunu bilmiyordum, çünkü restoranımızdan 1 metre ilerideydi. Belediyenin sorumluluk alanında olduğunu sanıyordum" dedi.
Soruşturma devam ediyor
Mahkeme Başkanı, olay yerinde keşif yapan bilirkişi raporuna göre İBB, mülk sahipleri ve kiracıların kusurlarının olduğunun bildirildiğini ifade etti. Somer Sivrioğlu'nun avukatı Şeyda Yıldırım da duvarın İstanbul Büyükşehir Belediyesi sorumluluğu altında olduğunu, buna ilişkin soruşturmanın devam ettiğini belirterek müvekkillerinin duruşmadan vareste tutulmalarını talep etti.
Tanıklar dinlendi
Duruşmada ölen ve yaralananların arkadaşı olan Burhan Köroğlu tanık olarak dinlendi. Köroğlu, "İki grup halinde yürüyorduk. Baha ve Ahmed bizden 15-20 metre öndeydi. Restoranın önünden geçerken duvar adeta patlar gibi üzerlerine yıkıldı. Koşup taşları kaldırmaya başladık. Ahmed duvara daha yakındı o yüzden üzerinde daha fazla taş vardı. Ahmed’in bacağında çok fazla kanama vardı. Oradaki bir hanımefendi Ahmed’in bacağını benim kemerimle bağlayarak kanamayı önlemeye çalıştı. Ambulansı aradık" dedi. Duvar yıkılmadan önce yanında bir platform olduğunu müzik ve dans seslerinin geldiğini söyleyen tanık, "Sesin restorana ait olduğunu düşünüyorum" dedi.
Yurt dışı yasağı ve tutuklanma talebi
Şikayetçi avukatı, duvarın restorana bitişik olduğunu söyleyerek yıllardır işletmeci olan sanıkların sorumlulukları olduğunu, bir kişinin öldüğünü, bir kişinin de yaralandığını, mağdur olanlara bugüne kadar iletişime geçilerek durumlarının sorulmadığını, bu nedenle ileride tazminat talebinde bulunacaklarını söyledi. Şikayetçi avukatı, "Olayda bilinçli taksir vardır. Somer Sivrioğlu'nun tutuklanmasını ve hakkında yurtdışına çıkış yasağı konulmasını talep ediyorum" dedi. Sanık avukatlarından Nail Gönenli ise olayın üzerinden 1,5 seneden fazla geçtiğini, tutuklanmalarına sebep olmadığını ifade etti.
Tutuklanma talebine ret
Mahkeme heyeti, sanıklar Somer Sivrioğlu'nun kaçacağı, delilleri yok etme değiştirme, tanık üzerinde baskı kurma şüphesi oluşmadığından tutuklanması taleplerinin reddine karar verdi. Sanık Kazım Evirgen'in duruşmalara katılmaması nedeniyle hakkında zorla getirme kararı çıkarılmasına ve Sarıyer LİHKAB'a yazı yazılmasına karar veren heyet, duruşmayı erteledi. Somer Sivrioğlu, basın mensuplarının sorularına yanıt vermedi.