İYİ Parti Grup Başkanvekilleri Turhan Çömez ve Buğra Kavuncu ile İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Yücel Coşkun ve İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Erol Karapınar, “Yenidoğan Çetesi” skandalında adı karışan Esenyurt ilçesindeki Reyap Hastanesi’ne giderek yetkililerle görüşmek istedi. Hastane görevlilerinin zorluk çıkarmasına rağmen geri adım atmayan İYİ Parti heyeti, bir süre sonra yetkililerle görüşerek yaşananlar hakkında bilgi aldı. Görüşme ardından heyet adına Çömez, hastane binası önünde basın açıklaması yaptı.
Türkiye’de 2023 yılında 500 binden fazla çocuğa adli makamlarca işlem yapıldığını belirten Çömez, bunlardan 260 bininin gasp, uyuşturucu gibi ağır suçlardan gerçekleştiğini söyledi.
Sadece 2023 yılında 26 bin çocuğun cinsel istismara uğradığını vurgulayan Çömez, çocuklara yönelik şiddetin araştırılması için parti olarak verdikleri soru ve araştırma önergelerine gerekli yanıtları alamadıklarını ekledi.
“Devlet kendisine emanet edilen çocukları koruyamıyor”
Türkiye’de 1 milyondan fazla çocuğun okul kaydının olmadığını, ülkede 760 bin civarında çocuk işçi bulunduğunu ve 2024’ün ilk 6 ayında 30’dan fazla çocuğun çalıştıkları iş yerlerinde hayatlarını kaybettiğini dile getiren Çömez, “Böylesine vahim, böylesine dramatik bir tabloyla karşı karşıyayız. Çocuk karnesi bu kadar kötüyken, bu konuda görevini yapması gereken bakanlık ne yapıyor? Maalesef o da tam bir duvar. Devlete emanet edilmiş yavrular koruyamıyor.” değerlendirmesini yaptı.
Balıkesir’deki çocuk yurdundan kaçırılan kız çocuklarının başına gelenleri, Mersin’deki yuvaya emanet edilen çocukların terör örgütü PKK kamplarında ortaya çıktığını, İstanbul-Bahçelievler’deki yurtta kalan bir çocuğun ise hayatını kaybettiğini hatırlatan Çömez, “Millet adına verdiğimiz bütün soru ve araştırma önergelerimiz iktidar tarafından reddediliyor” dedi.
Özelleştirme anlayışı kapsamında bir rant kapısı açıldığı için sağlık sektöründe çok vahim tablolarla karşılaştıklarını vurgulayan Çömez, “Devlet, ‘benim hastanelerim yetersiz. Ben bu çocuklara bakamam’ diyor. İngiliz ve Yahudi tefecilerden aldıkları borcu, özel hastanelere boca ediyor. Bu rantı gören kesimler ise sevk edilen çocuklarla ilgili çok vahim işlemler yapıyor” ifadesini kullandı.
10 binlerce çocuğa yoğun bakım ünitelerinde gereksiz tedaviler uygulandığını ekleyen Çömez, “Bu, bir ülke için büyük bir ayıp ve skandaldır. Bu skandalın arkasında olanların tek tek hesap vermesi lazım. PKK’ya üye olmaktan 12 yıl ceza almış ve 5 yıl cezaevinde kalmış birisine, hastanelerin çocuklarının bulunduğu yoğun bakım ünitelerini teslim ediyorsunuz. Onlar da kurdukları çetelerle, rant düzeniyle çocukların canına kastediyorlar ve maalesef yavrularımız göz göre göre ellerimizin arasından kaybolup gidiyor.” şeklinde konuştu.
“Devlet çetelere ve mafya düzenine teslim olmuş durumda”
Çeteyi muhafaza eden isimlerin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile fotoğraflarının olduğunu hatırlatan Çömez, “Adam çakarlı aracı ile gidip savcılığı basıyor. Savcının odasında savcıyı tehdit edebilecek hale geliyor. Devlet maalesef çetelere ve mafya düzenine teslim olmuş durumda. Para karşılığında canı alınan bu yavruların tek tek hesabını soracağız.” ifadesini kullandı.
“Bu gördüğünüz buzdağının görünen yüzü”
İYİ Parti olarak millet adına tüm mücadeleyi vereceklerini dile getiren Çömez, “Fakat buradan bütün kamuoyuna ve tüm Türkiye'ye ilan ediyorum; bu gördüğünüz buzdağının görünen yüzü. Görünmeyen çok daha vahim şeyler var. Hepsini tek tek anlatacağım. Zaman içerisinde Meclis gündemine getireceğim. Mesela bir 112 skandalı var. Rahatsızlığı münasebetiyle 112’yi arayan hastaları ellerinde hangi özel hastaneler varsa oraya gönderiyorlar.” diye ekledi.
Anjiyo ve stent çetelerinin de rant sağlamak için hastanelerde türediğini ifade eden Çömez, hastaların devletin verdiği malzemeler yerine çetelerin anlaşmalı olduğu yerlerden malzeme almaya yönlendirildiğini anlattı.
