Küçükçekmece'de bir dernekteki sohbet programına katılan Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, dernek çıkışında yumruklu saldırıya uğramıştı. Halk TV’den İsmail Saymaz’a yaşadıklarını anlatan Cübbeli Ahmet Hoca, özetle şunları aktardı:

Saldırı anını anlatır mısınız?

Küçükçekmece’de bir dernek bizi davet etti sohbet için. Sohbet bitti. Yatsı namazını kıldık, çıktım. Üç korumam var. Korumalara bir gün evvel “Tedbirinizi arttırın” diye bilgi gelmişti.

Niçin?

Bilmiyorum. İnerken bir koruma yakınımda, öbürü önümde, diğeri arkamda. Oradan biri “Senin” dedi, “Bilmem ne, koyayım.”

Başka bir niyeti olsa yapabilirmiş.

Yapabilir. Üzerinden çakı çıkmış. Boğazımı sıktı. Buram (Boğazını gösteriyor) ağrıdı bir-iki saat. Ateş oldu. Zonklama oldu.

O an ne düşündünüz?

“Biri daldı bana” dedim.

Güvenlik açığı var mı?

Var. Para almıyorum hiçbir gittiğim yerden. Canımı korumak açısından şimdi X-ray cihazı isteyeceğim. Çünkü neden? İçeriye bıçaklı da silahlı da girebilir. Silahlı girene koruma ne yapsın?

Kim bu saldırgan?

Köy Kanunu'nda değişiklik teklifi komisyondan geçti Köy Kanunu'nda değişiklik teklifi komisyondan geçti

Ali A. dediler. Gizlilik kararı olduğu için tutuklarlar zannettim.
Gizlilik kararının ne manası var? Buna mana veremedim. İkincisi, gizlilik kararı alındığı halde serbest bırakıldı. Çok şaşırdım.

Burada itirazınız şuna mı: Serbest bırakıldıysa niye gizlilik kararı var?

Gizlilik kararıyla serbest bırakılmayı bağdaştıramadım. Savcılıktan bırakılmış, mahkemeye sevk edilmemiş. Hafif yaralama denmiş. Vaka öyle ama adam elini çekmeseydi hafifi mi vardı? Gırtlağımı sıkmış. Bir şah damarım tıkalı. Diğeri stentle gidiyor.

Saldırganın İsmailağa’dan olduğu iddia ediliyor.

İsmailağa'ya gidip geldiği, bazı kurslarda okuduğu iddiası var.

Neden saldırmış?

Cin lafları geçmiş.

Ne cini?

Ne bileyim. Hızır Efendi’de (Not: Hızırali Muradoğlu, 1998 yılında İsmailağa Camisi’nde öldürüldü) de aynı şey oldu. “Bana cinlerini saldırttı” (demişti.) Bu öyle mi demiş, bilmiyorum.

Katil “Hızır Efendi bana cinlerini saldırttı” mı demişti?

Hızır Efendi, hasta okurdu. Sulara üflerdi. Sünnette var. Bunu Allah için yapıyordu. Katili okunmaya gelmiş. Sonra “Cinlerini musallat etti. Cinlerden kurtulmak için öldürdüm” dedi. Burada aynı cin lafı olduğunu duydum.

Saldırgan serbest bırakıldığı için eleştirel bir tweet attınız. Şunları yazdınız: “Cübbeli Hoca’nın hükümeti desteklediğini sağır sultan duydu. Peki hükümetin Cübbeli’yi tuttuğunu iddia edenler hocanın gırtlağını sıkan adamın serbest kaldığını duydular mı?” Hükümete bir sitemi mi bu?

Sitem yok esasında. “Hükümet yargıya müdahale niye etmiyor” diyecek değilim. Herkese adalet olsun. Şunu dedim: “Ey ben hükümeti destekliyorum diye tepki gösterenler, hükümet benim adamım olsa olay böyle mi olurdu?” Hükümete bağlı kanallarda bu konu, geçmiş olsun noktasında bile haber olmadı.

Niye?

Ne bileyim niye? Ahmet Hakan, “IŞİD’e benzemiyor, meczup işine benziyor” diye yazdı. Zaten ilk gün “Meczuba bağlayacaklar Hızır Efendi’ninki gibi” dedim. Geçmiş olsun bile denmedi.

Niye böyle bir yüzüstü hal var?

Doğru olduğuna inandığım için Cumhur İttifakı’nı destekliyorum ama başka doğrularım da var. İmam hatiplerle, ilahiyatlarla ilgili yanlışı da söylüyorum. Bu bakımdan sevilmiyorum. Halkta seviliyorum.

Kaynak: Haber Merkezi