ABD'de başkanlık yarışı günden güne piyasaları daha fazla etkiliyor.
Cumhuriyetçi Parti'nin Başkan adayı Donald Trump'ın hafta sonu gerçekleştirilen suikast girişiminin ardından anketlerde rakibi Joe Biden'ı geride bırakmasıyla başkanlık yarışı kızıştı.
Trump'ın yeniden seçilme ihtimalinin güçlenmesi ticaret savaşlarının başlayabileceği endişesini gündeme getirirken, Biden'ın politikalarında da korumacı söylemlerin öne çıkması teknoloji hisselerindeki satış baskısının artmasına neden oldu.
Bloomberg'in konuya ilişkin haberinde, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin müttefiklerine, "Tokyo Electron ve ASML Holding NV gibi şirketlerin Çin'e gelişmiş yarı iletken teknolojisine erişim sağlamaya devam etmesi halinde en ağır ticari kısıtlamaları kullanmayı düşündüğünü" söylediği aktarıldı.
Haberin ardından çip üreticilerinden Nvidia'nın hisseleri yüzde 6,6, Broadcom'un hisseleri yüzde 7,9, AMD'nin hisseleri yüzde 10,2 ve Qualcomm'un hisseleri yüzde 8,6 değer kaybetti.
Ayrıca, ABD'li teknoloji devlerinden Microsoft'un hisseleri yüzde 1,3, Alphabet'in hisseleri yüzde 1,5, Apple'ın hisseleri yüzde 2,5, Amazon'un hisseleri yüzde 2,6 ve Meta'nın hisseleri yüzde 5,7 düştü.
Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adayı eski ABD Başkanı Donald Trump'ın yorumları da çip şirketlerinin hisseleri üzerindeki baskıyı artırdı. Trump, Bloomberg Businessweek'e verdiği röportajda, Tayvan'ın Amerika'nın yarı iletken işinin neredeyse tamamını aldığını ileri sürdü ve Tayvan'ın ABD'ye savunma için ödeme yapması gerektiğini ifade etti.
ABD Merkez Bankasının (Fed) dün yayımlanan "Bej Kitap" raporunda, ekonomik aktivitenin bölgelerin çoğunda "hafif ila ılımlı" hızda büyümesini sürdürdüğü aktarıldı. Raporda, "Ekonominin geleceğine ilişkin beklentiler, yaklaşan seçimler, iç politika, jeopolitik çatışmalar ve enflasyona ilişkin belirsizlik nedeniyle gelecek 6 ayda büyümenin daha yavaş olacağı yönündeydi." değerlendirmesinde bulunuldu.
Ayrıca Fed yetkilileri sözle yönlendirmelerini sürdürürken, Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller, bankanın faiz indirimine gitme zamanının "yaklaştığını" ifade etti.
New York Fed Başkanı John Williams da The Wall Street Journal gazetesine verdiği röportajda, iş gücü piyasası koşullarının kademeli olarak soğuduğuna dair işaretlerle birlikte son üç aylık enflasyon verilerinin bankayı "aradığı dezenflasyonist trende yaklaştırdığını" belirtti.
Söz konusu gelişmelerin ardından para piyasalarında Fed'in bu sene en az iki faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakılırken, üç faiz indirimi olabileceğine ilişkin tahminler de güç kazanmaya devam etti.
Analistler, ABD'de dün açıklanan verilerin ülkede sanayi üretiminin beklentileri geride bıraktığını hatırlatarak, ülkede yumuşak iniş ihtimalinin risk iştahını desteklemeye devam ettiğini ifade etti.
Tahvil piyasalarında oynaklığın sınırlı kalmaya devam ettiği görülürken, dün ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,16 ile 13 Mart'tan bu yana en düşük günlük kapanışını gerçekleştirdi.
Altının ons fiyatı ise 2 bin 483,72 dolarla rekor kırmasının ardından artan satış baskısıyla günü önceki kapanışının yüzde 0,4 altında 2 bin 459 dolardan tamamlarken, şu sıralarda yüzde 0,4 artışla 2 bin 469 dolardan alıcı buluyor.
Dolar endeksi 103,8'de dengelenirken, Brent petrolün varil fiyatı 84,6 dolardan satılıyor.
ABD'de bilanço sezonu da hisse ve sektör bazlı oynaklığı artırırken, dün Johnson & Johnson'un hisseleri, ikinci çeyrekte şirketin finansal sonuçlarının beklentileri aşması sonrası yüzde 3,7 değer kazandı. Bugün ise Tayvan Semiconductor ve Netflix başta olmak üzere şirket finansal sonuçları izlenmeye devam edilecek.
New York Borsası'nda dün Nasdaq endeksi yüzde 2,77 ve S&P 500 endeksi yüzde 1,39 gerilerken, Dow Jones endeksi yüzde 0,59 yükseldi ve rekor kapanış gerçekleştirdi. ABD'de endeks vadeli kontratları yeni güne ise yükselişle başladı.
Avrupa borsalarında dün karışık bir seyir izlenirken, bugün ECB'nin para politikası kararları ile ECB Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı açıklamalar yatırımcıların odağına yerleşti.
ECB'nin bugün politika faizini sabit bırakmasına kesin gözüyle bakılırken, politika metni ve Lagarde'ın açıklamalarından gelecek dönem politikalara ilişkin alınacak olası ipuçların varlık fiyatlarında oynaklığı artırması bekleniyor.
Bölgede dün açıklanan enflasyon verileri yakından takip edilirken, Avro Bölgesi'nde yıllık enflasyon beklentilere paralel yüzde 2,5 oldu.
İngiltere'de ise yüzde 1,9 gerilemesi öngörülen yıllık enflasyonun yüzde 2 seviyesinde gerçekleşmesinin ardından İngiltere Merkez Bankasının ağustosta faiz indirimine gideceğine ilişkin fiyatlamalar güç kaybetti.
Dün, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,28 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,03 yükselirken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,12 ve Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,44 azalış kaydetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne ise yükselişle başladı.
Asya pay piyasalarında karışık bir seyir öne çıkarken, ABD'nin gelişmiş çiplerin Çin'e satılmasını engellemek için yeni adımlar atabileceği ihtimali bölgede risk algısının güçlü kalmasına neden oluyor.
Dolar/yen paritesi düşüş eğilimini sürdürürken, dün yüzde 1,4 azalışla 156,17 seviyesine inmesinin ardından şu sıralarda bu seviyenin hemen altında seyrediyor.
Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,2 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,2 gerilerken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,4 yükseldi.
Yurt içinde yatay bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,05 azalışla 11.134,08 puandan tamamladı.
Dolar/TL, dün alıcılı bir seyir izleyerek günü önceki kapanışının yüzde 0,1 üzerinde 33,0794'ten tamamlamasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 33,0970 seviyesinden işlem görüyor.
Analistler, BIST 100 endeksinde 11.250 ve 11.350 puanın direnç, 11.000 ve 10.900 seviyelerinin destek konumunda olduğunu kaydetti.