“Devleti soymakla kalmıyorlar aynı zamanda hastaları da soyuyorlar.” diyen Çömez, “Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde de bir stent çetesi ile uğraşıyorum. Sağlık Bakanlığı’na bütün bilgileri vermeme rağmen bakanlık bir duvar. Hastanedeki çete ‘devlet bize stent veriyor ama bu stentler kötü. Falanca yere gidip 50 – 100 bin TL yatır, tedavi ondan sonra yapalım’ diyorlar. Devletin vermiş olduğu stentler de çalınmış. Bir taraftan devlet soyuluyor, bir taraftan da maalesef millet soyuluyor. Türk milleti korkunç bir skandalla karşı karşıya” dedi.
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde ise “kopaq çetesi” olduğunu savunan Çömez, “Sağlık Bakanı’na bütün bilgileri verdim. ‘Bana bir hafta izin verin; bütün bu çeteyi, bunların uzantılarını tek tek bulup çıkartayım.’ dedim. Milyonlarca liralık ilaç almışlar, ilaçlar hastanede yok ve hepsini hastaların üzerine yazarak korku korkunç bir rant elde etmeye başlamışlar. Türkiye korkunç bir tabloyla karşı karşıya.” ifadesini kullandı.
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun skandalın ortaya çıktığı dönemde İstanbul İl Sağlık Müdürü olduğunu hatırlatan Çömez, “Sana bu istihbarat gelmedi mi, ‘geldi’ diyor. Peki ne yaptın kardeşim. ‘SGK’ya haber verdim’ diyor. Peki SGK ne yaptı? Hiçbir şey yapmadı, para vermeye devem etti. Akıl alır gibi değil. İhbarı yaparak, ‘bu hastanede çocuklar ölüyor, bu hastanede devletin parası çalınıyor.’ diyorsunuz. ‘Ben ne yapayım’ diyor. “ ifadesini kullandı.
1 buçuk yıldan bu yanda devam eden süreçte Reyap Hastanesi’nin hiç denetlenmediğine işaret eden Çömez, geçen sene gerçekleştirilen bir yönetmelik değişikliği ile yılda 2 defa yapılan habersiz denetlemelerin yılda 1 defa ve haberli bir şekilde uygulanacağını belirtti.
Sağlık Bakanı Memişoğlu’na çağrı yaparak, skandala adı karışan 19 hastaneye ilişkin denetleneme raporlarını istediğini ancak geri dönüş alamadığını dile getiren Çömez, “Çünkü böyle bir denetim yok. Tamamen bir başı bozukluk, tamamen bir ranta ve çetelere teslim olma anlayışı söz konusu.” değerlendirmesini yaptı.
Çömez şöyle devam etti:
“Biz bunun peşini bırakmayacağız. Biz İYİ Parti olarak, Türkiye'deki bütün teşkilatlarımızla gece gündüz uğraşacağız ve bu milletin hakkını – hukukunu koruyacağız. u milleti, bu ülkeyi çetelere teslim etmeyeceğiz. Şu anda savrulan bu iktidarı bir an önce bu ülkenin başından defetmek ve bu ülkenin gerçek sahiplerini, vatanını seven, milletini seven, bayrağına aşık, ülkesine aşık, iyi insanları iktidara getirmek için canla başla uğraşacağız.”
Bakan Memişoğlu’nun süreci gizli takip ettiğine yönelik açıklamasına tepki gösteren Çömez, “Ey bakan senin vazifen gizli takip etmek mi? Niye bu hastaneyi denetlemedin. Niye 19 hastaneyi denetlemedin. İnsanlar katlediliyor derken sen neredeydin? Utanmadan, sıkılmadan milletin karşısına çıkıp bu lafları söyleyebiliyorlar.” dedi.
Reyap Hastanesi’nde 66 hastanın tedavilerine devam edildiğine dikkat çeken Çömez, “Şimdi iki tane problem var. İçerideki hastaların günahı ne? Vatandaş devletine güvenir. Devlet de denetlemelerini yapmamış. Kapısını da kilitledim diyor ama kapısı halen açık. Hastanenin girişinde bir hasta yakını çevirdi ve ‘Babam kanser, tedavi edecek yer bulamıyoruz. Kaldık burada’ dedi. Devletin, bakanlığın yaptığına bakın. Bir taraftan milletin hayatını riske ediyor, bir taraftan milletin cebindeki paraları çetelere boca ediyor, bir taraftan da mağdurların mağduriyetini derinleştiriyor.” dedi.
Sağlık Bakanı Memişoğlu’nu istifaya davet eden Çömez, “Sağlık Bakanı'na açık bir çağrıda bulunuyorum; senin gibi bir bakanın bu ülkede bir saat dahi bakanlık yapmasını kabul edemeyiz. Çünkü sen bu ülkenin sağlığına tehditsin. Bu kadar rezalete göz yuman, bu kadar vahim tabloları yok sayan sen, bu ülkede bir saat dahi Sağlık Bakanlığı yapamazsın. Allah’ın izniyle göreceksiniz ki; iyi insanların samimi çalışmalarıyla, bu aziz Türk milletinin ferasetiyle; bu ülkenin başına 22 yıldır bela olmuş bu ceberut anlayıştan hep beraber kurtulacağız. Bütün bu rezaletler kara birer leke olarak kalacak ve biz Türkiye'yi aydınlık yarınlara İYİ Parti kadroları ile taşıyacağız. Buradan iktidara sesleniyorum; zannetmeyin ki sizi takip etmiyoruz. Adım adım ensenizdeyiz!”